31 Aralık 2013 Salı

Raylı Sistem Mağdurları

Gazetedeki işime raylı sistemle gidip geliyorum...
İncesu’dan raylı sisteme bazen belediye midibüsüyle bazen de dolmuşla gidiyorum...
Üniversite durağında öğrencilerin kalabalığı ve sanki öğrenciler ayakta ders görmüşler gibi...
Oturmak için kapılara saldırmaları dışında, kalkış saati olarak bir problem yok...
Ancak, trenin içindeyken, ne hikmetse, “Mavi Koltuklar” ibareli yazılara bu öğrenciler itibar etmiyorlar...
Yaşlı amcalar, teyzeler, çocuklu bayanlar ayakta seyahat ederken...
Bizim öğrencilerimiz maalesef oturarak ve karşılıklı sohbet ederek yolculuk yapıyorlar...
Samulaş’ı birkaç defa bu konuda uyarmıştık!..
Sağolsunlar gerekli tedbiri almak için onlar da çaba gösteriyorlar...
Mavi koltuklara, işlemeli, resimli yazılar koymuşlar...
Bu koltuklara oturmak isteyenleri uyarmak istemişler...
Yine maalesef demek zorundayım, kimse aldırış etmiyor...
Ne koltuğun rengine bakıyor, ne de ayakta duranın yaşına...
Bu kadarı da olmaz, dedirten cinsten...
Birkaç defa ben uyarma görevimi yaptım...
Rencide etmeden, “Mavi koltukların” yaşlılara, hastalara, çocuklu ve hamile bayanlara...
Tahsis edildiğini yüksek sesle okudum...
Bazıları anlamamış gibi yüzüme baktılar, bazısı ise elini kolunu sallayarak...
Mavi koltuklara kurulmuş gençleri işaret ettiler...
Samulaş yetkilileri elinden geleni yapmışlar ama yeterli değil!..
Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi...
Mavi koltukların üzerinde olan bu motifler ve yazılar yine dursun ama...
Nasıl ki, “Kapı önünde beklemeyin” anonsu yapılıyorsa...
Mavi koltuklar için de, tren kalabalık olduğunda anons yapılsın...
Bu zor birşey değil!..
Bizim milletimiz okumayı sevmediklerinden, bu yazıları da okumuyorlar...
Eğer mikrofonla veya kayda alınmış anonsla uyarı yapılırsa bu problemin önüne geçilir...
Herkes bu uyarıya kulak verip, utanma belası da olsa, kazayla koltuğa oturmuş olsa bile...
Yerini, bu koltukların tahsis edildiği asıl sahiplerine verir...
Diğer bir mesele ise...
Gar istasyonundan Üniversite istikametine kalkış saati...
Her nedense, Gar istasyonunda bekleyen makinistler...
Belirlenen saatlere uymayıp, sabırsızlık göstererek...
Beş dakika, üç dakika, yedi dakika önce kalkış yapıyorlar...
İşimden çıkıp Gar istasyonuna gittiğimde, binmek zorunda olduğum saatteki...
Tren üç,beş,yedi dakika önce kalkmış oluyor...
Saat 22,30 veya 22,45, 23,00 saatlerinde kalkması gereken trenler...
Her ne zaman bu saatlerde Gar istas-yonuna vardığımda, tren gitmiş oluyor...
Tren kalkarken işaret etmiş olsan bile, durmuyor, umursamıyor...
Eğer 23,00 trenine yetişemezsem, Üniversite istasyonunda kala kalıyorum...
Benim gibi onlarca kişi, ne otobüs, ne minibüs olmadığı için büyük mağduriyet çekiyorlar...
Çünkü, 23,00 treninden sonraki trenin Üniversiteye varışı 23,50 veya 23,55 saatlerinde oluyor...
Bu saatte de, Üniversite istasyonunda vasıta bulunmuyor...
Mecbur kalınıp, Bafra Minibüsüyle anlaşıp, 4 kat fazla parayla 5 kilometre mesafede olan...
İncesu, Çatalçam, Taflan’a gidebiliyorsun...
Böylesi durumda vatandaş şehire indiğine bin pişman oluyor...
Bu probleme Samulaş ve Büyükşehir Belediyesi yetkilileri mutlaka çözüm bulmalıdır...
Tren hangi saatte Üniversite istasyonuna varıyorsa, o saatte de evine gideceği aracı bulmalıdır...
Böyle başına buyruk ulaşım sistemi olmaz!..
Vatandaş artık bıkmış durumda...
Zaten Samsun’a inmek için birkaç araç değiştirip, iki-üç yerde para ödeyen vatandaş...
Bir de geri döndüğünde vasıta bulamayınca, çılgına dönüyor...
Yetkililere sesleniyorum!. Lütfen bu duruma bir çare bulun...
Genç kızların Üniversite istasyonunda, bankların üzerinde oturup, çaresiz kaldıklarına bizzat şahit oldum...
İnsanlara bu çileyi çektirmeyin ve lanet okutmayın...
Lütfen gereğini yapın!..
Kalın Sağlıcakla.
/Mehmet Hazinedar


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder