22 Ağustos 2006 Salı

Samsun’un Marka Yolculuğu –1


Samsun Şehrinin Marka yolculuğu Projesi AB’den hibe almaya hak kazanarak uygulamaya koyuldu.


AB’ye sunulan proje isminin “Samsun Şehrinin Marka Yolculuğu” yerine “Samsun’un Marka Yolculuğu” olmaması dikkatimi çekti ilk başta. Proje ile uzaktan ya da yakından ilgili olanlara “ demek ki Samsun da bir şehirmiş” şeklinde bir düşünceyi davet eden ve Samsun ile AB’ye sunulan proje arasına mesafe koyan bir isimlendirme tercihi. Yani oryantalist-müsteşriklerin Doğuya bakışı gibi...

Yadırgadığım hususlardan bir diğeri de ( ki bence önemli noktalardan birisi); Marka ve marka oluşumu ile tüketim değerlerinin yapışık ikizler gibi düşünülmüş olması. Markanın sanki mal veya hizmete yönelik bir imaj çalışmasından başka bir şey olamayacağı ön kabulüne yönelmiş-yenilmiş oarak işe başlanmış olması.

Bu düşünce ve yaklaşım tarzının gereğinden fazla “Batılı” bir düşünüş olduğunu bilmem hatırlatmaya lüzum var mı? Türk Tipi Düşünüş Biçimini AB uğruna teğet geçiyorsak ayrı tabi...

Bu durumun Felsefi arka planını tartışmaya açarak zaman kaybetmek yerine; bir kişinin, bir isimin ve/ veya bir fenomenin de pek ala marka (alamet_i farika) olabileceği ihtimali ve doğrusunun üzerinden atlanarak işe başlanılmış olduğunu hatırlatmak istiyorum.


Hal bu ki Samsun’un en önemli marka değeri yani alamet-i farikası tarihtir. Yani 19 Mayıs’tır. Yani Milli Mücadele’dir. Ve yani Atatürk’tür..

22.08.2006
/Recep Yazgan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder