5 Aralık 2014 Cuma

ABD İle İpler ‘Samsun’ Yüzünden Kopuyordu.


Samsun Köksal Ersayın Lisesi öğrencilerinin TÜBİTAK’ta Tarih dalında yarıştıkları proje, Türkiye ile Amerika arasında Samsun’da yıllar önce yaşanan diplomatik bir skandalı ortaya çıkardı. Türk Bayrağını kesen Amerikan askerleri, Türk-Amerikan ilişkileri tarihinde ilk kez Türk mahkemelerince Samsun’da yargılanarak hapis cezasına çarptırıldı

SAMSUN-Samsun Köksal Ersayın Anadolu Lisesi öğrencilerinin TÜBİTAK Liselerarası Proje Yarışması’na gönderdikleri 1956-1970 yılları arasında Samsun’da faaliyet gösteren Amerikan Askeri Üssü Araştırma Projesi, Türkiye-ABD ilişkilerinde şimdiye kadar unutulan çarpıcı bir olayı gözler önüne serdi. Samsun Köksal Ersayın Anadolu Lisesi’nde yapılan bir ankette, ülke geleceğinde söz sahibi olacak gençlerin Türk-Amerikan ilişkileri konusunda yeterli donanıma sahip olmadığı ortaya çıkınca 1956-1970 yılları arasında Samsun’da faaliyet gösteren Amerikan Askeri Üssü araştırma konusu oldu.

Samsun Köksal Ersayın Lisesi öğrencilerinin TÜBİTAK’ta Tarih dalında yarıştıkları proje, Türkiye ile Amerika arasında Samsun’da yıllar önce yaşanan diplomatik bir skandalı ortaya çıkardı. Sena Çoruhlu adlı öğrenci ve Danışman Öğretmen Gökher Şükrü Baylan tarafından “Olaylar Belgeler ve Tanıklarıyla Samsun’da Amerikan Askeri Varlığı: Samsun Tuslog 3-2 (1956-1970)” adlı bir araştırma gerçekleştirildi.

Araştırmada “1969 Kasım ayında Samsun Mahkemelerinde, Türk Bayrağını kesen üç Amerikalı askerin yargılanması ve iki yıl hapis cezasına mahkum olması, Türkiye’nin Amerika’ya karşı ilk kez kendi topraklarında adli egemenliğini ortaya koyması bakımından tarihi bir önem taşıdığı” vurgusu yapıldı. Araştırmada iki ülke arasındaki ilişkilerin zirveye ulaştığı dönemin, ülkemizde kurulan Amerikan Askeri Üsleri dönemi olduğu saptandı. Bu askeri üslerden birinin “Samsun Tuslog 3-2” adıyla Samsun’da kurulduğu bulgulandı. Konu hakkında literatür araştırması, sözlü tarih çalışması gerçekleştirildi, özel arşivlerden istifade edildi.

Çalışmanın birinci bölümünde Türk-Amerikan ilişkilerinin Tarihsel seyri ortaya kondu, ardından ikinci bölümde Amerikan Askeri Üsleri işlendi. Çalışmanın üçüncü ve son bölümünde daha önce akademik bir çalışma ya da yayının bulunmadığı Samsun Tuslog 3-2 konusu ele alındı. Samsun Tuslog 3-2 hakkında literatür bilgileri toplandı, gazete arşivleri tarandı, günümüzde az sayıda bulunan ve üste sivil görevli olarak çalışan Türk personele ulaşıldı. Araştırmaya yeni bir boyut kazandıran önemli gelişme ise İnternet üzerinden Amerika’daki Samsun Tuslog 3-2 sosyal grubuna ulaşılmasıyla gerçekleşti. Çalışma gençlerin sosyal paylaşım sitelerini bilimsel bir projenin geliştirilmesi için etkin bir şekilde kullanılabileceğini göstermesi bakımından yenilikçi ve önemli bir örnek sundu. İçlerinde otobiyografik yazıların, askeri tarihçilerin konu hakkındaki araştırmalarının, üs içerisindeki ABD’li askerler tarafından çekilmiş fotoğraf ve videoların da yer aldığı yüze yakın dokümana ulaşıldı. Samsun Tuslog 3-2’de çalışmış Daoug Moris, George W. Durmand ve David Chamberline ile internet üzerinden görüşme gerçekleştirildi. Askeri üssün birimlerinde bilirkişi eşliğinde tarihi mekan analizi yapıldı.

Araştırmada üç Amerikalı askerin Türk Bayrağını kesmesi olayı özetle şöyle yer aldı: Ekim 1969’da Samsun üssünde görevli çavuşlardan Carl D. Griffith, Farlc Edwards, Reefeord F. Hall adlı üç Amerikalı Çavuş Üsse sarhoş olarak gelmiş ardından revirden aldıkları makasla Üstte Komuta Merkezi önünde göndere çekili halde bulunan Türk bayrağını indirerek Ay ve Yıldızı makasla keserek yere atmışlardır. Ertesi günü olay bir Türk Üsteğmeninin konuyu yetkililere iletmesi ve Amerikan yetkililerin askerleri bularak Türk polisine teslim etmesiyle adliyeye intikal etmiştir. Dava öncesinde Samsun’da halk tarafından bir bayrak mitingi gerçekleştirilmiş bu olay hakkındaki tepkiler meydanlarda ifade edilmiştir. Görülen dava sonrasında askerler 2 yıl hapis cezasına çarptırılarak cezalarını çekmek üzere Afyon Cezaevine gönderilmişlerdir.

Bu olay Amerikalıların 1830 anlaşmasıyla elde edilen ve 1969 Ekim ayına kadar ikili anlaşmalarla sürdürdükleri hukuki imtiyazların artık tanınmadığını ilan etmesi bakımından tarihi bir dönüm noktası niteliğinde bir gelişme olarak kayıtlara düşmüştür. Fakat bu olayın önemi siyasi gündemin yoğunluğu ve iki ülke arasındaki ilişkilerin hassas dengelere dayanması sebebiyle gazetelerde yeteri kadar yer almadığı araştırmacı tarafından tespit edilmiştir.

Bu olaydan yaklaşık bir yıl sonra GLR-1 radar teknolojisi sökülmüş ardından askeri personel Sinop Tuslog’a gönderilerek Samsun Tuslog 3-2 askeri üssü TSK’ye devredilmiştir. Bu olayı dava sırasında Samsun’da ceza avukatlığı yapan ve davayı yakından takip eden Ceza avukatı Ata Giritli yargılanma süreci, alınan cezalar ve davanın Türk Hukuk Tarihindeki önemine dair şunları belirtmiştir: “Özellikle şundan bahsetmeliyim; Amerika kendi vatandaşını hiçbir yerde yalnız bırakmaz. Yani hangi ülkede olursa olsun Amerika vatandaşının başına gelen olayları kendi yargılar. Bayrak yırtılma olayına gelirsek bu anlattığım nedenden dolayı önemli br tarihi olaydır. Çünkü bayrağı yırtan Amerikan askerleri uygulamada Amerikan toprağı sayılan bir Amerikan üssünde işlenen suç nedeniyle Türk Mahkemelerince cezalandırılmıştır. Bu olay dünya tarihinde bir ilktir ve Türkiye’nin Amerikan askerlerine karşı kendi topraklarındaki hükümdarlık haklarının ilk kez ilanı anlamına gelmektedir. Olay ilk yaşandığında buna tanıklık eden bir Türk Subayı vardı ve bu askerleri yargılanması için tutanak tutmuştur. Ama yapmış oldukları olay yüksek kurumlar tarafından örtbas edilmeye çalışılmıştır. Hatta bu olay için birçok kişi araya girmiş fakat olaya tanıklık eden subay bu olayın üstüne giderek onların ceza almalarını sağlamıştır. Bu Amerikan askerleri Türk Mahkemelerinde yargılanarak Afyon Cezaevine mahkum olarak gönderilmişlerdir. Fakat kısa bir süre sonra bu askerler buradan kaçırılmıştır.”

“Amerikan askerleri Türk-Amerikan ilişkileri tarihinde ilk kez Türk mahkemelerince Samsun’da yargılanarak hapis cezasıyla hüküm giymişlerdir” denilen araştırmada şu ifadeler yer aldı: “Bu olay 1830 yılında başlayan Türk-Amerikan ilişkilerinde bir dönüm noktası teşkil etmiştir. Lozan Barış Anlaşmasında Türkiye’nin Türk topraklarındaki hukuki hakimiyetini tanımayı reddeden ve ikili anlaşmalarla Türk topraklarındaki adli ayrıcalıklarını sürdürmeye devam eden Amerika bu olayla ilk kez kendi personelinin Türk Mahkemelerince yargılanmasını kabul etmek zorunda kalmıştır. Konuyla ilgili haber 12.10.1969 tarihli Milliyet Gazetesinde “ABD Elçiliği Yırtılan Türk Bayrağı İçin Özürlerini Bildirdi” başlığıyla duyurulmuştur. Dikkat çekici olan Milliyet Gazetesinin olayla ilgili ilk haberinin Bayrağın yırtılmasıyla ilgili değil ABD Büyük Elçiliğinin dilediği özürle ilgili olmasıdır. Bu haberden tam 8 gün sonra 20.10.1969 tarihli Cumhuriyet Gazetesi konuyu “Samsun’da Türk Bayrağı Bayrağının Yırtılması Amerikan Generalini Üzdü” başlığıyla okuyucusuna duyurmuştur. Tıpkı Milliyet gazetesinde olduğu gibi Cumhuriyet gazetesi de ilk haberlerinde yırtılan bayraktan değil dilenen özürden ve hissedilen üzüntüden bahsetmiştir. Bu dönemin gazetelerinin Amerikan Askeri varlığını tartışmaya açmak istemeyen bir yayın anlayışı içinde olduğu görülmektedir. Bir sonraki haber 15 gün sonra 05.11.1969 tarihinde “Türk Bayrağını Yırtan 3 Amerikalı Yargılandı” başlığıyla Milliyet Gazetesinin iç sayfalarında küçük ilanlar bölümünde yer verilmiştir. Yine 05.11.1969 tarihinde ayni gün Cumhuriyet Gazetesi “Tuslog’un Çavuşlarının Ankara’da Yargılanma İsteği Reddedildi” başlığıyla davayı okuyucularına duyurmuştur. Fakat çavuşların Ankara’da yargılanmayı istememelerinin altında yatan neden olarak görülen toplumsal hareketlerden protesto yürüyüşlerinden bahsedilmemiştir. Bu denli önemli bir yargılamanın bilgilendirme haberleriyle geçiştirilmesi şaşırtıcıdır. Mevcut gazete haberlerinde olayın hukuki boyutu tartışılmış olayın nasıl gerçekleştiğine ilişkin bilgi verilmemiştir.”

Yapılan araştırmada bulgular şöyle yer aldı: “Amerika, 1830 yılında Seyt-i Sefain anlaşmasıyla elde ettiği adli imkanları, Lozan’ı reddeden bir ülke olarak Cumhuriyet Tarihi boyunca yapılan ikili gizli anlaşmalarla kullanmaya devam etmiştir. 1969 Kasım ayında Samsun Mahkemelerinde, üç Amerikalı Askerin yargılanması ve iki sene hapis cezasına mahkum olması, Türkiye’nin Amerika’ya karşı ilk kez kendi topraklarında adli egemenliğini ortaya koyması bakımından tarihi bir önem taşımaktadır. 1961 Anayasası sonrasında üste yer alan Harp-İş Sendikası Türkiye’nin ilk resmi görevlerinden birini ve toplu iş sözleşmesini gerçekleştirmiştir.”

Danışman Öğretmen Gökher Şükrü Baylan, “2013-2014 Ortaöğretim Öğrenciler Arası Proje Yarışması”nda TÜBİTAK ödülü kazanan projenin amacı konusunda şu bilgiyi verdi: “ABD ile olan ilişkilerimiz ülkemizin güncel konu başlıkları arasında yer almaktadır. ABD kaynaklı gelişmelerin ülkemizdeki yansımalarına bakıldığında F.E.D. rakamları Türk Borsalarını etkilemekte, Ermeni Yasa Tasarısı ABD’de oylanmakta, Büyük Orta Doğu Projesi Türk Dış Siyasetinin geleceğini yön vermektedir. Geleceğin yetişkinleri olarak ülkenin kaderinde rol oynayacak biz gençlerin, Amerikan-Türk ilişkiler konusunda daha donanımlı olması gerekmektedir. Bu amaçtan hareketle Samsun Tuslog 3-2 Amerikan Askeri Üssü konusu gençlerin yerel tarihle olan ilgisini çekmek, mevcut bilgi birikimine katkı sağlayarak genç bakış açısıyla yeni bir farkındalık yaratmak amacıyla çalışılmıştır.” 

Gökher Şükrü Baylan, sağlanması hedeflenen kazanımları da şöyle sıraladı: “Türk-Amerikan ilişkilerinin bu günkü durumunu tarihsel seyriyle bilen ve yorumlayabilen bir genç kuşağın yetişmesine katkı sağlamak. Türkiye’nin neden Amerikan askeri yardımına ihtiyaç duyduğunu gerekçeleriyle ortaya koymak. Türkiye’de kurulan Amerikan Askeri Üslerinin görev ve yetkilerini ülkemizin jeopolitik ve askeri durumuna etkisini Samsun Tuslog 3-2’den yola çıkarak ortaya koymak. Türkiye’de kurulan Amerikan Askeri Üslerinin Türk toplumunun sosyo-kültürel ve ekonomik yaşamındaki etkilerini Samsun Tuslog 3-2’den yola çıkarak ortaya koymak. Üslerin kurulmasıyla Türkiye’de yaşanan yenilikleri ve etkilerini Samsun Tuslog 3-2’den yola çıkarak ortaya koymak. Samsun’un yerel tarihine ilişkin az bilinen konuları araştırarak yerel tarih çalışmalarına katkı sağlamak, gençlerin yerel tarihine sahip çıkan araştıran bilen ve yorumlayan gençler olmasına katkı sağlamak.” 

/Cemil Ciğerim
5.12.2014
http://www.gazeteekonomi.com/abd-ile-ipler-samsun-yuzunden-kopuyordu/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder