24 Haziran 2014 Salı

İmam-Hatiplilerin Pilav Günü

Sırayı gözetseydik “Çözüm Süreci’nin” tarihi temellerini yazmamız gerekirdi. İzninizle ilgili yazıyı bir gün tehir ederek pazar günü Samsun Merkez (İlkadım) Anadolu İmam-Hatip Lisesi’nin bahçesinde  SAMİMDER tarafından organize edilip gerçekleştirilmiş  “İmam-Hatipliler Pilav Günü’nü”  yazmak istiyoruz.

Genelde okulların mezunlarının bu tür etkinlikleri hatıra tazeleme günü olarak kabul edilir. Ancak İmam-Hatiplerde “hatıra tazeleme” günü olarak farklı algılanır. Samsun 19 Mayıs Lisesi mezunu olsam bile dışarıdan İstanbul( Çarşamba-Fatih) İmam-Hatip Lisesi mezunu olduğum için bu içtimaları imkanlarım ölçüsünde kaçırmak istemem.

Pazar günü bu içtimalardan biri gerçekleştirilmiştir. Hem sorunlar konuşuldu, hem de hatıralar tazelendi. Organizasyon güzel ve sade idi. Mehteran konser vererek tarihleştirdi. Toplantıyı yöneten Cengiz Çelik Bey ile ev sahibi konumundaki Abdulkadir Yeşil beyler de  güzel yönettiler ve güzel konuştular.

Plaket dağıtımı öncesinde konuşma yapan SAMİMDER Başk. Sn.Abdülkadir Yeşil Bey kısa ve öz konuşmasıyla Samsun’daki İmam-Hatip sorununu dile getirdi. Başta Sayın Valimiz olmak üzere yetkililerden biraz daha duyarlılık beklediklerini ifade ettiler ve ümitli konuştular.

Plaket dağıtımı sırasında İlkadım Belediye Başkanı Sayın Erdoğan Tok,” organize ettikleri eğitim kampüsünde İmam-Hatip” sözünü verirken, Canik Belediye Başkanı Sayın Osman Genç de Samsun’un ve bölgesindeki “İmam-Hatip okulu sorununu dile getirerek çözümün adreslerini” gösterdi.

İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Aytekin Girgin de “ sorunların ehil ellerde bulunduğunu ve güvenmelerinin gerektiğine  inanılmasını” istedi ve Aşık Veysel’in dizeleriyle birlik mesajı verdi. Eski müdürlerden Sayın Beşir Toprak Hocamız da geçmişteki zorluk ve ümitsizliklerin ve bugün gelinen noktadan söz etti.

Türkiye ve dünya eski Türkiye ve dünya değildir. Çocuklar da eski çocuk değildir. Müdür Vekili’nin ifadesine göre şimdiye kadar İlkadım Anadolu İmam-Hatip okuluna  kaydolmuş yaklaşık 38 bin öğrenciden ancak 10836’sı mezun olabilmiştir. Bu da yaklaşık % 28’dir. Okula kaydolmuş her üç öğrenciden fazlasıyla ikisi mezun olamamıştır. Bunun vebali kimindir? Bu okullarda görev yapan yönetici ve öğretmenler bu sorunun cevabını verebilirler mi? Vebalinin altından mahşerde kalkabilirler mi?

İmam-Hatipleri bekleyen en büyük tehlikelerden birisi öğretmen ve yöneticilerle birlikte aidiyet duygusu  ile kurum kültürünün zayıflığıdır. Bunlar da konuşulmalıydı diye düşünüyoruz. İmam-Hatiplilerin aidiyet duygusu aynı zamanda misyonlarını ifade edecektir. Kurum kültürleri de aksiyonlarının ilkelerini oluşturacaktır. Kurum kültürünün oluşmasında en temel etken yöneticilerdir. Oysa İmam-Hatipler,  bu noktada büyük bir tehlike ile karşı karşıyadırlar. Bu noktada gerekli düzenlemelerin yapılması dileğiyle selam ve sevgiler…

/Mustafa GENÇ
24.06.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder