Saymaya kalksak acaba ne kadar 'proje ve yer
tartışması' çıkar.. Bu tip çalışmalarda bir şeye bakmadan kaynak araştırmadan
yazmayı severim.. Çünkü insan hafızasında şu ya da bu şekilde kalan olaylar, iz
bırakır ve önemli olanlar onlardır.. Baştaki sorumuza tekrar gelelim.. Bir kent
bu kadar her şeyi tartışır mı?.. Ne gariptir ki; Samsun'da projeden daha çok
yer tartışması daha da gündemde.. Ona ayrıca geleceğiz ama önce 'neleri
tartışmışız' bir bakalım.. *Lojistik köy projesi.. Yer tartışması sürüyor.
Tekkeköy mü, Toybelen kısmı mı?.. *Yeni cezaevinin yeri.. Köy halkı ayağa
kalktı.. Buraya olmaz, kötü anılırız.. *Canik Viyadük'ü.. İlçe Belediye Başkanı
bile karşı çıktı. Ama nafile yapılıyor. Tartışması sürüyor.. *Saathane
Projesi.. Esnaf ayakta. Kendi alternatif projesi bile var. Ama yıkım başladı.
Mahkeme süreci devam ediyor.
*Adnan Menderes Sahil yolu.. Yıllardır yapılacak.
Nihayet yapılmaya başladı bu kez de 'zamanı mıyıdı' denildi. Bence de zamanı
deği, düğün, nişan bir sürü 'ayırtılmış günler' var.. Keşke Şubat ayında
yıksalardı.. İşte bunu da halen tartışıyoruz.. *Atakum'a kent meydanı mı, aynı
yere yüzme havuzu mu tartışmaları sürecek ve devam edecek. Bakan Suat Kılıç,
'Yüze havuzu olsun, spor alanı kazanalım' diyecek, Belediye Başkanı Metin Burma
ise 'Kent meydanı için bu yer ve fırsat kaçmaz diyor.. *Termik santrallar..
Enerji koridoru olacak mıyız olmayacak mıyız, belli değil.. Ama tarım, turizm
ve sağlık kentiyiz de diyorlar.. Tartışıyoruz ve mahkemeler sürüyor.. *Deniz
kenarına 150 metre
yüksekliğinde bina olur mu. Otel olursa ve nüfuslu biriyse olur olur.. Zaten
parası olmasa o kadar büyük işi nasıl yapacak değil mi?..
*Bu arada kentsel dönüşümle ilgili mahkemeleri,
alış veriş merkezlerinin davalık durumlarını hatta mimarların 'gözden kaçırdık'
gibi komik açıklamalarına filan
girmiyorum.. Oralara girersek çıkamayız.. Şimdi gelelim protokol cami olayına..
Görüldüğü gibi Büyükvşehir Belediye
Meclisi'nde de onayı aldı.. Başka yer bulunur muydu, bulunmaz mıydı,
tartışmaları daha çok sürer.. Bu kent proje ve yer seçimi nedeniyle asla ve
asla 'malzemesiz kalmaz' buna inanın.. İşin özü şu.. Bir iş daha proje
aşamasına gelmeden toplumda tartışılmıyor.. Bir kamuoyu oluşturulmuyor..
Ne gariptir ki; bi işi daha önceden bilen belediye
başkanları, meclis üyeleri de, meclise konunun geleceği güne kadar susuyorlar,
sessiz kalıyorlar.. Ve son gün sahneye çıkıyorlar.. Olmaz, olamaz, yeri
yanlış.. İyi de kardeşim, düne kadar uyuyor muydunuz?. Kentinizle biraz
ilgilensenize.. Vatandaş sizi niye seçti değil mi?.. Sonuçta, caminin adı
protokol cami olunca işler değişiyor aslında.. O meclisteki muhteremler
sanırım, 'Bir gün Allah geçinden versin, biz de buradan öteki dünyaya yolcu
edileceğiz. Bak rahmetli bir de buraya karşı çıktıydı, demesinler diye 'yumuşak
politika yapmış olabilirler'.. Politika yani..
/A.Yener
CABBAR
13 Temmuz 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder