OMV’ye yönelik yazdığımız yazılara istinaden Samsun Ticaret Lisesi Ortaokulunda okuduğum dönemlerde bugün 80’ine merdiven dayamış hocamdan aldığım mailimi sizler ile paylaşmak istiyorum.
Değerli öğrencim sevgili Süleyman Salur;
Yıllar geçti elbette, bazı öğrencilerimizi bazı özellikleri ile hatırlayabilmemiz ancak mümkün. Seni ise, okulun çeşitli etkinliklerinde, halk müziği ve folklör dalında bağlama çalman nedeniyle birlikte çalıştığımızdan ve Samsun’da çeşitli düğün salonlarında ve konserlerde hem çalışıp hem okul harçlığı çıkarma gayretinden dolayı takdir ettiğim öğrencilerimden biri olduğu için, birde Samsunspor’a bir öğrencimin yönetici olmasından ötürü gururlandığımdan sürekli yazılarını takip etmekte ve hocan olarak seninle gurur duymaktayım.
Sizin jenerasyonunuzdaki arkadaşlarınızın pek çoğunun ülkeye faydalı olabilecek görevlerde bulunduklarına şahit olunca gerçekten onur ve gurur duymaktayız. Örneğin Samsun Maliye ve Muhasebeciler Odası başkanı Ahmet Havyalı gibi pek çok ismini yazabileceğimiz öğrencilerimiz, doğup büyüdükleri kente de faydalı olmaktadırlar.
Ancak senin yazdığın ve sürekli gündeme tutmaya çalıştığın bir konu yüzünden, içimden şu keratayı bir görsem de kulaklarından çeksem diyorum. Tahmin edeceğin gibi bu konu Samsun’da yapılan yatırımlardan biri ile ilgili, yani Termik Santraller.
Bu konu ile ilgili bütün yazılarını kesip saklıyorum. Nedenine gelince, Ticaret Ortaokulunda okuyan bir kişinin nasıl olurda şehir’de yapılacak olan milyar dolarlık bir yatırıma karşı çıkar aleyhte kamuoyu oluşturmaya çalışır diye düşünüp duruyorum.
Yazılarından anladığım kadarı ile de, olayı enine boyuna inceliyorsun. Bazı bilimsel değerler ortaya koyuyorsun, bende araştırıyorum, yazdıklarının çoğu doğru. Sana katılıyorum. Termik Santraller gerçekten baş belasıdır. Karadeniz’in altını üstüne getiriyorlar Hidroelektrik Santralleri ile bütün derelerin ırmakların yönü değiştiriliyor.
Sana katılmadığım konu, doğalgaz çevrimli santrallerin sağlığa ve çevreye zararlı olduğunu yazıyorsun. Hâlbuki doğalgaz en zararsız enerji kaynağı olarak ilan ediliyor, sende bazı açıklamalar yaparak petrol ürünleridir zararlıdır diyorsun. Oysa ben Samsun’a bir yatırım yapılıyor bu yatırım içinde adamların açıkladığına göre 900 kişi çalışacaksa o zaman iyi bir yatırım diye değerlendirme yapıyorum.
Çalışmalarında başarılar temennisi ile gözlerinden öpüyorum.
Değerli Hocam;
Öncelikle beni hatırladığınıza çok sevindim. Bizler sizlerden feyz aldık. Sizlerin gösterdiği yolda elimizden geldiğince ülkemize faydalı olmaya ve faydalı evlatlar yetiştirmeye gayret ediyoruz.
Haklısınız, Termik Santraller konusundaki yazılarımda, özellikle petrol türevli ürünler ile elde edilecek enerjinin insanlığa faydadan çok zarar getirdiğine inanmaktayım. Çünkü birincisi dünya artık doğal ürünlere yönelmekte, çünkü sera gazı emisyonlarının azaltılması için 178 ülkenin iştiraki ile bir protokol imzalandı. Bu protokolün adı Kyoto Protokolüdür. Türkiye olarak bizimde bu protokolün altında imzamız bulunmaktadır. Protokolün amacı malum. Petrol türevli ürünlerin kullanımını minimize etmek. Pekiyi biz eğer petrol türevli ürünler ile enerji elde edecek olur isek, bu protokolün şartlarını ihlal etmiş olmuyor mu yuz.?
İkincisi; yenilenemeyen enerji kaynakları dediğimiz, petrol, kömür, bor ve çeşitli kaynakların hızla tükendiği gerçeği ortada iken, biz gelecekte yok olacak kaynaklar ile enerji elde etmek yerine, yenilenebilir enerji kaynakları olarak ifade edilen, güneş, rüzgar ve jeotermallerden enerji elde etmeye neden önem vermeyiz.
Önem vermeyiz, çünkü birilerinin işine gelmez. Kendilerine bağımlı kılmak isteyen çok uluslu şirketler Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durabilmesi için atacağı her adımın önüne dün set çekmişlerdir, bugünde set çekmektedirler. Örneğin güneş bakımından dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer alan Türkiye’de güneş panellerine rastlamak mümkün değildir. Oysa bizim beşte birimiz kadar güneşli olan Almanya’nın her köşesinde rüzgar ve güneş panellerine rastlamak mümkündür.
Değerli hocam, işsizliğin kol gezdiği bir kentte yatırım yapılıyor ve bazıları da karşı çıkıyor mantığı ve felsefesi ile insanları kolayca kandırabilmek mümkündür. Size karşı bir cephe oluşturulur. Bende bunlardan biriyim. Yani OMV firması hakkında daha doğrusu petrol türevli kaynaklar ile enerji üretmeye talip olanlara karşı aldığım tavır tamamen gelecek nesillerimizin sağlıklı şekilde hayatlarını idame ettirmeleri arzumdan kaynaklanmaktadır.
Siz bir öğretmenim olarak beni nazikçe uyarıyor ve kendi düşüncelerinizi ifade ediyorsunuz. Ancak olayı kişisel ve siyasi bir rant olarak değerlendiren kişiler pek sizin gibi nazik olamıyorlar. Bizleri nerede ise vatan haini ilan edecekler.
Eğer petrol türevli ürünler ile elde edilecek enerji, insan sağlığını menfi yönde etkileyecek ise, hastanelerimizin onkoloji servislerinde bir artış kaydedilecek ise, yeşilimiz mora dönecek ve insanlarımız zehir soluyacak ise, kusura bakmayın ve beni af edin hocam. Ben bir vatan hainiyim. Ömrüm yettiğince ve elim kalem tuttuğunca bu tür zehirli yatırımlara karşı mücadelemi sürdüreceğim. Nazik uyarınız için bende teşekkürlerimi iletir ellerinizden saygı ile öperim hocam.
/Süleyman SALUR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder