14 Mart 2013 Perşembe

Bu Bürokratlarımız 'Neden Sessiz' Acaba..

Samsun'da 'sağlıkta şiddet almış başını gidiyor', sağlıkçılar acil olarak bakanlığı  toplantıya çağırıyor ama Samsun'da sağlık çalışanların mülki amiri olan  yetkiliden ses yok.. Samsun'da öğrenciler kardan mahsur kalıyor, bir yatılı ortaokulda cinsel  istismar olayı yaşanıyor, iki öğrenci tutuklanıyor, veliler psikolojik destek  alıyor ama İl Milli Eğitim Müdürü'nden açıklama yok..

Samsun'da öğrenci velisi, öğretmenlerle tartışıyor, kendisini bıçaklayan  öğrencisini bir öğretmen affediyor yine 'vatandaşı uyarıcı' bir açıklama yok.. Samsun'da 3'ü özel 6 hastaneye yüksek miktarda 'tıbbi atık' cezası kesiliyor cezayı kesen kurumu eleştiriliyor ama Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden  tek ses yok.. Hatta OMV yargı kararına rağmen Kozluk'taki termik santralininin bacasından  duman çıkarıyor desen de 'gördük, şu işlemi yaptık' diyen kimse bulmak  mümkün değil..

Tarım İl Müdürlüğü ne gibi denetimler yapar; nerelere ceza kesmiştir,  marketleri lokantaları denetler mi, kamuoyu adına ve 'uyarıcı bilgiler var mıdır'  bileniniz var mı?.. Samsun Sağlık Müdürlüğü'nün yen yapılanmasının ardından, en yetkili isimleri  kaç kere medyada gördünüz?.. Karayolları Bölge Müdürü, bırakın Samsun-Ankara, Samsun-Sinop, Samsun  Ordu yollarıyla ilgili bilgi vermeyi, kent merkezinde yer alan karayollarının  durumuyla ilgili kaç kez bilgi verdi.

DSİ Bölge Müdürlüğü Samsun'un yaşadığı sel olayından sonra bu kentin  'selzede vatandaşlarına' dere ıslahlarıyla ilgili son durum hakkında ne kadar  paylaşımda bulundu?... Örnekler çoğaltabiliriz..

Belediye başkanları ve meclis üyeleri dışında 'parmakla gösterilecek kadar'  kamuoyuna bilgilendirme yapan bürokrat bulmak adeta 'samanlıkta iğne  aramak gibi'.. Ben Samsun Valisi Hüseyin Aksoy'un 'Siz kamu görevlisisiniz, sakın   kurumlarınızla ilgili kamuoyunu aydınlatacak bilgi vermeyin' diye bir tembihte  bulunduğuna inanmıyorum.. Yasakçı bir yönetim anlayışı uyguladığını tahmin bile etmiyorum.. Öyleyse sorun ne?..

Bu vatandaşın bilgi edinmesi 'mutlaka olumsuz bir olay mı yaşanmalı'.. Bürokratlar 'olaylara gözlerini, kulaklarını tıkamış' bir görüntü içinde ortaya ne  kalıyor biliyor musunuz?.. Olumsuzluklar.. İyi yapılan, kamu menfaati olan, örnek hizmet olarak gösterilecek hizmetler  anlatılmayınca, 'Aynı kurum olumsuzluklarıyla' gündeme geliyor.. Kötü haber tez gelir misali...

Böyle bakış açısına sahip bürokratların bir hayli çoğaldığını görünce, geçtiğimiz  günlerde ziyaretimize gelen ama 'haber yapmayın, bu söylediklerimi diyen'  bürokrat aklıma geldi.. Ona da sordum 'niye kamuoyuyla paylaşımda bulunmuyorsun' diye.. Yanıtı ilginçti.. 'Olumsuz açılamalardan kimse hoşlanmıyor'.. İyi de 'o olumsuzlukları sonuçta vatandaş yaşıyor'.. Yani işin aslı, 'koltuk rahat'.. 'Rahatı bozmaktansa' sessizlik tercih oluyor.. Dönem bu..

14.03.2013
/A.YENER CABBAR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder