1 Haziran 2013 Cumartesi

Ata Yolundan Tarihe Yolculuk - Gerçekleşmişken

Türk tarihi dersi verdim mi? Vermedim! Ama Türk Tiyatro Tarihi dersi verdim. Nerede verdim? Büyükşehir Belediye Konservatuvarı’nda. Hem de on yıl. Verirken de öğrencilerime –tarihleri araştırıp anlayın, bugünün tarihini bilinçli yaşayın, yarının tarih i hazırdır- dedim. Halen de diyorum… Bunu derken de araştırmacı – yazar Cemil Baskın’ ın “ TÜRK DEVRİM TARİHİNE YENİ NOTLARI NASIL KAYDETTİK?”  adlı yazısını okuyorum… Nerede okuyorum? Kavak İlçesi Atatürk Parkı’nda. Okudukça cümlelerinin altını çiziyorum. Çünkü sarı basın kart sahibi usta gazeteci Cemil BASKIN’ın  yazdıklarını önemsiyorum. Hem de  her daim… Usta gazeteci aydınlanma devrimini tamamlayamamış ülkemizde, tarihsel bir gerçeğe ışık tutuyor yazısıyla. Şimdi yazıyı okuyalım mı? Okuyalım:

“Türkiye Cumhuriyeti, kuruluş mücadelesi veren halkının istem ve desteğiyle şekillenmiş, canı pahasına bu ülküye inanmış kahramanların inancıyla kurulmuş bir ulus. Bu kahramanlar, verdiği kurtuluş savaşından başka seçeneklerinin bulunmadığını biliyorlardı. Bugün devrim tarihimizin birçok ayrıntıları bilinmiyor.

Mustafa Kemal  Samsun’ a ayak bastıktan sonra Anadolu’ daki ilk uğradığı kasaba Kavak’ tan Havza’ ya gidinceye kadar altı günlük süreç hemen hemen hiç bilinmiyor. Oysa ki Samsun-Havza  arasındaki güzergah Rum Pontus çetelerinin en yoğun olduğu bölgeler. Aşılmaz dağların nasıl aşıldığının ve bu yollarda Mustafa Kemal’ in devrim için kafasında şekillenen fikirlerin ortaya çıkması gerekiyordu. Yıllara varan, belgelere ve sözlü tarihe dayalı yaptığım çalışmalar 1995 yılında devrim tarihine önemli notların kazanılmasını sağladı. O yıllarda Barış Gazetesi yazarlarından rahmetli Erdoğan Türer İle Samsun-Kavak-Havza arasında yaptığımız çalışmaların belgelere ve bilimsel normlara oturmasını sağlamak için inanılmaz çaba gösterip olanca titizliğimizi sergilemiştik.

O yıllarda devrim tarihi uzmanları bizlere ilgisizdi. Aradan geçen yıllarda çalışmalarımızın ciddiyetini, sağlam belge ve tanıklarla ortaya çıktığımızı görenler bizim çalışmalarımıza destek verdiler. Birçok tarihçi, yazar, araştırmacı çalışmalarımızı inceleyip, yaptığımız sözlü tarihlerin önemli kaynaklarla örtüştüğünü görünce kitaplarında ve makalelerinde yer verdiler. 19 Mayıs 1919’ da Rum Çetelerinin kasıp kavurduğu Türk köyleri huzursuzdu. Ancak inançlı ve örgütlenme isteği olan bir yapıya sahipti.

Mustafa Kemal bu inancın şekillendiğini ilk kez Samsun’ da gördü. Samsun’ da iskeleye ayak bastığı andan sonra böyle bir mücadele azminin bir istek halinde olduğuna şahit oldu. Cumhuriyet’ in 80. Kuruluş Yıldönümünü kutladığımız 2005 yılında, yıllarca çaba harcadığımız devrim tarihimize önemli notlar kaydedilecek bu ilkleri başarmanın mutluluğunu ve gururunu taşıdık.

Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919’ da Samsun’a İstanbul hükümeti tarafından Anadolu’ daki toplumsal kargaşanın yaratılmasını incelemek için gönderilir. Pontus hayallerini içeren bu çetelerin zulümleri artık o dönemin kırsal kesiminde yaşamı ciddi etkilemiştir. Ne olacağının bilinmediği bir sürece giden toplumda kurtuluş birikimi son noktasını bulmuştur. Mustafa Kemal daha Samsun’ a ayak basar basmaz bunu hisseder. Anadolu içlerine doğru arkadaşları ile birlikte yol alırken; ilk uğrak yeri Badırlı Köyü olur. Köy halkından, Rum çetelerinin baskılarını öğrenir. Badırlı Köy Meydanı’nda daha 14 yaşında yeni gelin olan Seher (Hacer) nine Mustafa Kemal’ e kahve pişirir ve eliyle ikram eder.

İşte Kurtuluş Savaşı’nın oluşması fikri de ilk burada şekillenir Mustafa Kemal’ in kafasında.  Çünkü Badırlı, coğrafi konum olarak bir sırttadır. Tam karşı sırtta ise Rum çeteleri bulunmaktadır. Rumların yaptıkları baskıyı ve halkın isteklerini ve azmini hisseden Mustafa Kemal yoluna devam eder.

İkinci uğrak yeri Avdan Köyü olur. O dönemde Avdan Köyü’nün yukarısında bulunan sırtın düzlüğünde Susuz Han vardır. Handa mola veren Mustafa Kemal’ in Avdan Köyü’ne uğrayarak, konakladığını İngiliz yazar Gotthart  Jaeschke kitabında yazmıştır.

Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda önemli bir ilk not olarak kaydedilmesi gereken Avdan Köyü’nde Durmuş Özen’ in Mustafa Kemal’ e verdiği destektir. ‘Sapık’ lakabıyla bilinen Durmuş Özen, engebeli araziye sahip olan köyü Çelikalan’ da, Rum baskılarına karşı örgütlenmiş etkili birisi. Köyünde Rum Pontus çetelerinin baskılarına direnebilecek gücü yaratmış etkili bir kahraman. Avdan Köyü’nden sonra Mahmur Dağı’na doğru tırmanan Mustafa Kemal’ in Mahmur Dağı zirvesini geçebilmesi olanaklı değil. Ancak bugün bu ayrıntılar hiç bilinmiyor.

Bu dağın aşılması bu dönemde sadece Çerkez Ekrem olarak nam salmış Kavak Karlı Köyü’nden Canbolatoğlu Ekrem tarafından sağlanıyor. Çerkez Ekrem 1887 doğumlu, emrinde 200 atlı gücü olan önemli bir direnişçi. Çocukluğumdan beri duyduğum, ancak ayrıntılarını bilmediğim önemli bir Kurtuluş Savaşı kahramanı. 93 yıl önce ‘200 atlıyla emrindeyim paşam’  diyen Çerkez Ekrem’ in Mustafa Kemal’ e verdiği desteğin ayrıntılarını 2000-2005 yılları arasında yaptığım araştırmalarımda öğrendim.
***
01.06.2013
/Ersin ERGE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder