31 Mayıs 2012 Perşembe

Canik’in Çocukları Kurtuluş Yolunda -IV

Günlerden pazartesi. Havzadan, Amasya üzerinden Sivas’a doğru yol alıyoruz. Havza ve Amasya’dan tarihi bir doygunlukla yolumuza devam ediyoruz. Arkası yarın şeklinde anlattığımız Oduncu masalımızı tamamladık.

Dosyamıza göre burada muhatabımız Sivas MEM’den Şb. Md. Şinasi Perçin Beydir. Tekin Bey telefonuna ulaşınca kendisinin şu anda bu işe bakmadığını ve buna bakanın telefonunu vereceğini söylemişti. Söyleyiş bu söyleyişti. Artık bir daha telefona çıkmamıştır. Yine bir tedirginlik…

Sonuçta öğle tatilinde otobüsümüzle Sivas MEM’in kapısına dayandık. Tekin Beyle MEM binasına girince Basın ve Halkla İlişkiler de çalışan ve Samsun MEM’den giden Sefa Beyle karşılaştık. Unutulamayacak bir sıcaklıkla karşıladılar ve önümüze düştüler. Hatta daha sonra Sivas’ı gezmemizde, çocukların yerleştirilmesinde, sabahleyin şaşırmadan kentten çıkmamıza rehberlik yapacaktır. Sefa Beye şahsım ve yol arkadaşlarım adına minnet ve şükran borçluyuz.

Milli Eğitimde Şinasi Beyin ilgisizliğinden daha çok Şb. Md. Burhan Karapınar Bey ilgi göstermiş ve hemen gerekli yerlere telefon ederek bizleri yerleştirmişlerdir. Sn. Burhan Beye de minnet ve şükran borçluyuz. İşte Anadolu insanı budur. Amasya ve Sivas’taki diğer olumsuzluklar Anadolu’yu asla temsil etmez.

Artık tarihi yönden Selçuklunun, Osmanlının, daha doğrusu ecdadımızın medeniyet, sanat ve insanlık izlerini taşıyan ve her biri Anadolu’muzun birer tabusu hükmündeki eserleri geziyoruz. Çocuklar hayran, biz hayran… Her yer buram buram Anadolu ve tarih kokan bir kent… Coğrafyasına inat yumuşak, saygılı ve mazbut bir insan kaynağına sahip… İnsanı, coğrafyası, iklimi ve tarihi ile bir Anadolu kenti… Sivas denilince akla ne geliyorsa oralar hep gezilmiştir. Madımak Bilim müzesinden 4 Eylül Kongre binası olmak üzere Ulu Cami, Şifaiye Medresesi, Çifte Minareli Medrese, Buruciye Medresesi, Meydan Camii gibi tarihi yer ve mekanlar gezildi. Çocuklar doyasıya gezdiler, sorular sordular, fotoğrafladılar…

Çocuklar adeta büyümüş de küçülmüşlerdir. Her şeyleriyle mükemmel idiler. Onları böyle yetiştiren ailelerine ve öğretmenlerine, ille de kendilerine teşekkür ediyoruz… Yarın inşallah Erzurum’dayız. Selam ve sevgi ile… 

31.05.2012
/Mustafa GENÇ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder