31 Aralık 2013 Salı

Eski Samsun

Hafızalar yanılır. İnsanoğlu yaşananları unutur. 1991 yılında Samsun Devlet Hastanesi, Aile Hekimliği Özel Dal Hastanesi oldu. Yani aile hekimi uzmanı yetiştirmek için seçilen Türkiye’nin 8-10 hastanesinden biriydi. Rahmetli Turgut Özal döneminde aile hekimi yetiştirmek üzere eğitim hastaneleri açılmıştı.Hani ayıp olmasın, Samsun çok fazla hafızası olan bir il değil. Yaşananlar çok kolay unutuluyor. Samsun’da 1991 yılında kurulan aile hekimliği özel dal hastanesi,ikinci bir üniversite idi. Samsun bunun değerini pek anlayamadı.

Şimdi niye bu olayı sizlere hatırlatıyorum, yaşananlardan ders almak gerekir. Tomoğrafi cihazı devlet hastanelerine ilk gönderildiği dönemde Samsun Devlet Hastanesi’ne de tomoğrafi cihazı verildi, onun gönderilme hikmeti de hastanenin kağıt üzerinde eğitim hastanesi olarak görüldüğündendi ve Türkiye çapında 12 tomoğrafi cihazı dağıtıldı, bunlardan biri de Samsun’a gönderildi.

Yani, Samsun sahip çıkabilse, bazılarının engellemeleri aşılabilse Samsun’un da Tıp Fakültesi yanında, şimdi eğitim hastanesi olarak görev yapan Mehmet Aydın Eğitim Araştırma Hastanesi; o günlerde, oturmuş, kurumsallaşmış olarak daha çok yol almış olabilirdi. Ama olmadı.Hatta, bu gün, kayıtlarda o günlere ait belge bulmak bile imkansız.

Ne oldu, Aile Hekimliği Özel Dal Hastaneleri unutuldu, aile hekimi ihtiyacı karşılanamadı, mevcut hekimler kısa bir sürede sertifika verilerek aile hekimi yapıldı. Elbette yapılmak istenen bu değildi. Ama oldu işte!

Siyasi kararların  kentin yaşamını çok etkilediği, kentin kendisi için hayırlı kararları kolay kolay alamadığı, siyasi olarak düşünülenlerin bir süzgeçten geçirilemeden uygulandığı ortamlarda,alınan kararlar, uzun vadede bazen kentin hayırına olmuyor. Onun için Samsun Kamuoyu, kentin hayati kararlarında söz sahibi olmalıdır. Bu kentin geleceği için çok gereklidir. Bazı şehirlerde kentte, sözü dinlenir, kişi ve kuruluşlar hayati kararlarda söz sahibi olur ve son sözü güçlü ve sözüne değer verilen bu siyaset üstü kişiler söyler, ama Samsun’da.

Bu konuda etkili olabilecek kimseler, odaklar, maalesef yoktur. Keşke olsaydı diye hep düşünmüşümdür. Onun için, kent akil adamlarını, tarafsız ve güvenilir kişi ve kuruluşlarını daha çok değer verip, daha çok sözünü dinlemezse; alınan ani kararlar ve uygulamalar her zaman doğru olmayabilir. Samsun için, şimdi olmayan pek çok şey için, keşke olsaydı demiyor muyuz?  Samsun için pek çok iyi şeyi koruyabilseydik. Çok daha iyi yerlerde olurduk.
/Dr. M. Emin DİNÇAĞ


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder