Kentlerde yaşayanların kentine sahip çıkmak gibi
bir sorumluluğu vardır.Örneğin, Belediye
hizmetlerinde aksaklık mı var? Seçilmişleri uyarmak gerek.Kentte çarpık
yapılaşmalara prim mi veriliyor? Başta
kent bilimcileri ve sonra da
STÖ'lerimesleki kurumları uyarmak gerek. Sahil bandında gürültülü müzik mi
çalınıyor?Belirlenen desibelin üzerine mi çıkılıyor? Restoran ve barlarda fahiş fiyatları mı
uygulanıyor? Temizlik kurallarına riayet ediliyor mu?
Plajların kıyılarında karpuz ve kavun kabukları ile
pet şişeler mi yüzüyor? Kırolar genç kızlarımızı eşlerimizi taciz mi ediyor?
İçki limitlerini aşanlar kaldırım ile lavabo taşlarını mı karıştırıyor? İlgili
ve bilgili birimleri uyarmak gerek. Genel seçim dönemlerinde milletvekillerinin,
Yerel seçimlerde belediye başkanların, Kent
takımının genel kurullarında başkan seçilenlerin, Hatta muhtarlık
seçimlerinde muhtarların, STÖ'lerinin ve Mesleki kurum ve kuruluşların, taahüt
et tikleri tüm söylemlerin takibinin yapılmasıve yerine getirilmeyen taahhütler
için uyarmak gerek, Bana dokunmayan yılanı azat etmemeliyiz.Bin değil bir ve
hatta hiç yaşamamalı."Amaaan bana ne, el alemin doğrucu Davutu
benmiyim?"dememeliyiz. Gerektiğinde ağrımayan dişimize de kerpeten
vurmalıyız. Çünkü o diş ağrıyacağının sinyalini erken verir.
Samsun, sözde Karadeniz'in incisi olarak
değerlendirile bir kent olarak, duyarsızlıkların, verilen ancak bir türlü yerine getirilemeyen
taahhütlerin, hesap sormak gibi bir mekanizmanın işletilmemesinin faturasını
bugüne kadar yeterince ödemiştir. Kent bazındaki sahiplenme duygusu ülkeye
sahiplenme ile eşdeğerdedir. Tarihine, milli birlik ve beraberliğine,
kültürüne, örf veananelerine sahip çıkamayan devletlerin uğradıkları erozyonlar
malumdur.Dolaysıyla, sahiplik duygusu hesap sormak ataletini deberaberinde
getirir. Kentimiz için, gelecek nesillerimizin sağlıklı ve müreffeh bir ortamda
huzurlu ve mutlu yaşayabilmeleri için,kentlilik bilincinin en önemli
erdemlerinden ve demokrasinin vazgeçilmez prensiplerinden olan haklarımızı
aramak ve korumak anlamında değerlerimize sahip çıkmalı ve breysel
menfaatlerimizi, toplumun menfaatlerinin üzerine çıkarabilecek davranışlar
sergilememeliyiz.
Kentimizin geleceğinin şekillenmesinde önemli rol
oynayacak 3 önemli seçim sürecine girmekteyiz. Bu seçimler sırası ile STSO,
mahalli ve yerel seçimlerdir. Seçim hareketliliği adayların hergün yeni bir
medya kuruluşuna arzı endam etmeleri ile başlamıştır. Yusuf Ziya Yılmaz startı
erken vermiştir. Diğerleri ise nabız yoklamayı sürdürmektedir. Milletvekili
seçilemeyecek olanlar ve Büyükşehir Belediyesine aday olmayı planlayan
milletvekillerimiz kentten ayrılmamaktadır. STSO seçimleri için her ne kadar
yeni aday isimler ortaya çıkmasada bu konuda da sondaj çalışmalarının yapıldığı
bilinmektedir. Dolaysıyla kentimizin geleceği adına oylarımıza bu dönemde daha
çok sahip çıkmalıyız. Müreffeh ve yaşanabilir bir Samsun için kentimizin daha
doğrusu geleceğimizin sağlıklı temellere oturması için değerlerimize sahip
çıkmalıyız.
/Süleyman
SALUR
10 Şubat 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder