20 Mayıs 2014 Salı

Mayıs Yedisi, Deyip Geçme!..

Ordu, Giresun ve Trabzon'da yüzyıllardır sürdürülen "Mayıs Yedisi" kutlamalarında; köylüsü,  kentlisi, yaşlısı, genci, zengini, fakiri sabahın erken saatlerinde sahile akın edecek...  Yedi dalgadan atlanacak ya da denize 7 taş atılarak, dilek tutulacak...  Bazıları da yedi dalgadan geçmek için teknelerle denize açılacak...

Ne var ki, yüreğimizi yakan Soma faciası nedeniyle davul-zurna ile kemençenin sesi pek çıkmayacak... Ülke ve şehir gündemi bu kadar yüklü iken bu konuyu yazmamın nedeni var elbette...

Rumi takvime göre mayıs ayının 7. günü olan ve miladi takvime göre 20 Mayıs'a denk gelen bu günde gerçekleşen asırların geleneği, kimilerine göre Amazonların Giresun Adası'nda çiftleşme günü kimilerine göre de vaftiz törenidir. Kimileri de Yahudilerin Şavuot, Pentekost ve Apollon'un doğum günü Thargalia festivalleriyle ilgili olduğunu iddia etmiştir... Amaçları başkadır... Bir parçası silindiğinde hiçbir anlam taşımayan bir "ebru"  gibi olan Karadeniz'de akılları çelmek için ortaya atılan bu iddiaların dayanağı yoktur...

Mayıs Yedisi, Kıpçak-Kuman Türklerinin bölgeye bıraktıkları bir kültür mirasıdır. Bu miras, Oğuz Türkleriyle bugünlere gelmiştir... Anadolu insanının, değer saydığı her şeyin genleriyle oynamaya meraklı olan birtakım Avrupalı aydınlar ile onların yerli işbirlikçilerinin hain kalemlerle birlikte kurdukları tuzağı bozmak için tarihçilere büyük görev düşmektedir...

Bu konuda daha çok araştırma yapmaları, Karadeniz'in dokusunu bozmaya yönelik böylesi hamleleri etkisiz bırakacaktır...

Bu vesileyle, "Mayıs Yedisi"nde Karadenizlilerin ve insanlığın iyi dileklerinin kabul olmasını temenni ediyorum...

/Necdet UZUN
20.05.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder