3 Aralık 2014 Çarşamba

Samsun Ve Eskişehir’in Farkı

DÜNYA’da 20 yıla yakın çalışmış olmanın alışkanlığı ile olsa gerek, bu gazeteyi hala dikkatle takip ederim. Osman Arolat ve Rüştü Bozkurt’un yanı sıra birçoğu yakın arkadaşım olan Bölge Temsilcilerinin Anadolu şehirlerinden yazdıklarını okurum. Yazılarını dikkatle okuduğum Temsilcilerden birisi de Eskişehir Bölge Temsilcisi Tülay Taşkın’dır. Tülay Taşkın’ın yaklaşık 15 gün arayla Dünya Gazetesinde iki yazısı yayınlandı.

Her iki yazıyı okuyunca sorunlarımızın ve beklentilerimizin aynı olduğunu ama çözüm üretmede Samsun halkı ile Eskişehir halkının hiç de bir birlerine benzemediğini fark ettim. İlk yayınlanan yazı Eskişehir Atatürk Stadının yeri ile ilgiliydi. TOKİ Eskişehir’de de bir stadyum yaptırıyor.

Tıptı bizim stat gibi, Eskişehir’in yeni stadyumu da şehrin çok dışında bir yere inşa ediliyormuş. Eskişehir’deki tartışma konusu stadın şehir dışına yaptırılmasıyla ilgili değil. Asıl tartışma, şehrin tam göbeğindeki Atatürk Stadı yıkıldıktan sonra ortaya çıkacak yaklaşık 50 bin dönümlük alanın nasıl kullanılacağı ile ilgili.

Eskişehir’de de yıkılacak stadyumun alanı, yeni stadı yaptıran TOKİ’ye devredilmiş. TOKİ, her yerde olduğu gibi bu alanda lüks konut ve AVM yapmak için harekete geçmiş. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, “Arsayı bana verin, buraya Kent Meydanı yapayım” demiş. Arsa Belediyeye verilmemiş tabii, Ama kısa adı (TDKB) olan Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı devreye girerek arsanın parasını ödemiş ve TOKİ’den aldığı bu arsayı Anadolu Üniversitesine devretmiş. O arsada Kent Meydanı yapılamamış ama Eskişehirliler o değerli arsayı rant aracı olmaktan da kurtarmış.

O arsa üzerinde şimdi bir kültür merkezi kurulacakmış. Ne güzel. Bizim yeni 19 Mayıs Arena önümüzdeki sezon kapılarını açtığında, yıkılacak eski 19 Mayıs stadının yeri ne olacak? 19 Mayıs’ın çok değerli o arazisini kurtaracak bir babayiğit henüz ortaya çıkmadığı için, o arsada TOKİ ne isterse o olacak. Tülay Taşkın’ın ikinci yazısı Eskişehir’e yapılmak istenen üçüncü devlet üniversitesiyle ilgiliydi. Biliyorsunuz Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi ve Osman Gazi Üniversitesi olmak üzere iki devlet üniversitesi var. Ama bununla yetinmiyor Eskişehirliler, üçüncü bir devlet üniversitesi daha istiyorlar.

Tülay Taşkın’ın yazısından öğrendiğimiz kadarıyla, Sarar’ın sahibi Celalettin Sarar’ın öncülük ettiği bir gurup ve ayrıca cemaate bağlı bir başka gurup tarafından özel üniversite kurmak için girişimlerde bulunulmuş ama bu iki girişimden de henüz bir sonuç alınamamış. Cemaate bağlı gurubun bundan böyle Eskişehir’de özel üniversite kurabileceğini sanmam ama Sarar isterse o özel üniversiteyi kurar.
Biliyorsunuz bizde de birisi 19 Mayıs Üniversitesi, bir diğeri de Cemaate bağlı gurubun öncülüğünde kurulan Özel Başarı Üniversitesi olmak üzere iki üniversitemiz var.

Samsun’a özel üniversite kazandırılmasında büyük katkıları olan Canik Belediye Başkanı Osman Genç bununla da yetinmeyerek Canik’te ikinci bir devlet üniversitesi kurulması için girişimlere başladı. Canik Belediye tarafından Düvecik’deki bir arazi üzerinde imar uygulaması yapılarak, Belediye Meclisinde kabul edilen imar uygulamasıyla ikinci devlet üniversitesi kurulması için ilk adım atılmış oldu. Canik Belediye Meclisinin bu kararı, önceki ay onay için Büyükşehir Belediye Meclisine geldi ama kabul edilmedi.

Büyükşehir meclisinde onaylanmayan bu kararın ret gerekçesi, üniversite kurulabilmesi için hazırlanan planda konut ve ticaret alanlarına da izin verilmesine bağlandı. Bir kentte konut ve işyerleri için alan üretilmesinin ne gibi sakıncaları var, bunu anlayamadık. Konut ve işyeri yapılmadan bir şehir nasıl gelişir ve büyür, birisi bunu bize anlatsa da biz de aydınlanmış olsak. Eskişehir üçüncü bir üniversite istiyor, bunun yanında belki bir özel üniversite daha yapılacak. Bizim ikinci devlet üniversitesi ise bazılarının şişkin egolarına kurban ediliyor. Yazık… Çok yazık…

/ Ragıp GÖKER
03 Aralık 2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder