Memleket dört bir taraftan kuşatılmış, doksan yıl sonra Sümela da ayin yaptırıp Akdamar’a haç taktıranlar, Anadolu’nun ilk Camiinde Namaz kılınmasını istemiyorlar diye gözümüz hep ulusal sorunlardaydı. Baktık ki biz bunlarla meşgul olurken, güzel şehrim kaybetmeye devam ediyor. İzliyorum, yapılan her proje bırakın Samsun’a katkıda bulunmayı, hep bir şeyler alıp götürüyor cebimizden, şehir görüntümüzden ya da kimliğimizden.
Yaaa, bu şehir ne talihsiz bir şehir. Kimse üzerine alınmasın demeyeceğim, çünkü yeter artık, herkes üzerine alınsın. İktidarı muhalefeti, bu kadar çapsız, bu kadar düşüncesiz, bu kadar vurdumduymaz, bu kadar nemelazımcı insanı arayıp, bulup bir şehir yönet deseniz ancak bu kadar kötü malzeme bulabilirdiniz.
Bu şehrin en önemli bölgelerinden biri olan Büyük Camii ve altyapı çalışmalarına yedi trilyon harcanacaktı on yedi ye çıktı, şehrin muhalefetinden ses yok. Bulvarda yapılan alt geçidi her kış su basıyor, bu şehir muhalefetinden ses yok. Otogar Yeşilkent’te sinek avlıyor, bu şehir muhalefetinden ses yok. Samsun’un en hareketli merkezi, Sebze Meyve Hali Yeşilkentte perişan, esnaf eski günlerini mumla arıyor, şehir muhalefetinden ses yok. 2007 de biteceği söylenen Tersane alanında hala inekler otluyor, merak edip gidip inceleyen muhalefet yok. Hani Rafineri, Tekkeköy ne zaman Sera Cenneti olacak soran yok. Şehrin otogarından, havaalanından, en yoğun bölgesi bulvara en az on beş dakika mesafeye Raylı sistem kuruldu şehir muhalefetinden ses yok. Daha neler var, ama satırlar yeterli değil. Peki, bütün bunlar olurken ses çıkarmayan muhalefet neye yarar? El cevap; Liderinin bir gün önce Ulusal Medyaya yaptığı açıklamalarını papağan gibi tekrarlar.
Biliyor musunuz Samsunda o malum Market zincirlerinden mahalle aralarında hatta ara sokaklarda ne kadar var? Bunlara pervasızca ruhsat verenler, Samsun esnafını hiç düşünmediler. Nasılsa Samsun muhalefetinde tavukkarası vardı, burnunun ucunu görmüyordu. Nasılsa Samsun muhalefeti için, bir işe yaramayacak şekilde Başbakanı, Anakarayı eleştirmek kolaydı. Nasılsa bu eleştiriler Çakallıya bile ulaşmadan kayboluyordu? Yani Vesselam Nasılsa Samsunla ilgilenen yoktu.
Şimdi yeni bir proje başladı. Eski Tekel binaları Alış Veriş Merkezi oluyor. Eee ne güzel, oradaki beceriksizlik ve pislik ortadan kalkıyor diyebilirsiniz. Tamam, da muhtemeldir ki, oraya gelecek markalar, uluslararası veya ulusal markalar olacak. İster istemez cazibeyi oraya çekecek. Yani para o merkeze kayacak. Peki, son zamanlarda Gazi, Çiftlik ya da Mecidiye esnafıyla hiç dertleştiniz mi? Adamlar perişan. Araya birde AVM sokuşturdunuz, Gazi, Çitlik ve Mecidiye esnafının ruhuna el – fatiha.
AVM yapılacak yer kalmadı mı? Şehrin göbeğine AVM kurulur mu? Bu şehir esnafını ne kadar etkileyecek hesapladınız mı? Bu şehrin Trafik yoğunluğunu ne kadar artıracak düşündünüz mü? Ama siz bunu düşünmezsiniz, esnaf umurunuz da değil. Nasılsa üç maymun da bir muhalefet var. Ne ala memleket.
Bütün bunlar ortadayken bu şehrin silkinmesi, kendine gelip atılım yapması mümkün olabilir mi? Bunları tartışmayan bir şehir kalkınabilir mi? Sayın Bakanımız Mustafa DEMİR Kayseri’yi solladık gibi bir söz etmişti. Daha önce söylemiştim tekrarlıyorum, böyle bir şehir Kayseri’yi ancak mevcut balıkçı teknesi sayısında sollayabilir.
Muhalefete gelince;
Bu sorunlara kayıtsız kalan organizasyona muhalefet değil süs balıkları teşkilatı denir. Süs Balıkları, Allahın onlara bahşettiği kadar akıllarıyla, kendilerini yaşatanın yemlendikleri sular olduğunu sanırlar. Oysaki onları yaşatan, akvaryumların dışarısın da ki camdır. Sizi gidi süs balıkları, dikkat edin camınız kırılmasın, yoksa yemlendiğiniz sular sizi kurtaramaz.
/Gürhan GÜNDÜZ
23.10.2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder