7 Nisan 2013 Pazar

Nasıl bir Şehirde Yaşamaya Zorlanıyoruz!

Baharın ilk günlerini idrak ediyoruz.. Hava nasıl bu gün diye perdeyi araladığımda, karşımda bütün güzelliğiyle tepeden tırnağa çiçek açmış ağacı görüyor, daha başka heyecan ve daha başka bir yaşama coşkusu doluyorum.. Siz de öylesiniz.. Ne var ki bütün bir günü bu coşku ve heyecanla devam ettiremiyoruz..

Etrafımızı öyle bir problemler yumağı sarmış ve olaylar ve insanları bir birine öyle bir dolamış ki, bu Arap saçı hengamede, o tepeden tırnağa çiçek açmış ağacı kutlayası geliyor insanın..  Bütün bu olup bitenlere rağmen nasıl oluyor da çiçek açıyor ve nasıl oluyor da olup bitenlere aldırmadan biz insanlara güzelliklerini sunabiliyorsun..

Nankör insanoğlu, her bahar tepeden tırnağa çiçek açacak bir ağaç olsa, kızacak bir yığın şey bulup bir bahar açar diğer bahara çiçeklerini içine gömerek, “aha size çiçek” diyerek kupkuru dallarıyla bildik hareketi çekerek arzı ednan ederdi dünyamıza..

Herkes kendince haklı.. Çünkü, Samsun gündemi tam bir cadı kazanı.. Kimsenin çiçeği böceği düşünecek hali mi var bu şehirde.. Samsun’un sair şehirlerde az bulunur, tarihten gelen çözülmemiş, çözülememiş ve belki de çözülemeyecek problemler yumağı bize çevremizde olup biten değişimi ve değişimin içindeki güzellikleri göstermiyor..

Bir tarafta şehri Karun gibi yöneten ve gazetecileri belediye binasından içeri sokmuyorum diyerek böbürlenen bir belediye başkanı.. Ve ona ‘Yılmaz’ın hakkı Yılmaz’a diyerek alkış tutan gazeteci.. Diğer tarafta yabancı sermayenin ilçesine ne kazandırdığını ve ne kaybettirdiğini hesaplamadan yatırımlarıyla övünen bir başka başkan.. Ve ona alkış tutan kifayetsiz muhterisleri..

Bir tarafta bu şehrin hem siyasetine hem futboluna kancasını takmış, illegal meşruiyetini devam ettirmek için yalan da dahil olmak üzere siyasi nüfuz, para, tehdit çevre olmak üzere her türli filmi çevirerek ve bütün ağırlığıyla yüklenerek bu şehri yaşanamaz hale getirmiş bir başka başkan.. Ve ondan bana bir şeyler düşer hevesiyle etrafından dolanan ezik takımı..

Kimisi siyaseten yaşadığı yenilgileri unutmak için kendini işine vermiş, Bir diğeri yaşadığı siyasi hezimeti unutmak ve unutturmak için çeşitli manevralarla ‘cambaza bak’ numarası çekerek yerini yeniden ve iyiden iyiye  sağlamlaştırmanın ve yeniden eksilen hayat iksirinin peşinde kendi hikayesini bir başkasının romanına tercih eder hale gelmiş..

Samsun’da bütün taşlar yerinde sallanır ve hiçbir taş yerine oturmazken günü birlik siyasi ve ticari hevesleri uğruna şehrin on, elli, yüz yıllık geleceğini heba eder adımlarla yedi sülalesine huzurlu bir gelecek imkanı sağlayan kişi ve kişiler.. Görüyor ve izliyoruz ki, hiç kimsenin ne bu şehri ve ne de bu şehirde yaşayanları düşünmeye vakitleri yok.. Yaklaşan yerel yönetimler seçimleri önümüzdeki günleri daha da sıcak hale getirecek.. Siyasetçilerimiz yeni bir seçim kampanyası ile mahalle mahalle, köy köy dolaşarak oy avcılığına çıkacak..

Hiç birisi ne memleket menfaati ne de Samsun geleceğini düşünecek yine.. Kendi makamlarının bekası için ortalığı tozu dumana katacaklar sakın şaşırmayın.. Biz yine Samsun’dan yana ve Samsun’dan taraf olmaya devam edeceğiz.. Önümüzdeki baharların daha güzel olabilmesi ve baharların farkına daha fazla varabilmek için..

07 Nisan 2013
/Recep YAZGAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder