19 Eylül 2013 Perşembe

Kültürdür Futbol Bafra’da

Atatürk’ü anlamak, sevmek sahip çıkmak ve yaşatmak adına atılan birçok adımın çelişkiler barındırdığına inananlardanım. Sosyal medyadaki profil resmini Atatürk yapmak, bulmacaların en büyük karesine Atatürk resmi koymak, ölüm yıldönümlerinde Atatürk’ün sevdiği şarkıları yayınlamak ya da söylemek olmamalı bu sevginin tanımı. Hayır eleştirmiyorum. Atatürk sevgisini Facebook hesabındaki profiline Atatürk resmi koymaktan ibaret sayanlara, bunun yeterli olduğunu düşünenleri anlamıyorum. Hatta daha da öteye geçip “En büyük Atatürkçü benim” diyenleri…

Oysa sadece sevgi öncesinde ise saygı layık olabilmek değil midir? Davranışlarınla… Çalışma azminle… Taşın altına el koymakla doğru orantılı olmalı her sevgi. Yaptığının, elinden gelenin en iyisini yapmak… Özelinden feragat ederek hatta. Bilen bilir Bafra’da futbol sadece bir seyir zevki değil, kültürdür. Son yıllarda yaşadıkları kabuslar, gündemlere siyah bant eşliğinde sürülmüş olmasına rağmen ciddi bir tutkudur futbol.

Osmanlı döneminde filizlenen, Kurtuluş Savaşı sonrası Kırmızı-Beyaz renklerle kurulan Bafra Kızılırmak İdman Yurdu’ndan 1930 Bursaspor’a kadar uzanan futbol serüveni yaşayagelmiştir Bafra’da. Sadece profesyonel anlamda değil, amatör ruhla… Yaşıtlarının aksine; kahvehane köşelerinde oturup baba parası yemektense doğru bildiğini tüm zorluklara rağmen yaşayan gençler hala var şükürler olsun Bafra’da. Çağrı Tomaç gibi… Sevgili Çağrı, bu yıl altıncı kez düzenlediği futbol turnuvasını bitmez bir azim ve inançla sürdürüyor. Öyle ki kazanma hırsının çocuklukla karıştırıldığı bir atmosferde.

Ağustos başında başlayan ve geçtiğimiz günlerde finali oynanan turnuvanın isminin  30 Ağustos Zafer Kupası olması ise ayrı bir anlam ifade ediyor. Futbolseverlerin hem yüksek düzeyde mücadelenin olduğu hem de fair play duygularının ve davranışlarının ön planda olduğu bir final maçı izleyememiş olması ayrı bir kayıp hanemde…

Kurumların öncülüğündeki turnuvaların bile yoruculuğu ortada iken, bunca sürede devam edebilen ve sonuca güzel bir şekilde ulaşan emeğin alın terinin hakkını vermek gerek. Çağrı Tomaç ve arkadaşlarını kutlamak gerek. Ayrıca böylesi bir oluşuma “senin başka işin yok mu kardeşim” ucuzluğunda yaklaşmayan, destek olan sahip çıkan tüm düşünceleri tebrik etmek gerek. Çünkü bu kültür nasıl olsa birileri yapıyor kolaycılığında olmaya mahkum olacak. Futbol hatta spor sevgisini puan cetvelindeki yerle kıyaslamak ise topu taca atmaktan başka bir şey değil…

/Birol BİRCAN
19.09.2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder