Ligin boyu kısaldıkça birbirinden ilginç, kafa
yormaya değer maç sonuçları ortaya çıkmaya başladı... Zirvedekilerin ve
alttakilerin şaşırtan neticelere imza koyması şunu açıkça ortaya koyuyor... 'Tırnağın
varsa, başını kaşıyacaksın'... 'Kimseden medet ummadan, kendi göbeğini kendin
kesmeyi becerebileceksin'... Daha düne kadar değil maç kazanabilmeyi,
beraberliklere bile sevinenler kıçlarına lombardini motor takılmışcasına tam
gaz yol almaya başladılar... Ankaragücü'nü saymasanız küme düşecek iki takım
için adaylar Samsunspor,Göztepe, Tavşanlı Linyitspor ve Kartalspor idi... Potaya
Denizlispor ve Şanlıurfaspor'un girmesi pek çok takımın ekmeğine yağ
sürülmesine neden oldu... Samsunspor iki haftalık kazanım sonrası Urfa'da
duvara tostladı...
Hiç de umulan bir sonuç değildi... Allah'tan
Denizli, Tavşanlı ve Göztepe kaybetti... Yoksa durum vehamete dönüşek
gibiydi... Sezonun bence en önemli maçı hafta sonu oynanacak... Ankaragücü
ligin en tehlikeli takımı... Yaralı aslan gibi saldırıp duruyorlar... Bu maç
hafife alınmamalı, macera aranmamalı... Kaybetme lüksünün olmadığı bir 90
dakika Samsunspor'u bekliyor...
İşgüzarlık
Yolspor Kulübü'nün başına gelen, pişmiş tavuğun
başına gelmemiştir... Turuncu siyahlılar, önce futsal'da, sonrasında da U19 da
Samsun şampiyonu oldu... Ne var şimdi bunda ? demeyin... İl şampiyonu olan
takımlar Samsun'u temsilen grup maçlarına giderler... Yolspor da gidecekti,
gitmesine de, Futbol federasyonunun yanlış hesabının kurbanı oldu...
TFF'deki bu işlerle uğraşanların grup maçlarını
aynı tarihe koyması işi arap saçına soktu... U19'un Erzurum'a, Futsal takımının
da Bursa'ya gitmesi gerekiyordu... Işınlama henüz icat edilemediğinden bu
gerçekleşemedi... Yolspor aynı ande iki yerde olamadı... Tercihini Erzurum'daki
U19 grup maçlarından yana kullandı, daha doğrusu kullanmak zorunda kaldı... Bursa'ya
Samsun'dan bir gidememiş oldu... Samsun, Bursa'da temsilcisiz bırakıldı...
Yolsporlu
futsalcıların emekleri, çabaları, heba edildi... Yöneticilerin federasyona
yaptığı müracaattan da sonuç çıkmadı... Alınan cevap "Pardon" oldu...
Yöneticilerin nasıl bir hali ruhiye ile sporcularına, "Siz Samsun
şampiyonu oldunuz, grup maçlarında Samsun'u temsil edecektiniz ama
gidemiyorsunuz" diyerek durumu anlatabildiklerini tasavvur bile
edemiyorum...
Bu memlekette birileri başarıya ulaşmak adına top
yekün bir çaba içerisine girer, sonuca da ulaşır, haklı olarak karşılığını da
almak ister... Ancak başka birileri de oturdukları sırça köşkten bir yerlerini
büyütüp işini doğru dürüst yapmaz, orta ya da mağduriyet çıkar...
Para Nerde?
Araba Nerde?
Bir filmde (Organize işler) geçen konuşmadan
esinlenip koydum bu başlığı...
Soru: Araba nerde? Cevap: Müşteride...
Soru: Para nerde? Cevap: Müşteride...
Hatırlamışsınızdır ya, neyse... Eski garajların
bulunduğu yere devasa bir AVM kuruldu... Yıllar önce garajlar, sebze meyve hali
yıkılıp yerle yeksan olurken, meydana çıkan arsa satışa konmuş, beraberinde de
her kim bu arsayı alırsa Samsunspor'a 1.000.000.000 TL verileceği beyan
edilmişti... Yani 1 trilyon liralık bir bağış kulübün kasasına girecekti...
Bir dönem başkan Sezgin Gümüş'te verilen bu sözün
peşinden iz sürmüş, araziyi satan ile belediye arasındaki anlaşmadan doğan
paranın tahsili için çaba sarfetmişti... Ama sonuç alamadı... Şimdi de ben
soruyorum... Para nerde?
Acaba, kulübe gelir getirecek projeler üretmekten
uzak, hazır gelen parayla yöneticilik yapanlar, bu konunun üzerinde biraz olsun
kafa yorarlar mı? Yoksa "Sezgin Gümüş bile sonuç alamadı, biz nasıl alırız
?" deyip, kulak arkası mı yaparlar? Gelelim arabaya... Samsunspor'un
kırmızı renkte SEAT marka bir arabası vardı... Dönemin Basketbol takımı
menajerine tahsis edilmişti... Arabayla kaza yaptı hanımefendi, araç servise
çekildi... Ne yaptırıldı, ne de hurdaya çıkarıldı... Yıllarca servisin arka
bahçesinde çürümeye terk edildi... Vergisi, sigortası katlanarak artıyor diye
biliyorum... Acaba yöneticilerimizin bundan haberleri var mıdır? Bir sorayım
dedim, sadece...
10 Nisan 2013 Çarşamba
/Resul AKÇAY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder