İşte O Yazı
Beytüşşebap Kaymakamı’nın sözleri başlığı ile
Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Yılmaz Özdil’in yazdığı köşe yazısını yayınladım
dün bu gün yine Özdil’in ikinci yazısını paylaşmak istiyorum sizlerle. Bu
yazıları bir kere daha hatırlamanız için yarın ise bu konudaki kendi
düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım. Daha öncesinde bu yazılar önemli yaşanan
gelişmeleri daha iyi anlayabilmemiz için. İşte Özdilin ikinci yazısı...
”Ateş Hattında-Beytüşşebap Kaymakamı’nın PKK ile
Mücadele Günlüğü” isimli kitabından alıntılar yaptım. Mesut Taner Genç.
Beytüşşebap’ta kaymakamlık yapmış, durumun vahametini, yöre halkının
psikolojisini, kamu görevlilerinin halini, operasyonlardan neden eli boş
dönüldüğünü, mayın-pusu gibi yaşanmış tecrübelerini, hatta lojmanının nasıl
basıldığını, nelerin yanlış yapıldığını, nelerin yapılması gerektiğini, buna
mukabil, ne şehit sayısında, ne de şehit cenazelerinde atılan nutuklarda azalma
olduğunu... 2008’de piyasaya çıkardığı kitabında bütün çıplaklığıyla
anlatmıştı. Çok önemsedim. Çünkü görevdeyken koltuğunu, terfisini korumak için
dut yemiş bülbül gibi susan, emekli olduktan sonra papağan gibi konuşanlardan
değildi. Aktif görevdeyken, Ankara’da Vali Yardımcısıyken yazmıştı. Şu anda da
emekli değil. Samsun’da vali yardımcısı. Telefon etti. Kitabı 4 senedir
raflarda. Ne bir bakan... Ne bir milletvekili... Ne bir askeri yetkili ne bir
istihbarat yetkilisi. Hiç kimse! Devletten bir Allah’ın kulu arayıp da, gel şu
bildiklerini, gördüklerini bize de anlat dememiş.
TBMM’de komisyon kurup, terör mağdurlarını,
korucuları, hatta teröristlerin ailelerini davet ederek, dinliyorlar, çok da
iyi yapıyorlar... Kaymakam’ı ki en yakın tanık- çağıran olmamış. Saygı Öztürk
çağırmış... Değerli gazeteci büyüğüm Saygı Öztürk, aramış, canlı yayına çıkın,
şu bildiklerinizi televizyon programında anlatın demiş. O sırada Ankara’da
görevli olan kaymakam, Ankara Valisi’nden izin istemiş, üç ay tık yok. Üç ay
sonra, içişleri bakanlığı izin vermiyor cevabı gelmiş. Samsun’da görevliyken,
Saygı Öztürk gene aramış, gene ekrana davet etmiş. Kaymakam, bu sefer Samsun
Valisi’nden izin istemiş, gene aynı cevabı almış. Görme’yelim. Duyma’yalım.
Konuşma!
Ne futbolcu bıraktılar kardeşim, ne artist, ne
figüran, Nihat Doğan’a, Kiboş’a, Balık Ayhan’a danıştılar. Polat Alemdar’a...
Recep İvedik’e bile sordular. Kaymakam’ın fikrini soran yok. E sordum
kendisine... Açılım’ken iyiydi de, Beytüşşebap Kaymakamı’na gelince niye
kaçılım? ”Dilim varmıyor ama gaflet değil bu... Millet kandırılıyor. Terörle
mücadele edilmiyor. Terörle mücadele edenlerden intikam alınıyor. Millet bilsin
diye kitap çıkardım, bildiklerimin yüzde 10’unu yazdım. Gerisini yazsaydım, şu
anda hapistekiler gibi tutuklanmış olurdum!”
/Mahmut
ERDOĞAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder