27 Eylül 2012 Perşembe

Gençler Mi? Pöff!

Birilerine sormak isterim...  Diyorlar ve iddia ediyorlardı ki "Bu takıma transfer gerekmez, elimizde genç oyuncular var. Onlarla ligi götürürüz"... Tabi akil insanlar ve de futbolu daha iyi bilenler bu teklife değer vermeyip, tam 17 futbolcu aldılar... Takımın ligdeki hali ortada... Allahları var iyi gidiyorlar... Gençler mi? Onları dün ziyadesiyle görme fırsatı bulduk... Pişmeleri, olgunlaşmaları için daha çok çalışmalı, daha çok ekmek yemeleri gerek... Üstelik gençleri kazanmanın yolu bu değil...

Bir - iki genci, ya direkt, ya da sonradan oynatırsın, maç tecrübesi elde etmesini sağlarsın... Gelelim kupa maçına... Belli ki; rakip hakkında tek bir bilgi toplanılamamış... Bu da Sivas ekibinin hafife alındığının açık bir göstergesi... Sahaya çıkan kadro ilk kez bir araya gelmiş toplama takım gibiydi...
Ne bir oyun planı, anlayışı ve futbol adına yapılan doğru bir davranış vardı... Oysa bu maç hafta sonu oynanacak zorlu Rizespor maçının provasının yapılacağını düşünüyorduk... Yanılmışız...

Sivas 4 Eylül Belediyespor'un oturmuş ve diri bir kadrosu var... Ligdeki gidişatları bunun ispatı... Adamlara değil kafa tutan, gol atma şerefini yaşayan bir takım yok... Samsunspor da atamadı... Maç boyunca oyun disiplininden hiç mi hiç kopmadılar... Paniksiz, temkinli ve soğukkanlı oynadılar... Samsunspor'un ne adından, ne de futbolundan koktular...  İki farklı öne geçmelerine rağmen üçüncü golü son düdüğe kadar hep düşündüler... Helal olsun... Ömer Ataş ve talebelerini kutluyorum... Yolları açık olsun...  

Bolu beraberliğini konsantrasyon eksikliğine bağlayan Erhan Altın'ın, maç sonu açıklamasından çıkan sonuç kupada tur geçmeyi arzulamadığı şeklinde yorumlanabilir... Oysa;  Tribündeki yöneticiler turu geçip karşılığında o bankadan gelecek parayı düşünüyordu... Aynı şeyi futbolcular için söylemek mümkün değil... Adeta "bu angarya maç bitse de gitsek" havasındaydı... Giden ne tur, ne de kaybedilen paraydı...  Prestijin, kariyerin yerle yeksan olduğunu kimse umursamıyor ya, işte insanı kahreden nokta bu...  

27 Eylül 2012 Perşembe
/Resul AKÇAY

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder