31 Aralık 2013 Salı

Yerel Rezalet

Öncelikle bu felakette hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diler, Ailelerine baş sağlığı dileklerimi sunarım.

Samsun’da yine bir rezalet yaşandı. Rezaletler bu toplumun kaderi değildir. Yerel yönetimlerin beceriksizliği, iş bilmezliği, yetişmiş teknik eleman eksikliği, başka bir deyişle bilimin siyasetin altında ezilmesinin sonuçlarıdır. Bunlar her seferinde doğal afet deyip işi Allaha havale ederler. Kötüyü asla kabul etmezler. Allah’dan geldi derler. İyi işleri ise övünerek biz yaptık diyerek panolarında aylarca reklam ederler. 

Daha düne kadar Samsun şehrinin alt yapısı bitmiş, Türkiye’de örnek gösterilecek iller arasında gösteriliyordu. Reklâmlara bakıldığında Hem Büyükşehir hem de Canik İlçesi Türkiye sınırlarını aşmıştı. Diğer İlçelerimiz de onlardan aşağı kalır bir tarafları yoktur elbet. 

Yerel yönetimlerin bu kandırmaca ve rezalet uygulamaları, nasıl olsa vatandaşlar yiyor diyerek pembe hayaller vaat etmeleri,  süslü püslü reklamlarla her şeyin çok güzel yolunda olduğu izlenimini vermeleri aslında üzerinde düşünülmesi gereken bir tablodur. Yerel yöneticilerin yasaların boşluklarından faydalanarak şehrin yapılanmasında istedikleri manevraları yaparak bazı kesimlere rant çıkarma sevdasına düşmelerinin bir neticesidir bu yaşananlar.

Ama unuttukları bir şey vardı. Atalarımızın dediği gibi “Yalancının mumu yatsıya kadar yanar” sözünden haberdar değillerdi. Foyaları meydana çıktı. Makyajla bu işlerin yürüyemeyeceğini Sayın Başkanlar çok iyi bilmeleri gerekirdi. Bile bile yanlışlara devam edildi. Nasıl olsa bu devran böyle gider diyorlardı. Gördünüz bu devran böyle gitmedi. Kulun adaleti olmayabilir; Ama Allah’ın adaleti affetmez beyler…

Gelelim işin teknik tarafına. Hani Samsun Kenti komple planlanmıştı. Büyükşehir ve de ilçe Belediyeler Bütün imar planlarını yapmışlardı. Konut alanları, iş merkezleri Kentsel dönüşümler v.s. nerelerde ne yapılacaksa planlarda hepsi mevuttu. Ne oldu? Sizlerden habersiz birileri bu planlarınızı değiştirdi mi? Bu yaşananlar Samsun’da ilk defa yaşanmadı. Geçmişte yaşananlardan ders çıkarmış olsaydınız bunları Samsun halkı tekrar yaşamayacaktı.

Televizyonlara çıkıp bu bir afettir. Burada mühendislik zafiyeti yoktur deme cüretini gösteren Sayın Başkanlar! Bu bir afet değildir. Sizler dere yataklarını kapatırsanız, dere yataklarının yönünü değiştirirseniz, üstüne üstlük buraları planlarda iş merkezi ve konut alanları yaparsanız nasıl bir sonuç bekliyordunuz. Hani yılanlı derenin yatağı, nerede mert ırmağının yatağı, Derbent mevkiinde dere yatağı nerede, iş merkezinin işi ne orada!   Ağabali caddesi, Barış bulvarı, Sultan Genç Osman sokak, Konak sineması yanı alt geçiti, Büyük cami önü alt geçiti, Ihlamur bulvarı, Anadolu caddesi velhasıl bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Buralardaki imalatlar mühendislik hatası değil de nedir. Buraları vatandaşlar yapmadı. Madem mühendislik hatası yoktur da her yağmur yağdığında neden felaket olur? Neden raylı sistemi sular basar! Neden avm loveleti sular basar! Neden kuzey yıldızınızı sular basar! Neden şehrimizi sular basar. Yaptığınız yanlışlara kılıf hazırlamayın. Yalan söylemenin de bir ölçüsü olur. Bunlar mühendislik hatası değil de Samsunluların hatası mıdır? Samsunluların Samsun’da yaşamak bile hata!

Bu güne kadar vatandaşı kandırdığınız. Bunun bedelini vatandaş canıyla ödedi. Yeter artık. Bundan sonra yapmayın... Sizlerin yapmış olduğu bu yanlış uygulamaların bedelini maalesef vatandaş çekiyor. Belki bu dünyada bunun hesabını vermezsiniz ama öbür dünyada muhakkak bunun hesabını vereceksiniz.

Her felaket sonrası yetkililere bu ders olur diyoruz ama maalesef aynı tas aynı hamam misali devam ediyor…

Devletin acil olarak yerel yönetimlere bir çare bulması gerekir. Bu devlet vatandaşını bu yerel yönetimlerin eline bırakırsa vay vatandaşın haline…
/Nedim AYDIN 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder