17 Ocak 2014 Cuma

Samsun Hainleri Kimler?


İhanet ve sadakat; tıpkı gece ile gündüz gibi birlikte olamayacak, yan yana duramayacak halleri ifade eden iki kelime.

İhanet ve sadakat; tıpkı gece ile gündüz gibi birlikte olamayacak, yan yana duramayacak halleri ifade eden iki kelime. Tarihte nice büyük imparatorluklar ihanet ile yıkılmıştır. İhanet can almaya can vermeye sebep olmuş, yuvalar dağıtmıştır. Yani öyle lafın gelişi telaffuz edilecek, sıradan bir kelime değildir ihanet. İşte bu eylemi gerçekleştirene hain denir.

Türkiye’de vatana ihanet suçu ilk kez 29 Nisan 1920'de T.B.M.M. tarafından çıkarılan 2 numaralı Hıyanet-i Vataniye Kanunu ile düzenlenmiştir. Kanun metninde; "Büyük Millet Meclisi'nin meşruiyetine isyana yönelik sözlü, yazılı veya eylemli muhalefet ve fesatlıkta bulunanlar vatan haini sayılır.", "Fiilen vatan hainliğinde bulunanlar asılarak idam edilir." hükümleri yer almaktadır. Bu içerik daha sonra Terörle Mücadele Kanunu kapsamında değerlendirilmiştir.

Samsun Ak Parti İl Başkanı Adem Güney geçen hafta basında yer alan demecinde ” Samsun'u sevmeyen ve ileri gitmesini istemeyen bir kesim var. Bu insanlar hem yatırımlara karşı çıkıyor hem de neden yatırım yapılmıyor diye konuşuyorlar. Bu nasıl iş anlamadım. Ne yazık ki bazı kesimler daha nedir ne değildir araştırmasını bile yapmadan hemen istemiyoruz diye ayağa kalkıyor. Mesela tersaneyle ilgilenen çok ciddi bir firma var, alışveriş merkezi ve turizm yatırımları yapmak isteyen ya da üretime dönük faaliyette bulunmak isteyen firmalar var. Gelen yatırımcı, ‘Samsun'da yapacağım yatırıma Samsunlu tepki gösterirse ben paramla sıkıntıya gireceğim. Ben risk alarak milyon dolarlarımı bu şehre yatırıyorum, karşılık olarak Samsunlu bana tepki gösteriyor, ne gereği var yatırımımı gider başka şehre yaparım’ diye düşünüyor.” şeklinde açık ifadelerde bulundu. Hatta daha da ileri giderek; “ Sırf Ak Parti iktidarı ya da birileri yaptığından dolayı ona mal edilmesin diyerek art niyet güdenler Samsun'a en büyük ihaneti yapıyorlar” dedi.

Sayın başkanı tanırım, inandırıcılığı olan, karakteri sağlam, dürüst biridir. Bir şey söylüyorsa mutlaka bir bildiği vardır. Şimdi kendisine sormak istiyorum.

Sayın Başkan;
Samsun’a yatırım yapmak isteyen firmaların isimlerini açık açık söyler misiniz?
Bu firmaların yatırım yapmasını engelleyen kişi ve firma isimlerini de aynı açıklıkla söyler misiniz?
Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim, tebdili kıyafetle Kuşlar Çarşısı'nı gezer. Burada, avcılar avladıkları kuşları, tuzakçılar yakaladıkları maharetli, eğitimli, güzelim kuşları satıyorlar.

Bir ara gözü kekliklere ilişir Padişahın. Bir grup kekliğin üzerindeki varakta, "Tane işi satış fiyatı 1 altın" yazıyor. Hemen yanı başlarında asılı, adeta altın kafes içinde bir keklik daha var ki, fiyatı; 300 altın. Padişahın gözü 300 altınlık kekliğe takılır.

"Hayırdır" der satıcıya, "Bunun diğerlerinden ne farkı var ki, bunlar 1 altın, bu 300 altın?"

Satıcı, "Bu keklik özel eğitimli, çok güzel ötüyor, ötmesi bir yana bunun ötüşünü duyan ne kadar keklik varsa hepsi onun etrafına doluşuyor" der. "Tabii bu arada avcılar da o etrafa doluşan keklikleri daha rahat avlıyorlar" diye ekler.
"Satın alıyorum" der Padişah, "Al sana 500 altın..." Parayı verir ve hemen oracıkta kekliğin kafasını keser.

Adam şaşırıp, "Ne yaptınız, en maharetli kekliğin kafasını koparttınız, yazık değil mi" diye dövünürken;

Padişah gürler: "Bu kendi soyuna ihanet eden bir kekliktir. Bunun akıbeti er veya geç ölümdür..."

Bir Samsunlu olarak bunları sormak ve yanıtlarını öğrenmek hakkım. Samsun’a ihanetin bir cezası olmalı. Yıllardan beri marka şehir diye uyutulan Samsun’un arka şehir oluverdiğini hepimiz biliyoruz. Bütün samimiyetimle söylüyorum; siz bu kişi ve kurumları açıklayarak üzerinize düşeni yapın, bırakın halk olarak cezalarını biz verelim. Dostumuz kim, düşmanımız kim, içimizdeki hainler kim bilelim.

Sevgiyle kalın…
/Şerif MIRIK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder