Ballandıra ballandıra açıklarlar.. İstanbul Ticaret
Odası'nın raporuna giren Türkiye'nin ilk 500 şirketi.. Samsun'dan 5 firma hemen
her yıl Türkiye'nin ilk 500 şirketi arasında yer alır, çok şükür.. Yani bir
deyişle; Türkiye'nin 'en büyükleri arasındadır'.. Yerel basında 'boy boy
resimleri verilir', manşet haberlerle 'işte göğsümüzü kabartanlar' diye
manşetler atılır.. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nın başkanı da çıkar, 5
firmayı başarılarından dolayı kutlar, hatta şükranlarını bile sunar.. 'Kentin
yüz akları olarak lanse eder' kamuoyuna..
Açıklanan raporlarda ayrıntılar da vardır.. 5 firma bir önceki yıla göre gelişme
göstermişlerdir.. Yani daha büyümüşlerdir. Bütçeleri daha da artmış, gelişip,
serpilmişler.. Kazandıkları para bir yıl öncesine göre artmıştır.. İyi de
Samsun'da kazanıyorlar ama Samsun'a vergi, SSK ve çalıştırdığı işçiden başka ne
katkıları var acaba.. Samsunlu ile ne kadar paydaş..
Mesela hangisinin Kurumsal Sosyal Sorumluluk
projesi var.. Doğaya, çevreye,
ekonomiye, el sanatlarına, kadına ne gibi sürdürülebilir 'sosyal sorumluluk'
projeleriyle katkı veriyorlar.. Uluslararası arenada 'kurumsal sosyal
sorumluluk projeleriyle' nasıl yer almışlar.. Türkiye'nin ilk 500 şirketi olma özelliğinin
dışında, 'içinde insan olan hangi projeleriyle' isimlerini duyurmuşlar... Doğayla
ilgili, çevreyle ilgili hangi çalışmalarda sponsorluk ve önderlik yapmışlar..
Samsun'a koydukları katkıları 'hangi platforma'
anlatabilmişler.. İsmine okul yaptırmak, selzedeye bir kaç bin lira bağışlamak,
spora '3 -5 kuruş katkımız olsun' gibi 'günlük yaklaşımların ötesine 'ne
katkıları var acaba' gerçekten bilmiyorum.. Bağış gibi bir yaklaşımı da 'kurumsal sosyal sorumluluk olarak
görmüyorum' zaten.. Sürdürülebilir
olmayan her şey 'gelip geçici ve kalıcı olmayacağına göre', sorumluluk da
olamaz elbette.. Çoğunun ismini 'şirketini ne kadar büyüttüğü ile duymaktan'
başka hangi özelliğiyle hatırlıyoruz ki..
Kazandıklarıyla öne çıkan, kazandırdıklarıyla
bilinmeyen Samsun'un en büyükleri, ilk 500'teki diğer şirketlere baksın
görecektir.. Hemen hepsinin sürdürülebilir, el tutulur, gözle görülür kurumsal
sosyal sorumluluk projeleri var.. Ama isterseniz fazla uzağa gitmeyin.. Samsun'dan
bir örnek vermekte mümkün.. Hem de ilk 500'te olan şirketleri geride bırakarak
uluslararası arenada kurumsal sosyal sorumluluk değerlendirmesinde 'alkışlanan
bir şirket' var.. 2010'da Samsun'un yaşamına girdi ama dokunmadık yer
bırakmadı.. Bu sürede 14 KSS projesi hazırladı ve hayata geçirdi..
Kadın Emeği Pazarı'nı kurdu, internet üzerinden
online satışı üstlendi. Gençlere 'icatlarını getir değerlendirelim' dedi.
Başarılı öğrencilere her yıl ödül verdi özendirdi, Orta Karadeniz'in unutulmaya
yüz tutmuş kültürüne ışık oldu, destekledi, seminerler, toplantılar düzenledi.
Bölge bölge gezdi. Çevreyi doğayı koruyalım dedi,
kökeni Samsunlu bir şirket olmamasına rağmen 'Samsunlu şirketler kılını
kıpırdatmazken' Bafra'da nesli tükenmekte olan dikkuyrukları koruma altına
aldı. Orman Bakanlığı'na proje sundu, sponsorluğunu üstlendi. Bölgenin tarihini
aydınlatalım diyerek, her türlü çalışmaya destek sözü verdi, günümüzün
koşulları karşısında küçük atölyelerde yaşam savaşı veren el zanaatlarını yerel
kültürü korumak adına da kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerin ustalarını buldu,
maddi destek verdi, 'siz yaşamalısınız' dedi; sanayileşme karşısında
dirençlerine destek oldu..
Ve Samsunlu bıçak ustası ve diğerleri önceki gün
İstanbul'da Kadir Has Üniversitesi'nde düzenlenen "İşletme 2023;
Cumhuriyetin 100. Yılında Kurumsal Sosyal Sorumluluk Pazaryeri”
Organizasyonu’nda, uluslararası bir jürinin karşısına çıktı. Avrupa Kurumsal
Sosyal Sorumluluk Derneği/Corporate Responsibility Europe (CRE) 2012'nin en
başarılı KSS projelerine Türkiye'nin önde gelen ilk 500 şirketinden yoğun
katılım oldu. Samsun'daki 5 şirket proje
gönderdi mi, sanmıyorum ama devler şirketlerden 18'i değerlendirmeye alındı..
Avrupa Kurumsal Sosyal Sorumluluk Derneği'nin
uluslararası yetkililerinden oluşan jürisi o ustaları izledi, yerlisi yabancısı
ayakta alkışladı ve 'ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUZ' dedi onlara ve mesleklerini
günümüze taşıdıkları için şükran plaketi verdi. Onları bugünlere taşıyan,
onlara destek olan, para kazandığı bölgeye kurumsal sosyal sorumluluk
projeleriyle de 'paydaşlık' aşılayan, Anadolu'ya kıvılcım olan o şirkete de
'Uluslararası Yılın Sosyal Sorumluluk birincilik ödülünü' oy birliği ile verdi.
Herkes ayakta alkışladı..
Samsun'un adını uluslararası organizasyonda
duyuran, bölgemizdeki ustaları 'binlerce kişinin karşısında' şükran plaketi
verdiren o şirket de göğsümüzü 'laf olsun diye değil, gerçekten kabarttı'.. O
şirket Çalık YEDAŞ.. ikincilik ödülünü Doğan Organik, üçüncülük ödülünü Orta
Anadolu ve Jüri Özel Teşvik Ödülü ise Doğuş Otomotiv’e aldığına göre, ödülün
önemini siz düşünün artık.. Büyüklük; parayla, bütçeyle, serpilip, gelişmeyle
ölçülmüyor.. 'Çevrene, bölgene, insana, doğaya ne kattığınla'
değerlendiriliyor.. Yürekten kutluyorum..
24.12.2012
/A.YENER
CABBAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder