10 Eylül 2007 Pazartesi

Samsun, Gazetenize Kaç Mil Uzakta?



Samsunlu Kızlar


/ Recep Yazgan
 “Samsun'da hazırlanan ve Türkiye’de lise 3. sınıflarda okutulan TC İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük kitabıyla ilgili yeni bir tartışma başladı. CHP Milletvekili Gazalcı, verdiği soru önergesiyle, kitapta tarihi gerçeklere uygun olmayan bilgiler yer aldığı iddiasında bulundu. Samsun Milli Eğitim Bakanlığınca, İdris Akdin-Muhittin Çakmak-Mustafa Genç’e yazdırılan tarih kitabı, tartışmalara yol açtı. Yeni kitaplarda yer alan yakın tarihle ilgili bazı ifadelerin eski kitaplardakilerle çeliştiği iddia edildi.”

Bu haberi önce ulusal gazetelerde okuduk. Daha sonra, yani bir gün sonra Samsun için duyarlı olduğunu düşündüğümüz mahalli bir gazetemizde hemen hemen aynı ölçülerde ve aynı içerikte ve  ‘manşetten’ yer aldı. Gerek ulusal basında çıkan gerekse ulusal basından hemen hemen tıpa tıp alınarak mahalli gazetemizde manşete çekilen habere baktığımızda CHP Milletvekili'nin Milli Eğitim Bakanı’na yönelttiği soru önergesinin içeriğinden farklı bir durumun olmadığı görülmekte. Yani, gazetecilik haber ilkesi 5N 1K ile ilgili hiçbir öncelik olmadığı gibi söz konusu kitaptaki  metinlerin dahi okunmadığı açıkça ortada…

Biz zannediyorduk ki, gazete Samsun’un gazetesi olunca bu ve benzeri haberleri ‘ulusal-yaygın basının taşımadığı, taşıyamayacağı hassasiyetler ile konuyu enine boyuna inceleyip araştırır ve ortaya Samsun basını adına örnek bir çalışma koyar. Ne ki her zaman olduğu gibi yine yanıldık. Evet, her zaman olduğu gibi yine yanıldık.

Yanıldık çünkü bu gazete yukarıda adı geçen yazarlardan üçünü ya da ikisini, haydi olmadı hiç olmazsa birisini dahi arayıp meselenin içeriğini anlama, araştırma ve Samsun adına bir hassasiyet gösterme zahmetine girmemiş.

Ben mi yanılıyorum ya da çok mu duygusal yaklaşıyorum; bilemiyorum ama bu gazetenin Samsun’un meselelerine daha yakından, daha içten ve daha gerçekçi yaklaşması gerekirdi diye düşünüyorum.

Samsun’un Türkiye çapına taşınan olaylarına ve özelliklerine bir bakın; ne demek istediğim daha iyi anlaşılır. Bu şehirde meydana gelen ‘iyi ve güzel şeyler’ bile bu tür yaklaşımlar ile dezavantaj olarak yansıyor. Birilerinin art niyetle ele aldığı bu tür konular, bizim samimiyetsiz-mekanik tutumlarımız ile bakın ne tür sonuçlar veriyor. Sıralamaya lüzum yok. Yaşayarak görüyoruz.

Samsun’un yazarları, örnek bir çalışma ortaya koyarak, bu kitabın hazırlanmasında Samsun’u öne çıkartarak ilimiz adına gururlanabileceğimiz bir hizmete imza atmışlar. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından görevlendirilmiş bu üç yazarın oluşturdukları kitap, devletin üst kurumlarından gerekli incelemeler sonucu ‘olur’ da alınarak Bakanlık yayınevince yayınlanmasına onay verilmiş. Ama, yaygın basınımızın bu tür detaylar ile kaybedilecek vakitleri yok. Onların ‘olayları farklı’.

Peki ya (bir kısım) mahalli basınımız? Neden onların Samsun lehine çalıştırabilecekleri refleksleri yok?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder