Temel atma öyküsünü yazmamızdaki amacımız, hayır
işlerine niyetlenen ya da engellerle karşılaşan insanlarla deneyimlerimizi
paylaşmaktır. Türkiye’nin gündemi aslında İmam-Hatip okulları değil gibi
gözükse de aslında bu okullar hep Türkiye’nin gündeminin odağında yer almış ve
almaktadır. Bu nedenledir ki İmam-Hatip Okulları muhaliflerin de muvafıkların
da her zaman gündeminde olacaktır.
Mehmet Akif Ersoy Anadolu İmam-Hatip Lisesi
Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin çalışanları olarak hiçbir zaman tartışmadık. Ve
yine çalışanlar olarak siyasilerimize taşıyıp sonuç alamadığımız zaman da moral
bozukluğumuz ve ümitsizliğimiz olmamıştır. Hep şunu söylüyorduk: Hayır işlerini
parasızlık değil, fitne engeller. Bizim yapmaya çalıştığımız okul, bu milletin dinini,
tarihini; BİR DE GEÇERLİVE FAYDALI İLMİ ÖĞRETECEKTİR. Bu işlerin gerçek sahibi
Allah’tır. Allah’ın işi yarıda kalmaz. Kalpleri çevirecek olan Allah’tır. Biz
hep birlikte bu inançla çalıştık ve çalışıyoruz. Programımızı yaptık ve işe
başladık.
Önce 5000(beş bin) mektup yazdık, imzaladık,
zarfladık ve esnafımıza bizzat ulaştırdık. Ayrıca postahane ile konuştuk ve
30.000 (otuz bin) mektup daha bastırarak dağıtmaya karar verdik. Bu dava
Allah’ın ve milletin davasıdır. Bu konuda hiçbir şüphemiz yoktu. Bu millet
Allah’’ın davasını ve bayrağını tarihinin hiçbir döneminde yere düşürmedi.
Bugün yaşayanlar onların çocuklarıydı.
Bunun için de temel atma töreninde yapmış olduğum
konuşmanın başında yaşayarak şunları söyledim: “İlhamını K.Kerim’in,
“festebikulhayrat” (Hayırda yarışınız) ayet-i kerimesinden alarak kurmuş olduğu
medeniyete “vakıf” medeniyeti dedirten aziz milletimizin çocukları sevgili
Samsunlular! Geçmişte dantel gibi örülmüş, tohum gibi ekilmiş çiçek gibi
dikilmiş, meyve ağacı gibi bakılmış nice hayır halkalarına bir yenisini eklemek
üzere burada bulunuyoruz!”
Bu konuda Samsunlular da samimi olduklarını göstermişlerdi.
Temel atma töreninden sonra gelen yardım teklifleri bunu gösteriyordu. Allah,
davasını ve bayrağını yükseltmişti. Binlerce insana başvurarak
toplayabileceğimiz yardımı tek celsede Galip Öztürk kuluna yaptırıyordu. Evet,
kalpleri çeviren Allah(cc) idi ve öyle de yaptı. Bundan bizler de, Samsunlular
da ve Müslümanlar da memnundu. Allah d a razı olduğuna inanıyoruz.
Bu okul tamamlanarak yurt içi ve yurt dışından
öğrenci alıp bal arısı kovanı gibi işlediğinde Milletvekilimiz Sn. Mustafa
Demir Bey’in ifadesiyle “ Samsun’un kültür çehresinin değiştiğini” yaşayanlar
göreceklerdir. İşte o zaman Sn. Galip Öztürk Bey’in yapmış olduğu bu hayrın
büyüklüğünü Canikliler, Samsunlular ve de Milletimiz daha iyi anlayacaklardır.
Yarın, katkısına devam etme umuduyla… Selam ve sevgiler…
02.07.2013
/Mustafa GENÇ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder