14 Nisan 2013 Pazar

Orhan Gencebay İle Sohbet

Bilindiği üzere son günlerde hükümet tarafından belirlenen 63 akil adam listesi üzerinde yapılan spekülasyonlar ülke gündemini işgal etmektedir. Bu isimler arasında yer aldığı için gerek muhalefet partileri ve gerekse Samsun’da yoğun eleştiriler ile karşı karşıya kalan hemşerimiz ve benim de çok yakın dostum olan Orhan Gencebay ile ilk etapta yurt dışında olduğum için telefonlar ile istişarelerde bulundum.

Bu hafta sonu yurt dışından döner dönmez ise kendisi ile  ofisinde buluşarak, akil adamlar listesine ne şekilde ve neden girdiği konusu ile ilgili karşılıklı sohbet ettik. Yurt dışında iken yaptığımız telefon görüşmesinde, Karadeniz toplantılarının ne zaman yapılacağı konusundaki soruma, kendisinin akil adamların yapmış olduğu toplantılara iştirak etmeyeceğini ifade etmiş idi. Bende telefon ile yaptığımız bu görüşmeyi facebook’da dostlarım ile paylaştım.

İki dost arasında geçen bu sohbetin haber niteliği taşımadığı düşüncesi ile gazetemize de haber olarak geçmedim. Ancak benimde yazarlığını yaptığım bir internet gazetemiz facebook’daki yazımı kaynak alarak konuyu haber olarak sitesinde Samsun kamuoyuna duyurmuştur. Cuma günü yaklaşık 3 saat boyunca Gencebay’ın akil adamlar arasında yer almasına neden olan süreci konuştuk. Kendisinin akil adam olduğunu teklifinin başbakanın talimatı ile, Bakan Beşir Atalay’dan geldiğini belirterek,  Başbakan ile gençlik çağlarından itibaren tanıştığını, ve kendisinin hiçbir siyasi görüş ve düşünceye sahip olmadığını, amacının sadece ülkede insanların birbirlerini sevmesini ve ülkeye barışın gelmesine katkıda bulunmaktan öte hiçbir amacının olamayacağını ifade etti.

Bu sözlerinin ardından  başbakan tarafından  kendilerine görev bölgelerindeki vatandaşlara anlatılacak konuların içeriği hakkında herhangi bir bilgi verilip verilmediğini sordum. Ankara’da başbakan ile yapılan ilk toplantıda, başbakanın kendilerine herhangi bir telkinde bulunmadığını, yani şu veya bu şekilde konuşun tarzında ifadeler kullanmadığını belirterek, heyetlerin görev alanları içinde sadece vatandaşların görüşlerinin alınmasını ve bir rapor halinde hükümete sunulması isteği olduğunu belirtti.

Bu arada kendi doğup büyüdüğü kent olan Samsun’da  kendisine yapılan eleştirilere karşı çok üzüldüğünü, ve  bu tarzda eleştiri yönetenlerin kendisinin vatanına, milletine ve bayrağına ne derece bağlı olduğunu  anlayabilmeleri için yapmış olduğu bestelerin bir kaz daha dinlemeleri gerektiği şeklinde düşüncelerini iletti. Bende kendisine iktidarın Türk ve milliyetçilik kavramları ile ilgili Türk milletinin en hassas değerleri üzerinde spekülasyonlara açık uygulamalara yöneldiğini, Sağlık Bakanlığı, Ziraat Bankası ve bazı kurumlarda T.C ifadelerinin kaldırılmasına yönelik eylemler sergilendiğini, dolaysıyla ortaya çıkan kaosun bir faturasının olması gerektiğini ifade ederek, özellikle yine listede yer alan bazı isimlerin birinci derecede akrabalarının PKK kadrosu içinde yer alarak dağlarda Mehmetçiğe kurşun sıktıklarını, bu insanların hükümet tarafından oluşturulan akil adamlar tablosunun içinde yer almalarının eleştirilerin dozunu artırdığını ve daha da artıracağını belirttim.

Sonuç olarak geldiğimiz noktada, kendisinin devletin vermiş olduğu göreve barış ve insanların birbirini sevmesi adına iştirak ettiğini, ne hükümetin ve nede başka bir siyasi görüşün temsilcisi olmadığını ve olmayacağını,  ancak sağlık sorunları nedeniyle daha önce telefon ile yaptığımız görüşmede ifade ettiği gibi görevlendirildiği Karadeniz Bölgesindeki toplantılara iştirak etmeyeceğini ve bu mazeretini de başbakan Tayyip Erdoğan’a ilettiğini ifade etmiştir. Dolaysıyla kendisinin Karadeniz bölgesindeki toplantılara iştirak etmeyeceği,  ancak hükümetin vermiş olduğu bu görevin içinde isim olarak da olsa yer almayı sürdüreceği yapmış olduğumuz sohbet ile netleşmiştir.

/Süleyman SALUR
14 Nisan 2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder