Samsunspor nasıl gol yemez? Birileri Cemil'i tutarsa... Bir insan her
maçın kader adamı olur mu? Söz konusu Cemil ise olur... Bir savunma oyuncusu
her maç hata yapıp takımının gol yemesinde aktif rol alabilir mi? Olur, Cemil
gibi birine sahipsen olur... Bir futbolcu formsuzsa, sahada istenileni yerine
getiremiyorsa, oynatılmaz, varsa yedeği, yoksa da orada oynayabilecek birine
görev verilir... Böyle yaparken hem takımın menfaatlerini korumuş, kollamış,
gözetmiş olursun, hem de o oyuncuya destek vermiş olursun...
Samsunspor'da bunu görebiliyor muyuz? Hayır
tabiki... E o zaman neyi tartışıyoruz? Varın Cemil'i oynatın siz, yedekler
kulübede oturmaya mahkûm nasılsa... Söz konusu olan Samsunspor'dur, Cemil
babamın oğlu ya da düşmanım değil... "Merhaba"lığımız “bilem” yok...
Takım kan kaybediyor... Zincirin en zayıf halkası
sayesinde... Benden söylemesi... Umar, Ekigho'nun yokluğunda adeta bal vermeyen
arı görüntüsünde... İlk yarıda iki net pozisyon buldu, ikisinden de sonuç
alamadı... Umar mı kaçırdı, yoksa sahanın en iyisi Atacan mı kurtardı? Varın
adını siz koyun...
Ekigho dönse de Umar'da kendine gelse diye bir umut
taşıyorum içimde... Bir yandan da öz eleştiri yapıyorum kendi kendime...
Henüz 18 yaşındaki biri için, kaval kemiğiyle top
stop etmeye çalışan birinden çok mu şey bekliyoruz acaba? Beklentilere gerçek anlamda yanıt verebilmesi
için daha çok fırın ekmek yemesi gerek... Belki benim gözümde tavukkarası
vardır da o nedenle görmemiş olabilirim... Tek bir hava topuna kafa vurmuşluğu
var mıdır? O boyla, o posla... Üç - beş
metre top sürüp bir adam geçmiş midir?
Haluk iki haftadır sahada... Sefilleri oynuyor,
Victor Hugo amcamdan rol kesiyor... Oynadığı son iki maçta kalesinde 4 gol
görmesine karşın bu gollere verdiği cevaplar sayesinde yenilgilerden kurtulup, puanlar
çıkaran Samsunspor'un bu özelliği geleneksel hale getirmesi iyi bir şey değil
diye düşünüyordum... O heyecan verici geri dönüşlerden birini yenen penaltı
golünden sonra bir kez daha yaşarız diye umuyordum... Yanıldım... Çekirge iki
kez sıçradı, üçüncü de zıplayamadı, düştü...
Hüseyin Kalpar'ın evde yaptığı hesap çarşıya
şimdilik kaydıyla uymuyor... Maç başı 2 puan ortalamayı tutturup, sezon sonunda
Süper Lige ulaşmayı hedefleyen tecrübeli hocanın, saha içine daha fazla müdahil
olması kaçınılmaz bir gerçek, zira takım çok kolay, üstelik acemice goller
yiyor...
Bolu maçı şunu gösterdi,"kral çıplak"... Boluspor
pozisyona girmediği maçta penaltı golüyle öne geçti, maçın sonuna kadar da
skoru koruma adına büyük gayret gösterdi... Kaleci Atakan başta olmak üzere
takım halinde iyi kapanıp kazanmasını bildiler... Sahanın en rezili hakem
Mustafa Öğretmenoğlu idi... Öylem bir maç yönetti ki, dahası yönettiğini
zannetti... Boluspor'un 12. neferi idi... Sezon başından bu yana Samsunspor bu
hakemlerden çok çekiyor... Görünüşe göre çekmeye de devam edecek!
23 Eylül 2013 Pazartesi
/Resul AKÇAY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder