12 Haziran 2012 Salı

Kronik Yoksulluk

Bugün Samsun’un Vezirköprü, Ladik, Asarcık, Salıpazarı ilçelerindeki ve köylerindeki çocuklar Kronik(süreğen) yoksulluk çemberi içindedirler. Yoksulluk, yalnızca ekonomik anlamı olan bir terim değildir. Bugün uluslar arası literatürde bahsedilen ‘’modern yoksulluk’’ kavramıdır. 16.yüzyılda Avrupa’da bugünkü iktisadi modelin çıkmasıyla yaşanmaya başlayan bir olgudur. Modern yoksulluk, kapitalizm ile birlikte tarımın terk edilmesi, insanların topraklarından kopması, artan kentleşme ile birlikte ele alınmalıdır. Yoksulluk sürecinin arttığı, gelir adaletsizliğinin belirginleştiği 1980-2009 dönemini değerlendirdiğimizde Türkiye’de 1980 de %50’nin üzerinde olan tarım istihdam oranı, 206 da %27’e düşmüştür.

Çocuk yoksulluğu KIRILGANLIĞI içerir. Kırılganlık kavramı, en çok korunma gereksinimi içinde olma durumunu ifade eder. Bu kavram zayıflık, korunmasızlık, güvencesizlik ve temel insani gereksinimlere erişememe gibi somut biçimleri içinde barındırır. 1990 lara kadar yoksulluk, maddi zenginlik biçiminde maddi boyutuyla tanımlanırken, son zamanlarda kırılganlık ve sağlık-eğitim ve çevreden yararlanma gibi temel yeteneklerin yapılabilirliğinin olamaması şeklinde farklı ölçütler bu tanımda ön plana çıkmaktadır.

Bu boyutuyla Samsun’un kırsal ilçelerinde çocuk yoksulluğu kentsel kazanımlar üzerinden tekrar tanımlanmalıdır. Vezirköprü’de çocuk kırılganlığı nedir? Asarcık’ta çocuk kırılganlığı nedir? Ladik’te çocuk kırılganlığı nedir?

Kronik yoksulluğun, salt ekonomik haklardan yoksun olma değil, aynı zamanda uzun süreli, nesilden nesile aktarılan yoksulluk anlamına geldiği gerçeğini, kronik yoksulluğun geçici yoksulluktan ayıran temel özelliğin bireylerin bu döngüyü kırıp yoksulluktan kurtulabilme olasılıklarının çok düşük düzeyde olması ya da hiç olmaması üzerinden gözden geçirmeliyiz.

Son 10 yılda Samsun’da istihdam sağlama şeklinde biçimlenen kentsel gösterinin, kuru bir politika olduğu, Samsun kırsal gerçeği ile çakışmadığı, kronik yoksulluk üzerindeki çemberi kırmada etkisinin olmadığı temel önerisinin mantık dilinde karşılığının ‘’Doğru bir önerme’’ olduğunun, kabulü ile başlanmalıdır.

Kronik yoksulluğun unsurlarını bilmelidir bu kent. Süreklilik, Sosyal destekten yoksulluk, Yoksulluğun şiddetli bir biçimde yaşanması, Çok boyutlu yoksunluk…

Süreklilik, bireyin beş yıl ya da daha uzun süre yoksul olması şeklinde tanımlanmaktadır. Bu sürenin en önemli özelliği, bireyin yoksulluktan kurtulabilmesi için gerekli olan yeteneklerini de kaybetmesine neden olan süre olmasıdır. Yani UMUT yitimidir. Kısaca güç yitimidir.

Samsun İlçelerinde kronik yoksulluğun en temel unsurlarından biride sosyal destekten yoksunluktur. Bu kavram esasen sosyal koruma sisteminden yararlanamamayı ifade eder. Tam da burada yoksulluğun geçenlerde rastladığım bir tanımını da yazmak isterim.’’İnsanların sesinin olmaması, derdini anlatamamasıdır yoksulluk’’

Sosyal destekten yoksun olma, ayrımcılık, saygı görmemem ve ihmaller üzerinden şekillenir. Ayrımcılık bireylerin kamu hizmetlerine, piyasalara ve kaynaklara erişimini engeller. Eğitim, sağlık ve gelir bakımından yoksul kalmalarına neden olur. Sosyal dışlanma bu sürecin diğer kavramıdır. Sosyal dışlanma yoksulluğun bir nedeni olabilirken, aynı zamanda sonucu da olabilir.

Vezirköprü, Asarcık ve Kavak köylerinde yaşanan ‘’Çok Boyutlu yoksulluk’tur’’ Bu insanlar salt gelirden değil, aynı zamanda sağlıktan ve eğitimden yoksun olma gibi çok boyutlu bir yoksullukla karşı karşıyalardır.

Kronik Yoksulluk 2012 Raporu Kronik Yoksulluğun nedenlerini ekonomik, sosyal, siyasal ve çevresel olarak sınıflamaktadır. Bu rapor ayrımcılık, yüksek bağımlılık, kötü sağlık koşulları, eşitsizlik, yoksulluk kültürünü SOSYAL NEDENLER olarak, kötü yönetim, güvencesizlik, sivil toplum örgütleri ve meslek odaları ile şiddetli çatışma ve onarı yok sayma, bölgesel göçler, küreselleşmeyi SİYASL nedenler olarak göstermektedir. Hani yaşananlar düşünürse ATLILAR bir gerçeği atlıyor gibi geliyor bana. Bu şehir yoksul ve yoksundur.

/Cem ŞAHAN
12 Haziran 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder