8 Eylül 2013 Pazar

Samsun’un Görünen Yüzü

Bir haftalık molanın ardından kaldığımız yerden görüş ve düşüncelerimizi paylaşmaya devam ediyoruz. Yaklaşık 15 gün süre ile Samsun sokaklarını arşınladık. Uzun süredir Samsun dışında yaşayan bir Samsunlu olarak elbette pek çok uygulama eksikliklerine şahit olduk. Örneğin kaldırımlarda park eden araçlar için konulan porkomat cihazları konusunda vatandaşların önemli problemler ile karşı karşıya kaldığını gözlemledik.

Kaldırıma aracını park ettiğinizde parkomat kullanma alışkanlığınız yok ise, aracınıza döndüğünüzde üzerinde 88 TL. yazılı bir kırmızı bir makbuz ile karşı karşıya kalmaktasınız. Eğer bu makbuzu orada bulunan görevliye götürmez iseniz ve aracınızı alıp giderseniz 88 TL.yi ödemek zorundasınız. Görevliye giderek bu makbuzun ne anlama geldiğini sorarsanız, görevli sizden 5 TL. talep edecek ve makbuzu iptal edecektir. Dikkatimizi çeken konu, görevlilerin sürekli olarak kaldırımlarda araçlarını park eden kişileri uyarmak ve parkometreye yöneltmek yerine, 20-30 dakika ara ile sadece ellerindeki makbuzlar ile otopark fişlerini almayan araçlara tebliğ makbuzlarını yazmak için ortaya çıkmalarıdır. Yaklaşık 5 kez aracımızı kaldırıma park ederek bu uygulamayı bizzat tespit etmiş bulunmaktayız.

Kentin belediye başkanlığı seçimlerine odaklanması ve aday adayları üzerinde çeşitli spekülasyonların yaratılması, seçimlerin hararetli bir ortamda geçeceğinin sinyallerini vermektedir. Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Suat Kılıç isminin sık telafuz edilmesi, mevcut belde belediye başkanlarının karşılarına çıkacak isimlerin de kamuoyunun yakından bildiği kişiler olması, her geçen gün tansiyonu yükseltecek bir görüntü ortaya çıkarmaktadır. Samsun’un değişen çehresini elbette hiç kimse iddia edemez. Fiziki olarak özellikle son 10 yılda önemli değişiklikler yaşanmıştır. Ancak kentin genel sorunu ülkenin de temel sorunu olan istihdam sahalarının üretilememesidir.

En iyi 500 ve 100 firma arasında Samsun’dan da bazı firmaları isimlerini görmek elbette onur vericidir. Ancak bu firmaların sağladığı istihdam oranları kentteki istihdam darlığına çerez bile olamamaktadır. Bir zamanlar sadece bir Tekel Tütün ve Sigara İşletmeleri, binlerce kişiye ekmek kapısı olmuş ve sürekliliği nedeniyle yıllarca yine binlerce kişinin bu işletmelerden emekli olmasına zemin hazırlamıştır. AVM’lerin kent ekonomisine kazandırdığı katma değer elbette inkar edilemez. Ancak şehir içinde tesis edilen AVM’ler öncelikle küçük esnafın mağduriyetlerine neden olmaktadır. Bu tür alışveriş merkezlerine giden kişiler genellikle orta ve üst düzey gelir sahibine sahip kişilerdir. Al gelir gurubundaki kişiler ise sadece gezmek amacı ile vitrinlerin önünde yutkunarak sergilenen ürünleri izler dururlar. Orta ve üst gelir düzeyine sahip kişiler de özel arabaları ile alışveriş merkezlerine gittiğinden, AVM’lerin şehir dışına çıkarılmasında hiçbir mahzur bulunmamaktadır. Böylece alt gelir gurubunda bulunan kişiler de kent merkezlerindeki küçük esnaftan ihtiyaçlarını karşılayacakları için kepenklerin kapanması önlenecektir.

Saathane Meydanının yeniden düzenlenmesi çalışmalarında, yıllardır bu bölgede esnaflık yapan kişilerin yargı yoluna gitmeden ikna edilmeleri gerekirdi. Elbette yargı müspet veya menfi bir karar verecektir. Önemli olan vicdanlardaki karardır. Kent düzeyinde gerçekleştirilecek projeler daha masa üzerinde iken tartışmaların yaşanması ve ortak bir akıl oluşturularak asgari müştereklerde birleşilmesi gerekir. Kentte yaşayanların da Samsun’un gelişmesine yönelik projelere karşı çıkması gibi bir durum elbette söz konusu olamaz. Ancak gerekli diyaloglar oluşturulamaz ise, projenin kente olan katkısı ne olursa olsun tartışmaları da beraberinde getirecektir.

Örneğin Atakum sahillerindeki eğlence ve dinlenme tesisleri kesinlikle kalite standartlarına uygun hale getirilmelidir. Bu konuda yaklaşan seçimler nedeniyle oy kaybı hesabı yapılmadan, tesislerdeki kontroller artırılmalı, özellikle deniz kenarında yer alan tesisler ya modern hale getirilmeli, eğer yıkılmaları gerekiyor ise, mekan sahiplerinin rızasını alabilecek şekilde kendilerine yerler tahsis edilmelidir.

/Süleyman SALUR
08 Eylül 2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder