2 Nisan 2010 Cuma

Gerçeğiyle Yüzleşen Kent -III


Bir zamanlar bu kentte Gazetemiz köşe yazarı ve Mimarlar Odası Samsun Şubesi eski başkanı Sacit Acar’ın deyimiyle “tütün kokulu kadınlar” yaşardı. Üstleri başları tütün kokardı ama elleri berekete uzanır, emeklerinden bereket fışkırırdı. Önce tütün kayboldu bu topraklarda, sonra “tütün kokulu kadınlar” ve onların esnafa taşıdığı bereket. Ve ne yazık ki, bu kentte yaşayan bizler o “tütün kokulu kadınların” yokluğunun farkına çok geç vardık.

Kadınlarımız ve genç kızlarımız üretimden çekildiğinden beri de bu kent geriliyor. Kadınlarımızla birlikte sokaklarımızın da tütün koktuğu yetmişli yıllarda ülkenin yedinci kenti olmak için Eskişehir’le çekişen Samsun kurtuluşunun ve yarışa kaldığı yerden yeniden katılmasının yolunun eğitim, kültür, sanat ve sağlıktan geçtiğini yeni anlıyor.

Samsun yıllar önce birkaç idealist doktorun ve başhekimin kamu hastanelerinde başlattığı yarışın meyvelerini bugün Karadeniz Bölgesi’nin sağlık kenti olarak topluyor. Artık Türkiye’nin marka özel sağlık kuruluşları ya doğrudan sağlık yatırımı yapıyorlar Samsun’da ya da Samsunlu doktorların kurduğu özel hastanelere ortak oluyorlar. Bu konuda sevindirici olan genel sağlık hizmeti veren hastanelerin yanında özel ihtisas hastanelerinin de devreye girmesi. Samsun ciddi bir sağlık turizmine hazırlanıyor demek abartı olmaz. Gözler Karadeniz Çanağı’nın sadece Türkiye kıyısında değil, gelecekte karşı kıyıdan yani Rusya, Ukrayna ve Kafkasya’dan ciddi hasta bekleniyor. Sağlık hizmetleri ve sağlık turizmi konusunda kamu ve özel hastanelerin hakkını verirken Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin katkılarını ihmal etmek haksızlık olur.

Samsun sağlık merkezi olma yanında kültür, sanat ve eğitim merkezi de oluyor. 1975’de kurulan Ondokuz Mayıs Üniversitesi bugün bin civarında öğretim üyesi, bin beş yüz kadar öğretim görevlisi ve yirmi altı bini aşkın öğrencisiyle bölgenin en büyük ve en önemli üniversitesi. Karadeniz’in ilk özel üniversitesi de Samsun’da kuruluyor. Canik Başarı Üniversitesi’nin temeli 18 Nisan’da atılacak. Şimdi gözler ikinci bir devlet üniversitesine çevrilmiş vaziyette. İstemek almanın ilk şartı ve bir başka sözden kopya bir söylemle de almanın yarısı.

Gözüken o ki, Samsun’da “tütün kokulu kadınlar”ın boşluğunu “eter kokulu” ya da giysileri “tebeşir tozlu” kadınlar dolduracak ve kent eski bereketli günlerine yine kadınların katkısıyla ulaşacak.

“Bereket Ana” deyimi boşuna olmasa gerek.
/Osman KARA
02.04.2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder