12 Haziran 2013 Çarşamba

Ragbide Samsun Başarısı…

Ragbi, iki takım arasında oval bir topun el ve ayaklarla kontrol edilerek sayı yapılması esasına dayalı olarak oynanan takım oyunu. Anavatanı İngiltere olan Ragbi, sonradan İngiliz sömürgelerine yayılmıştı. Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Afrika, Galler, İrlanda, İskoçya ve Fiji’de çok ünlenen bu oyun; 1945 yılında Türkiye’de kurulan Ragbi Ligi ile başlamış, ancak kısa ömürlü olmuştu. Daha sonra 1999’da kurulan Ragbi 2007’de ilk turnuvayı yaptı. Çoğumuzun pek bilmediği ama yaklaşık iki asırlık bir spor olan ragbideki Samsun başarısı övünç kaynağımız.

1919 Samsun Ragbi Kulübü kadınların ardından erkeklerde de Türkiye şampiyonu oldu. Kimsenin el uzatmadığı, kulüp başkanı Mehmet Taşkın ve arkadaşları ile sporcuların gayretleriyle elde edilen başarı Samsun’a mesaj olmalı. Neden mi? İmkansızlıklara rağmen elde edilen şampiyonluk. Bu şampiyonluk küçümsenmemeli. Kimsenin el uzatmadığı, hiçbir katkı sağlamadığı bu gençler, deplasmanlara otobüsle gitti. Otel paraları olmadığı için yolculuk ettikleri otobüslerde uyuyarak maça çıktılar. Paraları olmadığı için doğru-dürüst beslenemediler. Buna rağmen önce kadınlar takımı şampiyon oldu. Ardından erkekler. Zor elde edilen şampiyonluk büyük bir sevinç yaşattı. Bu sevinci yaşayanlara ortak kaç Samsunlu olabildi ki?

Çoğu ragbinin ne olduğunu bilmedi, hatta duymadı. Ragbiyi bilenler de 1919 Samsun Ragbi Kulübü’nün şampiyonluğundan bihaber. Haber Gazetesi ragbiye önem verip sayfalarına taşımasaydı; kimsenin haberi olmayacaktı. Diyeceksiniz ki; oldu da ne oldu? Doğru, Türkiye şampiyonu olan gençleri Samsun’a gelişlerinde bir karşılayan mı oldu? Onları kutlayan mı? Hadi bugüne dek pek bilinmeyen bu spor dalına ilgi duymadığımızı kabul edelim. Şampiyonluk da mı anlaşılamadı?

Anlaşılmasına anlaşılmıştır da kutlama gereği dahi duymayan Samsun’un önde gelen yöneticileri, ‘Bunu da başımıza bela etmeyelim’ düşüncesiyle mi umursamaz davranıyor? Belediye başkanlarımız nerede? Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç bu gençlerimizin başarısından haberdar mı? Haberdar ise kutlaması gerekmez mi? Gerekir. Sadece bunlar değil, daha çok şey gerekir. Uyanabilir ve önemine binaen hareket edebilirsek. Ne dersiniz?

12.06.2013
/Avni DEMİR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder