2 Ağustos 2014 Cumartesi

Asarcık Akyazı’da Kültür Mücadelesi

Epey bir zaman önceydi. Sevgili Erdoğan KONUŞUK (Asarcık Akyazı Muhtarı) köydeki ahşap camilerinin Ayaklıalan Köyü’ndeki kilise kadar rağbet görmediğini hüzünle paylaşmıştı. Elbetteki cami-kilise savaşı değildi bu. Birkaç yüzyıllık bir kilise kalıntısı ve onu Yunanistan’dan ziyarete gelen yüzlerce  turistin ilgisine karşın,  bin yıllık bir ecdat yadigari tarihi ahşap cami ve ilgisizlik mukayese edilince; insanın yüreğine oturan burukluktu paylaşılan. O zamanlar Erdoğan Beyle  ilk iş olarak kültür sanat programı yaptığım Klas TV’nin de ilgi ve katkısıyla 5-10 ve 15 dakikalık kısa filmler hazırladık. Bu ecdat yadigarının sahipsizliği, biraz olsun dile geldi.

Ancak asıl iş yani çevre düzenlemesi ve cami restorasyonu başlamamıştı. Bir sürü hukuki sorun vardı. Muhtar her birini tek tek aşarak çok mesafe katetti ve son çare olarak Sayın Valimiz Hüseyin AKSOY’u ziyaret edip kendilerine hem konuyu anlatır hem de o vesileyle de hazırlanan CD’den bir örnek bırakır. Sayın Valimiz konuya hassasiyetle yaklaşırlar.  2 defa Akyazı’daki o ahşap camiyi ziyarete gider ve inceleme yapar.  Peşi sıra Özel İdare’ye tahsisinin yapılmasını ve buna mukabil projesinin çıkarılarak restorasyonunun yapılması talimatını verirler. Çok geçmez İstanbul’dan  bir ekip gelir ve cami, restorasyon ve çevre düzenlemeleri için projelendirilir.

Ne var ki bir türlü sonuca varılamaz. Özel idarelerin kapanarak Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesi üzerine ihale gerçekleşemez.  Ancak bu defa da Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Yusuf Ziya YILMAZ devreye girer. Tapuyu  Büyükşehir Belediyesi’ne aldırır ve yapılacak iş olarak öncelik  bu ecdat yadigari ahşap camiye tanınır. Artık sonuç Büyükşehir Belediye Başkanımızın himayelerindedir.

Gökgöl Camii, sıradan bir ahşap cami sıradan bir tarihi eser değildir. O bir kültürü temsil eder. O cami ve etrafında vücut bulan gelenekler, bu milletin kendini ifade etme biçimidir. Cami 1180 yılında ahşap olarak yapılmış, bu topraklara bu göklere ezanı, namazı getiren Selçuklu akıncı beylerinin canı kanı emeği göznuru bir eserdir. 1870 yılında ilk kez, 1970 yılında ise son kez tamir görmüştür.

Akyazı Köyü’nde bir bahçe içerisindedir. Bahçenin etrafı tarla durumundaki arazilerle çevrilidir. Geniş bir alan ortasında yer alan caminin bir vakıf olduğu ve köydeki birtakım arazilerin gelirlerinin bu caminin bakımı için harcandığı biliniyor. Zamanla Cuma Camii olarak kullanılmış olan bu ecdat yadigarı, gün geçtikçe ilgiden uzak harap hale gelmiş ancak Sevgili Erdoğan KONUŞUK sayesinde adeta hayata gözlerini yeniden açtı.

Birkaç iyi adam, kolları sıvadı kaybolan gelenekleri, yitip gidecek bir kültürü yeniden inşa etti.
Önce cuma günleri camide yemek vererek Cuma Camii özelliği hatırlatıldı sonra bayramlarda bahçesinde etkinlik düzenleyerek gelenekler yeşertildi. Yetmedi bu birkaç iyi adam, her biri kendi keselerinden her gün kapsamlı iftar programları düzenledi. Kral sofralarını aratmayacak mönülerle iftar sofraları kurdu her akşam. Yetmedi Kurban bayramlarında cami bahçesinde Kırkpınar Güreşleri’nde birincilik almış birçok başpehlivanın da katıldığı güreşleri yeniden canlandırdı.

Ve daha neler neler …  Gelin bu kültür mücadelesine malını mülkünü zamanını emeğini feda etmiş bu birkaç iyi adamı birlikte tanıyalım: Muhtar Erdoğan KONUŞUK-Ahmet KIĞILCIM-Adnan İYİSON-Necmettin GONCA-Hüseyin ÇEVRİM-Bayram KARAVİL-Mustafa ALÇIN-Şenol KIĞILCIM-Mustafa GONCA-Muharrem GONCA-Yaşar İYİSON… Her birinizi saygıyla sevgiyle selamlıyoruz iyi adamlar!  Güzel günlere uyanın, Sağlıcakla kalın.

/Uğur DEDE
02.08.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder