Son on gündür Türkiye, Taksim Gezi Parkı eylemleri,
tartışmaları ve çatışmalarıyla çalkalanırken; Samsun “Birinci Müzik ve Sahne
Sanatları Festivali” coşkusunu yaşadı. “Kılı kırk yaran bir titizlikle”
hazırlanmış son derece başarılı bir organizasyon, yer bulabilen sanatseverlere
muhteşem bir müzik ve dans ziyafeti sunarken; kültür, sanat, tanıtım ve turizm
açısından da gelecek adına umut fidanları yeşertti. Daha ilk organizasyonda
gelenekselleşeceği ve giderek zenginleşeceği kanaatinin izleyen herkese hakim
olması, son derece önemli ve sevindirici.
Samsun’un son yıllardaki en önemli kazanımlarından
birisi kesinlikle Devlet Opera ve Balesi olmuştur. Bir zamanlar yazın
serinletilemeyen, kışın da ısıtılamayan ve herkese dert olan AKM(Atatürk Kültür
Merkezi) o günden beri birbirinden önemli sanat çalışmalarına sahne oluyor.
Dünyaca ünlü ses ve sahne sanatçıları ve toplulukları hünerlerini Samsun
sanatseverlerine cömertçe sergiliyor. Genç sanatçılar seyirciyle buluşuyor,
sanatlarını geliştiriyor, yarınlara güvenli adımlarla hazırlanıyorlar.
Samsun Müzik ve Sahne Sanatları Festivali’nin fikri
zamanın Opera ve Bale Müdürü Sayın Mehmet Yılmaz’a ait. Mehmet Yılmaz, fikir
babası olduğu projenin hayata geçirilmesine de genel sanat yönetmeni olarak
katıldı. Kendisi her türlü takdir ve teşekkürü hak etti. Umarım ve dilerim ki
gelecek festivallerde de Sayın Yılmaz yine en önde olur. Organizasyonda en ufak
bir aksamaya yer vermeyen titizliğin isimsiz kahramanlarından birisi de Basın
ve Halkla İlişkiler Yetkilisi Rabia Hanım ve onun genç ekibiydi. Yoğun bir
programı herkesin gönlünü alarak gerçekleştirmek kolay bir iş değildi; o genç
ve zarif insanlar o zor işi başardı.
Festivalin fikir babası Mehmet Yılmaz olsa da
gerçekleşmesindeki en önemli payın sahibi ve bu anlamda Samsun’un şansı Vali
Hüseyin Aksoy’du. Devlet geleneğinin vakarını sanat ve insan sevgisinin
zarafetiyle birleştiren Sayın Aksoy’un sağladığı kurumlar arası barış ve
işbirliğinin sadece bu organizasyonda değil son zamanlarda izlediğimiz diğer
organizasyonlardaki katkısı gözen kaçmıyor. Kendileri eşleri hanımefendiyle
birlikte tüm gösterileri izlediler, sanatçılarla ilgilendiler. Bir Samsunlu
olarak bu kent ve sanat adına kendilerine şükranlarımı sunuyorum.
Samsun Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal
Hizmetler Daire Başkanı Necmi Çamaş da sanat ve kültür adına bu kentin önemli
isimlerinden ve son dönem şanslarından birisi. Zaman zaman çeşitli icraatlarını
eleştirdiğim Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Yusuf Ziya Yılmaz’ın bu
tercihini alkışlıyorum. Sayın Necmi Çamaş, festivalin Genel Sanat Yönetmeni
Sayın Mehmet Yılmaz’la son derece uyumlu ve faydalı bir işbirliği
gerçekleştirdi. Hem festivale verdiği katkıdan hem de Kent Müzesi’nin
kazandırılmasındaki hizmetlerinden dolayı onu da kutluyorum.
Samsun Devlet Balesi ve Operası Kulübü Başkanı
Sevgili Sedat Demirci bu organizasyonun gerçek bir emekçisi ve büyük pay
sahibidir. Amatörce yürüttüğü başkanlığı tam bir profesyonel sorumluluk
anlayışı ve görev aşkıyla yerine getiriyor. Başta ana destekleyici ADEKA olmak
üzere diğer sponsorlar Ticaret ve Sanayi Odası, Ticaret Borsası, OMÜ,
Yeşilyurt, Cengiz, As Çelik, Düelsan, Venn, Marin ve Yavuz Tur’un katkılarında
Sayın Demirci’nin payı inkar edilmez.
Yazı, bir teşekkür risalesine döndü. Dönmesinde
bence sakınca da yok. Marifeti istiyorsak iltifatı esirgememiz gerekir. Hele
bir de iltifatlar çok fazlasıyla hak edilmişse. Ben festivalin her türlü iltifatın
çok daha fazlasını hak ettiği inancı içinde başta sanatçılar olmak üzere emeği
geçen herkese yürek dolusu teşekkürlerimi sunuyorum. Festivalin bir yıl sonra
gerçekleşecek olan ikincisini sabırsızlıkla bekleyeceğim.
10.06.2013
/Osman KARA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder