Temel, İngiltere’ye tatile gider, çevreyi gezmek
için bir araç kiralar. Araçla seyir halindeyken radyoyu açar. Radyoda spikerin
sesi telaşlı: Dikkat! dikkat! Otoyolda
manyağın biri ters şeritte seyretmekte, tüm sürücülerin dikkatine! Temel
sinirli: Haçan hangi biri hepüsü ters
gideyi daa... Dünyaca ünlü tütünümüzün başına gelen böyle bir şey. Önce en
önemli ihraç maddemiz tütünü akıl almaz yasalarla tarihe gömdük. Şimdi de o
tarihe gömdüğümüz tütünü müzelik yapmak için kollar sıvandı. Kim mi? Büyükşehir
Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz.
AK Parti’ye ‘Ne halt ettiniz?’ dercesine, fıkrada
olduğu gibi biri değil tüm ürünleri müzelik duruma getirdiniz mesajı
verircesine. Bir tarım ülkesiyiz. Pardon tarım ülkesiydik. Artık üretmiyor,
ithal ediyoruz. Üretecek durum bırakılmalı. Üreten, zarar eder hale getirildi. Samsun’da,
dünyanın en kaliteli şark tipi denilen Maden, Evkaf ve Canik türü tütünümüz
vardı. İzlenen yanlış politikalarla yok
edildi. Halbuki Türkiye’nin en önemli ihraç maddesi tütün idi. Ardından diğer
ürünler ekilmez oldu. Tarlasını ekemeyen çiftçi köyleri terk eder oldu.
AK Parti iktidarı tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen
çiftçinin iyi durumda olduğunu yineleyip duruyor. Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz gerçekleri görmüş olacak ki, geçmişin önemli ihraç ürünü olan
tütünü kurulacak Kent Müzesi’nde sergileyecek. Neden? ‘Bir zamanlar bu müzedeki
tütün bizimdi’ demek için olsa gerek. Sayın Yılmaz, müzede en dikkat çekici ve
en önemli köşenin tütünün hikayesinin anlatıldığı bölüm olacağı inancında. Ben
de o inancı taşıyorum. Tütünün o köşedeki geçmişi öyle sanıyorum ki, yok
edenlere çok şeyler söylenmesine neden olacak. Ne dersiniz?
Tekkeköy’de
dumansız hava hayal…
Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin, dumansız
hava istiyor ama ilçesi zehir saçıyor. Dumansız havayı istemesine neden de o
zehir olsa gerek. Sayın Tekin’in bu isteğine gülüp geçenleri görür gibiyim. Neden
mi?
Tekkeköy’de zehirli duman saçan bacalara bırakın
engel olmayı, yenilerinin eklenmesi sürüyor. ÇED raporu da hikaye. Gücü olan
ÇED raporuna ihtiyaç duymaz, duysa da almakta zorlanmaz da ondan. Zaten
Mimarlar Odası Başkanı Selami Özçelik ‘ÇED almak formalite’ diyerek en doğru
özeti yaptı. Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin ÇED denetiminin bölgesel
yapılması gerektiğini öne sürerken, “20 metrekarelik bir odada bir kişi bir
sigara içiyorsa bunun etkisi çok büyük olmaz. Ama 10 kişi sigara içiyorsa,
oradaki herkes boğulur” örneği verdi. Örnek doğru; ya gerçek?
Bir kişinin bir odada sigara içmesi halinde içene
70 lira, içtirene 5 bin lira para cezası var. O nedenle o odada kimse sigara
içmeye cesaret edemez ama koca ilçeyi zehirli dumana boğanlara ceza kesecek var
mı? Var da, yok! O halde fazla söze gerek yok. Zarar verenlerin gücü yok
edilmedikçe göz göre göre zehirlenmeye devam. Bizden sadece hatırlatması.
Bütünşehir
tepkileri sürüyor…
Samsun Büyükşehir Belediyesi il genelini
kapsayacak. Her kesim buna karşı. Daha şimdiden belediye başkanları arasında
da görüş ayrılıkları başladı. İlkadım
Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, yeni yasayı eyaletleşmeye giden yolun ilk
adımı olarak niteledi. Atakum Belediye Başkanı Metin Burma ise ‘Kime danışıldı
da bu yasa çıkarıldı?’ diye sordu. AK Partili belediye başkanlarına bir
diyeceğim yok. Sesi çıkanın sesini kısarlar çünkü. Vatandaş endişe duymakta
haklı.
‘Büyükşehir’den ne gördük ki, bütünşehirden
görelim’ diyerek tepki gösteren vatandaşa aldırış edildiği yok. Vatandaş hiçe
sayılmanın rahatsızlığı içinde. ‘Sıra bize de gelecek’ derken, seçimde AK Parti’ye
ders verecekleri mesajını iletiyor. Anlayabilenlere. Her neyse, bu bütünşehir
sadece Samsun’un değil tüm bütünşehir olan illerin sorunu. Ya vatandaş ya da AK
Parti kaybedecek. Bekleyip göreceğiz.
14.11.2012
/Avni DEMİR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder