3 Ocak 2014 Cuma

Kavaklılara Sesleniş


İlçemizi anlatan tanıtan bir dergi çıkarabilir ilçemizin kültür mirasını yok olmaktan koruyabiliriz. Gelenek ve göreneklerimizin yok olmasına engel olabiliriz. 


İnsanoğlu yaratılışından bugüne çeşitli ilimlerle uğraşmış bu konuda da çok büyük adımlar atmayı da başarmıştır. Bir ülkenin yâda herhangi bir kurumun gelişmesi de bu menfi ilmi çalışmalar sayesinde oluşur. İlim iyi veya kötü ayrımı yapmaksızın kendisi için çalışan kişiler için hizmet eder. İlim gerek dinimiz gerekse dünyevi değerlerimiz acısından büyük önem arz etmektedir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV)’in dediği gibi ‘ilim Çinde de olsa gidiniz.’ Sözüne riayet edip ilmi elde etmek için elimizden gelen gayreti sarf etmeliyiz.

Dünyadaki iyi veya kötü gelişmeler ilim sayesinde olmaktadır. Bir yandan insanların sağlığı için ilmini kullanıp onlara iyi bir yaşam sunmayı düşünenlerin yanında insanları öldürmek için çeşitli kitle imha silahları üretmek için ilmini kullanan kişiler de mevcuttur. Biz ilmimizi iyi amaçlar çerçevesinde kullanarak çevremizdeki kişilere yardımcı olmalıyız. İşsizliğin ve göçün kol gezdiği memleketimiz (KAVAK) için biz üniversiteli ve üniversite mezunu hemşerilerimize büyük görevler düşmektedir. İlçedeki bazı sorunlara kalıcı çözümler üretmeliyiz. İlçedeki olumsuz gelişmelerin ortadan kaldırılmasının zamanı gelmiştir. Bunu fikir birliği ve dayanışma ile gerçekleştirebiliriz. Belki bazı arkadaşlarımız ‘biz öğrenciyiz nasıl yardımcı olabiliriz?’ diyecekler. Eminim ki tüm hemşerilerimiz bir nebze de olsa bu ilçenin gelişmesine katkıda bulunabilecek kapasitededirler.

Yapacak olduğumuz faaliyetle ilçemiz acısından büyük önem arz etmektedir. Kavak bulunduğu konum vasıtasıyla gelişmeye çok bir müsait bir ilçedir. Karadeniz Bölgesine ve bazı dış ülkelere geçiş yolu üzerinde olmasıyla bir hançere (boğaz) görevindedir. Uluslararası Hava, Kara, Deniz ve Demiryolu ağına sahip olması nedeniyle çok önemli bir konuma sahiptir. Ayrıca ülke gündemini uzun süre meşgul eden Mavi Akım projesinin depolama ve çıkış tesislerine yakın olması ilçemiz için büyük bir avantajdır. Yıllık 16 milyar metreküp doğalgaz ilimiz (SAMSUN) üzerinden ülkemize ve diğer ülkelere pazarlanacaktır.

İçerisinde bulunduğu bunca imkânlara karsın ilçemizde halen bir hareketlik yaşanmamaktadır. Bütün eksiklerin giderilmemesine karsın Kavak Organize Sanayi Bölgesi halen üretime geçememiş, işlevlik kazanamamıştır. Altyapının, kurulacak fabrikaların su ve elektrik tesisatlarının hazır olmasının yanında bazı imkânların da seferber edilmesiyle çok cazip bir konuma sahip olan ilçedeki monotonluk halen devam etmekte tabir-i caizse yaprak sallanmamaktadır. Bu biz Kavak halkını derinden sarsmaktadır. Bir de buna mevcut iktidarın Tevsik vermemesiyle Kavak harap ve bitap düşmüş adeta kaderine terk edilmiştir.

Hepimizin de bildiği gibi Türkiye’de sanayinin en yoğun olduğu bölge şüphesiz ki Marmara Bölgesidir. Marmara Bölgesinin herhangi bir şehrinde kısa bir süre dahi ikamet etme imkânına sahip olmuş hemşerilerimizin buraların kozmopolit(karışık) bir yapıya sahip olduğunu görmemeleri imkânsızdır. Bu coğrafyalar ülkenin çeşitli yerlerinden gelen göçmenlerle doludur. İşte ilçemizde de iş imkânlarının kısıtlı olması nedeniyle Marmara da bazı şehirlerde yoğunlukta olan hemşerilerimizi görmemek imkânsızdır. İstanbul’un Anadolu yakası başta olmak üzere, İkitelli, Sefaköy, Bayrampaşa, Bayram tepe, Altınşehir ve Hadımköy’de azımsanamayacak şekilde Kavaklılara rastlamak mümkündür. Diğer semtlerde de az da olsa rastlayabiliriz. Ayrıca Tekirdağ merkez, Çorlu, Çerkezköy, Muratlı, Lüleburgaz’da da bu oran küçümsenemeyecek kadar fazladır. Kocaeli’in Gebze ilçesi ise adeta Kavak’ı andırmaktadır. Kavak’ta Gebze’deki kadar Kavaklı yoktur ifadesi bence mübalağadan uzak kısacası yerli yerinde bir ifade olur. Bursa’da da aynı manzaraya rastlamak mümkün. Özellikle Emek ve Altıparmak semtlerinde Kavaklılar yoğun olarak karsımıza çıkmaktadır. Artık buralarda bazı hemşerilerimiz işçi olmaktan çıkmış esnaf kategorisine geçmişlerdir. Buralarda Kavaklılara ait dernek ve kıraathaneler bulunmaktadır. Hemşerilerimiz buraları artık kendilerine mesken edinmişlerdir.

İlçede son 5 yıl içinde inanılamayacak derece de büyük bir göç hareketi başlamıştır. İlçede 2004-2005 yıllarında istasyon diye tabir edilen Yaşar Dogu ve 19 Mayıs mahallerinden 330 hanenin büyük şehirlere göç ettiği söylenenler arasındadır. Böyle bir hadise karşısında insanın şöyle bir soru sorası geliyor. Zaten bu mahallede kaç hane var ki?

Artık bu duruma bir dur demenin zamanı gelmiş de geçiyor bile. Biz ilçemiz Belediye Başkanı, Kaymakamı, Diğer mülki amirler, ilçenin ileri gelenleri, üniversiteli ve üniversite mezunları olarak bu hadiseye bir dur deme ihtiyacı hissediyoruz. Bu konuda sizin yardımlarınıza  daha doğrusu bir dayanışmaya ihtiyaç duymaktayız. Sizleri bu meselede duyarlı olmaya davet ediyoruz. Unutmayalım ki; Birlikten kuvvet doğar.

İlçedeki bu sorunları basın ve yayın kuruluşları sayesinde durdurabilir ve ilçemizin reklâmını da yapabiliriz. Kavak OSB’nin bu halini (olumlu yâda olumsuz) çeşitli gazete, dergi ve çeşitli televizyonlarda yayımlanmasını sağlayarak is adamlarının dikkatini buralara çekebiliriz. Ayrıca Samsunlu ve Karadenizli iş adamlarına e-mail ya da diğer iletişim aletleri sayesinde ulaşabilir dikkatlerini ilçemize çekebiliriz. Suna emin olun ki bu kadar üniversite ve üniversite mezunlarının e-mailleri karşılıksız kalmayacaktır ki vasfımızı ve derdimizi uygun bir lisanla karsımızdakine aktarabilirsek.(Kavaklı olup da üniversiteli ve üniversite mezunu birçok kişinin olduğu kanısındayım)

İlçemizi anlatan tanıtan bir dergi çıkarabilir ilçemizin kültür mirasını yok olmaktan koruyabiliriz. Gelenek ve göreneklerimizin yok olmasına engel olabiliriz. İlçenin coğrafi yapısının elverişli olması nedeniyle geliştirilmiş Tarım hayvancılık sektöründe ilerlemeler, büyük adımlar kat edilebilir. Hemşerilerim Kavaklı üniversiteli ve Üniversite mezunları çatısı altında birleşip bir topluluk kurarak bu sorunlara kısa sürede kalıcı çözümler üretebiliriz. Üretecegimiz projeler sayesinde ilçe terkedilmiş kaderinden kurtulacaktır. Eğer önlem alınmazsa ilce bir köy statüsünde olacak herhangi bir köyden hiçbir farkı olmayacaktır.

Sizlerden ricam lütfen ‘bana ne’ zihniyetine sahip olmayın. Bizler kendi topraklarımızdan ayrı yasadık. Her an memleket hasretiyle yanıp tutuştuk. Bizden sonraki nesil bu üzüntüyü yasamasın. İlçe dışında olup da maddi imkânsızlıklar içinde yasayıp memleket hasretiyle yanıp tutuşan bayramda seyranda dahi memleketini ve anne babasını ziyaret etme imkânını bulamayan kavaklı hemşerilerimizin olduğunu unutmayın. Eğer bu ilçede sanayi daha doğrusu is sahası olsa bu kişilerin ilçeye geri döneceğinden emin olabilirsiniz. Bu sorunları çözmek bizim için bir vazife olmaktan çıkmış artik boynumuzun borcu olmuştur. Artık bir platform oluşturmanın zamanı gelmiş de geçiyor bile.

İlçemiz yapacağımız çalışmalar sayesinde bu durumundan inşallah kurtulur. Terk edilmiş bir vaziyette kalmaz. İnanıyorum ki bizim duyarlı hemşerilerimiz ilçemizi böyle terk edilmiş halde bırakmaz. Biz bütün hemşerilerimize güveniyoruz.

Sahipsiz vatanin batması haktır.
Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır. (M. Akif ERSOY)       

/Niyazi ALTUN
12.02.2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder