Avrupa Birliği sevdasıyla çok şeyi değiştirdik.. Zor
oldu AB uyumlarına 'uymak ama sonuçta' bir gün öncesine alışmakla 'alıştırıldık
aslında' her şeye.. Sokakta seyyar balık satılmayacak denildi, "Olur mu
öyle şey, camekan arkasında balık mı olur" dedik, ama alıştık.. Şimdi
vitrine bakar gibi bakıyoruz ve satın alıyoruz balıkları.. Ekmeği poşete
sokamadık ama 'fırıncıya eldiven giydirmeyi başardık'.. Sakatat AB'ye uymaz
dediler, 'yemeyiz ne olacak' dedik.. İdam AB'ye uymaz dediler kalktı, 'Apo
kurtuldu'.. Hücresini neredeyse santimle ölçtük.. 'Odasının ölçülerine bile itiraz edildi'.. Yok
uygun diye gazetelere resimleri bile verildi.. Konuşabilecek adam lazım bana
dedi, arkadaş gönderdik..
Şimdi volta atıyorlar günün belli bir saatinde
İmralı'da.. Radyo kesmedi, 42 ekran televizyon verdik.. PKK ile yapılan gizli Oslo görüşmeleri ilk
ortaya çıktığında 'neredeyse kıyamet koptu' ama ona da alıştık.. Artık her gün
İmralı görüşmeleri var neredeyse.. Dikkat edin Apo bile demiyoruz artık.. İmralı
diyoruz, herkes anlıyor.. Alıştık çünkü, İmralı'nın, Apo'nun mekanı olduğuna...
Hatta yarın kimler ziyaretine gidecek diye merakla bakmıyoruz bile televizyon
haberlerine.. Alıştık çünkü.. Hatta yazacağı mektupları ve mesajlarını
bekliyoruz artık.. Görüşmelerin sonuç bildirgesi gibi..
Bakkal alıştı, fırıncı alıştı, balıkçı alıştı,
vatandaş alıştı ama şehit anaları alışmıyor işte bazı şeylere.. Kabullenemiyor...
En azından Şehit Astsubay İlhan Hamlı'nın annesi 76 yaşındaki Bedriye Hamlı,
alışamıyor İmralı görüşmelerine.. İsyan ediyor.. Haksız da sayılmaz.. Onun oğlu
toprakta yatıyor. 18 Nisan 1992 günü
Ağrı Dağı eteklerinde Pamuk Geçidi’nde 3 astsubay arkadaşı ile birlikte sivil
kıyafetli ve silahsız seyahat halinde iken PKK'lı teröristler tarafından şehit
edildi.. 'Ben desteklemiyorum' o görüşmeleri diyor.. Üzülüyor.. "O acıyı
sadece yaşayan ve çeken bilir" diyerek, acısını tarif ediyor aslında. Yine
gözleri yaşlı.. 21 yıldır dinmeyen gözyaşı bu.. O da biliyor aslında 'kan
dökülmesinin çözüm olmadığını ve ekliyor; "PKK düşmanımız, Kürtler
kardeşimiz" diyor ama Apo ile görüşmeleri içine sindiremiyor bir türlü.. Alışamıyor..
Dün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ergenekon
Davası'ndan tutuklu bulunan eski Genel Kurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'u
cezaevinde ziyaret etti.. Bahçeli, 8 Ocak'ta partisinin grup toplantısında
MİT-Öcalan görüşmesini eleştirmiş ve ''Madem siz İmralı'ya gidiyorsunuz ben de
Silivri'ye gidip İlker Başbuğ'a sarılırım'' demişti. Jet hızıyla müracaatını yaptı, dün Silivri
Cezaevi'nde Başbuğ ve partisinin milletvekili Engin Alan'la görüştü.. Televizyonlar,
internet siteleri FLAŞ.. FLAŞ..FLAŞ.. diye vermedi haberi..
Rutin bir haber gibi, yayınladı, öyle de izledik.. Öyle
alışmışız ki; hiç yadırgamadık, şaşırmadık.. Alıştık çünkü bir çok şeye.. Hele
ki; Apo ile yapılan görüşmelerden sonra çok şeye alıştık.. Ahali alıştı da, "şehit anaları nasıl
alışacak' onu bilmiyorum.. Zor olacak gibi görülüyor ama.. Bir gün öncesine
alışarak, yeni güne başlıyoruz... Nereye kadar alışacağımızı da 'inanın
kestiremiyorum'.. Sadece yarından eminim.. Apo'nun yeni ziyaretçileri olacağı
kesin.. Sonrasını 'ancak bir gün sonra tahmin edebilirim'... Alıştıra
alıştıra..
15.01.2013
/A.YENER
CABBAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder