14 Kasım 2012 Çarşamba

Tütünü Önce Yok Ettiler, Sonra Da Müzelik Yaptılar…

Temel, İngiltere’ye tatile gider, çevreyi gezmek için bir araç kiralar. Araçla seyir halindeyken radyoyu açar. Radyoda spikerin sesi telaşlı:  Dikkat! dikkat! Otoyolda manyağın biri ters şeritte seyretmekte, tüm sürücülerin dikkatine! Temel sinirli:  Haçan hangi biri hepüsü ters gideyi daa... Dünyaca ünlü tütünümüzün başına gelen böyle bir şey. Önce en önemli ihraç maddemiz tütünü akıl almaz yasalarla tarihe gömdük. Şimdi de o tarihe gömdüğümüz tütünü müzelik yapmak için kollar sıvandı. Kim mi? Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz.

AK Parti’ye ‘Ne halt ettiniz?’ dercesine, fıkrada olduğu gibi biri değil tüm ürünleri müzelik duruma getirdiniz mesajı verircesine. Bir tarım ülkesiyiz. Pardon tarım ülkesiydik. Artık üretmiyor, ithal ediyoruz. Üretecek durum bırakılmalı. Üreten, zarar eder hale getirildi. Samsun’da, dünyanın en kaliteli şark tipi denilen Maden, Evkaf ve Canik türü tütünümüz vardı.  İzlenen yanlış politikalarla yok edildi. Halbuki Türkiye’nin en önemli ihraç maddesi tütün idi. Ardından diğer ürünler ekilmez oldu. Tarlasını ekemeyen çiftçi köyleri terk eder oldu.

AK Parti iktidarı tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen çiftçinin iyi durumda olduğunu yineleyip duruyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz gerçekleri görmüş olacak ki, geçmişin önemli ihraç ürünü olan tütünü kurulacak Kent Müzesi’nde sergileyecek. Neden? ‘Bir zamanlar bu müzedeki tütün bizimdi’ demek için olsa gerek. Sayın Yılmaz, müzede en dikkat çekici ve en önemli köşenin tütünün hikayesinin anlatıldığı bölüm olacağı inancında. Ben de o inancı taşıyorum. Tütünün o köşedeki geçmişi öyle sanıyorum ki, yok edenlere çok şeyler söylenmesine neden olacak. Ne dersiniz?


Tekkeköy’de dumansız hava hayal…
Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin, dumansız hava istiyor ama ilçesi zehir saçıyor. Dumansız havayı istemesine neden de o zehir olsa gerek. Sayın Tekin’in bu isteğine gülüp geçenleri görür gibiyim. Neden mi?

Tekkeköy’de zehirli duman saçan bacalara bırakın engel olmayı, yenilerinin eklenmesi sürüyor. ÇED raporu da hikaye. Gücü olan ÇED raporuna ihtiyaç duymaz, duysa da almakta zorlanmaz da ondan. Zaten Mimarlar Odası Başkanı Selami Özçelik ‘ÇED almak formalite’ diyerek en doğru özeti yaptı. Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin ÇED denetiminin bölgesel yapılması gerektiğini öne sürerken, “20 metrekarelik bir odada bir kişi bir sigara içiyorsa bunun etkisi çok büyük olmaz. Ama 10 kişi sigara içiyorsa, oradaki herkes boğulur” örneği verdi. Örnek doğru; ya gerçek?

Bir kişinin bir odada sigara içmesi halinde içene 70 lira, içtirene 5 bin lira para cezası var. O nedenle o odada kimse sigara içmeye cesaret edemez ama koca ilçeyi zehirli dumana boğanlara ceza kesecek var mı? Var da, yok! O halde fazla söze gerek yok. Zarar verenlerin gücü yok edilmedikçe göz göre göre zehirlenmeye devam. Bizden sadece hatırlatması.


Bütünşehir tepkileri sürüyor…
Samsun Büyükşehir Belediyesi il genelini kapsayacak. Her kesim buna karşı. Daha şimdiden belediye başkanları arasında da  görüş ayrılıkları başladı. İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, yeni yasayı eyaletleşmeye giden yolun ilk adımı olarak niteledi. Atakum Belediye Başkanı Metin Burma ise ‘Kime danışıldı da bu yasa çıkarıldı?’ diye sordu. AK Partili belediye başkanlarına bir diyeceğim yok. Sesi çıkanın sesini kısarlar çünkü. Vatandaş endişe duymakta haklı.

‘Büyükşehir’den ne gördük ki, bütünşehirden görelim’ diyerek tepki gösteren vatandaşa aldırış edildiği yok. Vatandaş hiçe sayılmanın rahatsızlığı içinde. ‘Sıra bize de gelecek’ derken, seçimde AK Parti’ye ders verecekleri mesajını iletiyor. Anlayabilenlere. Her neyse, bu bütünşehir sadece Samsun’un değil tüm bütünşehir olan illerin sorunu. Ya vatandaş ya da AK Parti kaybedecek. Bekleyip göreceğiz.

14.11.2012
/Avni DEMİR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder