2 Temmuz 2013 Salı

Bir Temel Atma Öyküsü -II

Temel atma öyküsünü yazmamızdaki amacımız, hayır işlerine niyetlenen ya da engellerle karşılaşan insanlarla deneyimlerimizi paylaşmaktır. Türkiye’nin gündemi aslında İmam-Hatip okulları değil gibi gözükse de aslında bu okullar hep Türkiye’nin gündeminin odağında yer almış ve almaktadır. Bu nedenledir ki İmam-Hatip Okulları muhaliflerin de muvafıkların da her zaman gündeminde olacaktır.

Mehmet Akif Ersoy Anadolu İmam-Hatip Lisesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin çalışanları olarak hiçbir zaman tartışmadık. Ve yine çalışanlar olarak siyasilerimize taşıyıp sonuç alamadığımız zaman da moral bozukluğumuz ve ümitsizliğimiz olmamıştır. Hep şunu söylüyorduk: Hayır işlerini parasızlık değil, fitne engeller. Bizim yapmaya çalıştığımız okul, bu milletin dinini, tarihini; BİR DE GEÇERLİVE FAYDALI İLMİ ÖĞRETECEKTİR. Bu işlerin gerçek sahibi Allah’tır. Allah’ın işi yarıda kalmaz. Kalpleri çevirecek olan Allah’tır. Biz hep birlikte bu inançla çalıştık ve çalışıyoruz. Programımızı yaptık ve işe başladık.

Önce 5000(beş bin) mektup yazdık, imzaladık, zarfladık ve esnafımıza bizzat ulaştırdık. Ayrıca postahane ile konuştuk ve 30.000 (otuz bin) mektup daha bastırarak dağıtmaya karar verdik. Bu dava Allah’ın ve milletin davasıdır. Bu konuda hiçbir şüphemiz yoktu. Bu millet Allah’’ın davasını ve bayrağını tarihinin hiçbir döneminde yere düşürmedi. Bugün yaşayanlar onların çocuklarıydı.

Bunun için de temel atma töreninde yapmış olduğum konuşmanın başında yaşayarak şunları söyledim: “İlhamını K.Kerim’in, “festebikulhayrat” (Hayırda yarışınız) ayet-i kerimesinden alarak kurmuş olduğu medeniyete “vakıf” medeniyeti dedirten aziz milletimizin çocukları sevgili Samsunlular! Geçmişte dantel gibi örülmüş, tohum gibi ekilmiş çiçek gibi dikilmiş, meyve ağacı gibi bakılmış nice hayır halkalarına bir yenisini eklemek üzere burada bulunuyoruz!”

Bu konuda Samsunlular da samimi olduklarını göstermişlerdi. Temel atma töreninden sonra gelen yardım teklifleri bunu gösteriyordu. Allah, davasını ve bayrağını yükseltmişti. Binlerce insana başvurarak toplayabileceğimiz yardımı tek celsede Galip Öztürk kuluna yaptırıyordu. Evet, kalpleri çeviren Allah(cc) idi ve öyle de yaptı. Bundan bizler de, Samsunlular da ve Müslümanlar da memnundu. Allah d a razı olduğuna inanıyoruz.

Bu okul tamamlanarak yurt içi ve yurt dışından öğrenci alıp bal arısı kovanı gibi işlediğinde Milletvekilimiz Sn. Mustafa Demir Bey’in ifadesiyle “ Samsun’un kültür çehresinin değiştiğini” yaşayanlar göreceklerdir. İşte o zaman Sn. Galip Öztürk Bey’in yapmış olduğu bu hayrın büyüklüğünü Canikliler, Samsunlular ve de Milletimiz daha iyi anlayacaklardır. Yarın, katkısına devam etme umuduyla… Selam ve sevgiler…   

02.07.2013
/Mustafa GENÇ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder