15 Nisan 2013 Pazartesi

Milli Eğitim Bakanı’ndan Beklediklerimiz -II

Neden hükümetten değil de Bakanımızdan bekliyoruz? Başbakan’ın tasvip etmediği kişi, olağanüstü durumlardaki dayatmalar hariç herhangi bir hükümette Başbakan’a rağmen bakan olamaz. Çünkü sistemin hukuki mantığı bunu gerektirir. Bunun için de  beklentilerimizi Sn. Bakanımızın şahsında yoğunlaştırmış bulunuyoruz.

Konu ile ilgili birinci yazımızda Osmanlı Maarif Nazırlarından Nail Beyin, dönemin eğitimi için, “matluba hizmet edemez” ifadesini kullanmıştır. Peki, bugünkü eğitimimiz “matluba hizmet” edebilmekte midir? “Millet olarak ne idik, ne olduk, ne olmak istiyoruz?” sorularını içten ve samimi olarak cevaplandırmamız gerekir. “Milli ve manevi değerler ile Atatürk ilkelerine bağlı” bireyler ya da vatandaşlar isteyen 1739 sayılı yasa milletçe istediklerimize cevap veriyor mu?

Herkesin farklı milli ve manevi değerler ile Atatürk ilkeleri algısının bulunduğu bir toplumda bu yasa yeterli midir? Eğitimimiz birey mi, yurttaş mı, yoksa her ikisini birlikte mi yetiştirecektir? Yada hiçbirini. Dünyanın tek ekonomik ve kültürel pazar haline gelmesi anlamında küreselleşen dünyada nerede duracağız? Millet ve birey olarak hem kendimiz hem de dünya insanlığının bir parçası nasıl oluruz?

Bu soruların cevabı, eğitim davamızın adını ortaya koyacaktır. Amacı, iyi birey ve yurttaş yetiştirmek olan eğitimin aslında iki biçimi vardır: Bunlardan birincisi mevcut düzenin desteklenmesi yani statükonun korunması olurken diğeri ise statükoya tabi olmadan geçmiş ile gelecek arasında köprü kurulmasıdır. Pergelin bir ayağının yerelde, diğerinin ise evrenselde olan bir eğitim davası inşa edebilir miyiz? Böyle bir inşa davası, bir taraftan ulusalcıları, diğer taraftan da kozmopolitleri rahatsız eder mi?

Bunun üçüncü yolu olamaz mı? İlle de ölümden bir ölüm mü seçmek zorundayız? Gerek ulusalcıların ve gerekse kozmopolitlerin eğitim projelerinin iflas ettiği bir yerde başta Bakanımız olmak üzere tüm eğitim sendikaları ve STK’lar seferber olup  ilk adımlarını atmalarının gereğine inanıyoruz. Peki, bunun ilk adımı nedir? Onu da öğreneceğiz. Selam ve sevgi ile…

/Mustafa GENÇ
15.04.2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder