29 Mayıs 2012 Salı

Canik’in Çocukları Kurtuluş Yolunda -II

Havzaya doğru yol alıyoruz…

Tarih yolculuğuna çıkmış umut çocuklarının bulunduğu otobüsümüz bir kartalın süzülüşü gibi Samsunun merkezini terk ederek Havza hedefimize revan olmaya başlamıştır. Otobüs kaptanlarıyla birlikte toplam 44 can adeta aynı kaderi paylaşır gibiydi. Çocuklar heyecanlı ve canlıydı.

Uğurlama töreninde konuşmacılar, yolculuğun amacını açıklamış olsalar bile bizler de bir şeyler söyleme gereğini duyduk: Hayırlı yolculuklar diledik geleceğin büyüklerine ve de yöneticilerine… Seyahatimiz boyunca neler yapmamız gerektiğini hatırlattık. Sonra da tarih yolculuğumuzun amacını ve hedefini açıkladık.

M.Kemal Atatürk’ün Samsuna çıkışının bir kağıt üzerinde görünen, bir de görünmeyen görevlerinden söz ettik: Onun kağıt üzerindeki görevinin Samsun ve çevresindeki asayişi sağlamak fakat asıl görevinin ise ulusal ayaklanmayı gerçekleştirip ülkeyi düşman süngülerinin işgalinden kurtarmak olduğunu, kendisiyle birlikte 50ye yakın subay, askeri memur, er ve erbaşın gemide bulunup karaya çıktığını ifade ettik, Bandırma Vapuru ve karşılayanlarla ilgili bilgi verdik.

Evet, Atatürk ve arkadaşları Samsundadır. Samsun Valisi hasta olup evinden çıkamamıştır. Belediye başkanı yok. Belediye başkanına vekâlet eden zat ise Çarşambada arazisinin bulunduğu köydedir. Belediye meclisinden Hacı Molla adında bir zat Samsunlular adına M. Kemal Paşa ve arkadaşlarına Hoş geldiniz demiştir.

Dokuzuncu Ordu Müfettişi sıfatıyla Samsuna gelen M.Kemal Paşanın elindeki \Fermanın son cümleleri şöyle bitiyordu: …Millet ve memleketin saldırıcı ellerden, yani düşmandan korunması için yekvücut olarak hareket edilmesinin, selam-ı şehanemle birlikte askere, memurlara ve halka tebliğini irade ettim. (İmza,vı.M.Vahidettin)

Yol arkadaşımız ve meslektaşımız Dereler İ.Ö. Md. Yard. Numan Aydoğan Bey de Mustafa Kemalin arkadaşlarının adlarıyla birlikte rütbe ve memleketlerini okudu, onlara minnet duygularını arzetti ve rahmet diledi. Bunlar ilk adımı atanlardı. Bunlar Konya, Çatalca, Sivas, İzmir, Sincan, Gerede, Sungurlu, Mudurnu, Geyve, Divrik, Tokat, Kadıköy, Üsküdar ve Aydın gibi yerlerden gelmişlerdi. Onlara tekrar minnetlerimizi arzediyor ve rahmet diliyoruz. Artık ara veriyor ve tarih yolcularını dinlendiriyoruz. Saatler 18i gösterdiği sıralarda Tekin Bey telefonla devreye giriyor, kalacağımız yerin yetkilisi ile görüşüyor ve kaptanı oraya doğru yönlendiriyor.

Tekin Bey son derece sakin ve telaşsız. Daha sonraki günlerde de göreceğimiz gibi en zor zamanda bile soğukkanlılığını kaybetmiyor. Yine beraber olduğumuz Numan Bey ile Yavuzselim İ.Ö. okulundan meslektaşımız Nurhan Orhan Hanımefendi de her ortam ve şartlarda değişik rolleri sentezleyebilen ve çocukların ilgi alanlarına girebilen bir eğitimci. Doktorumuz Hasan Ulubay da fevkalade ayak uydurmuş durumda… Ve Havzada Makbule- Yusuf Ölçer Yatılı Bölge İlköğretim Okulundayız. Geceyi burada geçireceğiz.

Yarın inşallah Amasya'ya doğru yola çıkacağız. Selam ve sevgi ile…
/Mustafa GENÇ
29.05.2012


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder