Samsunspor Yönetimi ile Kent idarecilerinin bu
tablo karşısında her şeyin iyi yolda gittiği izleniminin vermesi, işin başka
bir boyutu idi. Bu tablo karşısında Sayın Uyanık’ın Yönetiminin devam etmekten
başka seçeneklerinin olmadığını gösteriyordu.
Samsunspor
Sayın Uyanık’ın Başkanlığında 3.cü sezona yani 2004-2005 sezonuna devam etmesi
dışarıdan bakıldığında hoş gözüküyordu. İçi beni dışı seni yakar misali. Bu
yönetim, ileriki günlerde başlarına geleceklerden habersiz sezon hazırlıklarını
yapmaya devam ediyorlardı.
Sayın Yılmaz ile Sayın Uyanık sık sık görüşüyor.
Görüşmelerde istenilen sonuçlar alınamıyordu.
Sayın Uyanık’ın işin başında verilen vaatlerin yerine getirilmemesinden
yakınıyordu. Uyanık bu şartlarda Samsunspor’u zor günlerin beklediğini her
defasında gündeme getiriyor olması aslında bir mesajdı. Verilen vaatlerin
yerine getirilmemesi, ekonomik sıkıntıların devam etmesi, futbol takımının saha
sonuçlarına yansıması, spor kamuoyunu endişelendiriyordu. Acaba bu takım kümeye
düşer mi sesleri yükselmeye başlamıştı. Samsunspor lig maratonuna devam ederken
diğer taraftan Samsunspor Yönetimi ile Sayın Yılmaz arasında görüşmeler çıkmaza
giriyor. Bu görüşmelerde Samsunspor’un ekonomik yapısını düzeltecek bir
kararların çıkmaması, Sayın Yılmaz’ın da süreci uzatması Sayın Uyanık’ın
sığınacak bir limanı idi.
Samsunspor sahada istenilen başarılı sonuçları
alamaması herkesin uykularını kaçırıyordu. 2004-2005 sezonu deyim yerinde ise
“kör topal” gidiyordu. 1999 yerel seçimlerinde konuşulan ve de verilen vaatler
yerine getirilemeyince süreç olumsuz bir şekilde devam ediyordu. Vaatler yerine
getirilmiş olsaydı; Samsunspor Kulübü Belediye tarafından idare edilecek, maddi
sıkıntı olmayacaktı.
Ama olmadı. Sayın Yılmaz ile Sayın Uyanık’ın bir
türlü yıldızları bu konuda barışmadı. Kan uyuşmazlığı oldu diyebiliriz. Sayın
Yılmaz, Eski Cumhurbaşkanlarımızdan Sayın Süleyman Demirel’in “dün dündür,
bugün bugündür” sloganı ile işleri geçiştiriyordu. Bunda da başarılı oldu
diyebiliriz. Sayın Yılmaz’ın Sayın Uyanık’a verdiği vaatlerle işleri
geçiştirmenin yolunu seçmişti. 5-6 sene böyle idare edilerek bu günlere
gelindi.
Sayın Yılmaz’ın hesabına karşılık, Sayın Uyanık’ın
da bir hesabı vardı. İki Başkanın hesabı yüzünden olan Samunspor’a oluyordu.
Kulüp Başkanlığına bu ortamda kimsenin talip olmaması da ayrı bir olaydı. Sayın
Uyanık bu sezonu hayırlısı ile bir bitireyim dercesine işleri sezon sonuna
kadar idare etmenin hesaplarını yapıyordu.
Sayın Uyanık Başkanlığındaki Yönetim Samsunspor’u
2004-2005 futbol sezonunu sonunda 38 puanla ligi 12.ci sırada bitirmişti.
Ligi bitirdikten sonra Sayın Uyanık ben yokum
Başkanlığı bırakıyorum demesi beklenen sonuçtu. Perşembenin gelişi Çarşambadan
belliydi. Yaşanan süreç onu gösteriyordu. Sayın Uyanık’ın da vardır elbet bir
hesabı. Ne şiş yansın ne kebap dercesine bugüne kadar işleri idare edip
getirdi. Her iki Başkan da her şey Samsunspor için deseler de sonuç olarak öyle
olmadı. Böylece Samsunspor’da İsmail Uyanık dönemi de bitmiş oluyordu.
O dönemlerde hep ön kesilme taktiği uygulanıyordu.
Belki birileri çıkıp Samsunspor Kulüp Başkanlığa aday olurdu. Ama olmadı.
Olamazdı. Kulübün ekonomik yapısı hakkında hiç kimsenin bilgisi yoktu. Hiçbir
bilgi de verilmiyordu. İçeriden bilgi almak öyle her babayiğidi harcı değildi.
Krallıkla yönetilen ülkeler gibi, Babadan oğula. Samsunspor hep öyle yönetildi.
Sayın Yılmaz’ın Kulübü kendisinin arzu etmediği kişilere vermek istememesi
bunun en bariz örneğiydi.
Sayın Uyanık gibi Sayın Yılmaz’ın da bir hesabı
vardı. Memlekette adam yok değil ya. Mesele iş yürüsün. Samsunspor düşmüş,
kalkmış, kimin umurunda. Samsunspor’un Kent ekonomisine katkısı olacakmış, kime
ne. Söylenen cicili laflar. Sadece günü kurtarmaktan başka bir şey değildi.
Sayın Uyanık’ın Başkanlığı bırakması, Samsunspor’a
Başkan arayışlarını gündeme getiriyor. Sahnede Yine Aynı ekip. Sayın Yılmaz’ın
önderliğinde Başkan aranıyordu. Çalışmalar harıl harıl devam ediyor. Gece uyku
uyunmuyor. Ve nihayet çok geçmeden Samsunspor Kulübüne yeni başkan adayı
bulunuyor.
Kalın sağlıcakla…
(Devamı yarın)
/Nedim AYDIN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder