28 Ağustos 2005 Pazar

Samsun'a Kim Kötülük Yapıyor?

Artık Samsun’a kötülük yapıldığını, Samsun’u her platformda savunmak ve temsil etmek üzere seçilmiş birisi söylüyorsa, bunun üzerinde çok ciddi bir şekilde durmak gerekir.

Bu sözler iki hafta önce yerel TV Kanal S de canlı olarak yayınlanan bir söyleşi programına katılan Samsun milletvekili sayın Mustafa Çakır’a aittir. Sayın Osman Kara’nın yılan hikayesine dönen “Samsun Tersanesi” konusunda, yeni iddialar ortaya atan sayın Çakır ile yaptığı söyleşi sırasında, sayın Çakır, birilerinin Samsun’un önünü kesmeye çalıştığını, bunun da Samsun’un gelişmesine zarar verdiğini söylüyordu.

Duyduklarıma inanamadım ve telefon ile bağlanarak “kendisinin sıradan bir kişi olmayıp iktidar milletvekili olduğunu, bu kentin iktidar partisine 7 milletvekili ile en çok milletvekili veren illerden birisi olduğunu, partisinin tek başına iktidar koltuğunda oturduğunu, istediği yasayı bir gecede çıkartacak meclis çoğunluğuna sahip bulunduğunu” hatırlattım.

“İktidar gücü ile her türlü adli ve mülki yetkiliyi devreye sokma erkine sahip bir kişi olarak, bu suçluları ortaya çıkartmak ve Samsunlunun önüne koymak görevinizdir” diyerek kendisini göreve davet ettim.

Gerçektende değişik platformlarda ve değişik kişiler tarafından bu tür söylemler sık sık söylenir oldu. Gerek yazılarımda ve gerekse Samsunlular olarak uğradığımız her haksızlığa karşı çıkarken zaman zaman bu sözleri bende kullandım.

Bazı siyasetçiler bu suçlamayı daha çok eleştiri getiren basın için kullanıyorlar.Ancak sayın Çakır’ın açıklamalarında gösterilen hedefin bu olmadığı çok açıktı.Soruma net bir açıklama da getiremedi.Bir STK başkanı olarak benim böyle bir gücüm olmadığı için, daha ileri boyutta bir iddiada bulunmam olanaksızdır.

Ne var ki, değişik ortamlarda söylenen bu tür sözler, daha çok, Samsunluyu üzen bazı dayatmalar ve bazı bölge müdürlüklerinin bir şekilde Samsun’dan komşu illere kaydırılması olaylarında gündeme gelmektedir. Ancak burada hatayı öncelikle kendimizde aramamız gerektiğine inanıyorum.

Gerek siyasetçileri ve gerekse lobileri ile bizden daha çok çaba harcayarak yatırımları ve olanakları kendi kentlerine kazandıran hiçbir komşu ili bu başarılarından dolayı suçlayamayız. Tam tersine onların yaptıklarını örnek almalıyız. Bu konudaki yetersizliğimiz sadece bugün olan bir bir şey değil. Uzun yıllardır bu beceriyi gösteremediğimiz bir gerçek.

Eğer geçtiğimiz yıllarda siyasetçilerimizle, sivil toplum kuruluşları ve Ankara, İstanbul gibi büyük illerdeki lobilerimizle yeterli çabayı harcayabilseydik ve bu kente sahip çıkabilseydik, Samsun Türkiye’de kalkınmış iller sıralamasında ki 5.6. sıralardan 32.sıralara yuvarlanır mıydı? Önce bunu sorgulamalıyız.

Samsun siyasi güç adına iki kez fırsat yakalamıştır. Birincisi, ANAP’ın en güçlü devrinde iktidar partisine, yanlış hatırlamıyorsam, yedi milletvekili vermiş ancak, tek parti iktidar gücünün olmayışı ve siyasetçilerimizin deneyimsizliği bu düşüşü engelleyememiştir. İkinci şans bu dönemde yakalanmıştır.

Yukarıda anlattığım gibi iktidara verilen yedi milletvekili ve iktidar partisinin mecliste büyük çoğunluğu sağlayacak şekilde tek başına iktidara gelmesi, Samsun’u hükümet desteği yönünden çok avantajlı duruma getirmiştir. Ancak geçen süreçte görünen o ki, Samsun bu siyasi desteğinde karşılığını alamayacaktır.

Geçen süreçte, verilen sözlerin hiç biri henüz gerçekleşmemiştir. Tersane işi halen belirsizliğini korumaktadır. Çevremizdeki tüm iller teşvik yasasının olanaklarından yararlandırılırken, Samsun anlaşılmaz bir şekilde dışlanmıştır.

Bazı bölge müdürlükleri ya kapatılarak veya isim değiştirilerek başka illere taşınmaya devam etmektedir. Samsun’da işsizliğe çözüm olabilecek hiç bir hükümet desteği sağlanamamıştır.

Büyük Şehir Belediye Başkanının geçen dönemde kişisel becerisi ve iyi ilişki kurduğu diğer kurum ve kuruluşların da desteği ile başardığı önemli projeler dışında, hükümetin desteği ile kotarılacağı iddia edilen ve başarılmış ilave büyük bir proje yoktur.

Hükümet desteği ile başarılacağına inanılan raylı sistem, katı atık,arıtma tesisleri gibi büyük projeler, hatta otogar nerede? Anlaşılan, Samsun bu dönemde şansını iyi kullanamayacaktır. Bu kadar büyük ve önemli desteği veren bu kentin insanlarını, bunları sorguladığı için suçlamaya kimsenin hakkı yoktur. Bu eleştirileri yapan sivil toplum kuruluşlarını ve basını “Samsun’a kötülük yapmakla suçlamak”en azından insafsızlıktır.

Bu kente teşvik verilmesini isteyenleri suçlayanlar ve asıl desteği vermeleri gerekirken dışarıda seyirci kalanlar, umut arayışı içindeki Samsunluları vaadlerle geçiştirenler, biraz da hatayı kendilerinde aramalıdırlar diye düşünüyorum.

Sonuçta hepimiz bu gemideyiz. Bu gemi sağlıklı yol alırsa bunun getirilerinden hepimiz yararlanacağız. Bu nedenle sorumluluk üstlenenler azalan zamanı çok iyi değerlendirmek zorundadır.

Samsun açısından her şeyin dünden daha güzel olmasını dilemek ve beklemek tüm Samsunluların en doğal hakkıdır sanıyorum.

İyi haftalar dileğiyle..
28 Agustos 2005


http://www.denizeczaneoptik.com/index.php?pg=makale&makid=21