Anadolu Türk Mimarisinde ahşap işleri üzerinde son
yıllarda yoğunluk kazanan inceleme ve araştırmalar; belli bir süreç geçirerek
oluşmuş birbirinden güzel sütunlar, başlıklar,pencere kapakları,kapı
kanatları,tavan süslemelerinin beklenmedik yerlerde en güzel şekilleriyle
karşımıza çıkmasıyla bu konulardaki araştırma ve inceleme eksikliği kendini
göstermektedir.
Samsun’daki ahşap ve ahşap direkli camilerin
tanıtılmasıyla, daha önce detaylı bir incelemeye maruz kalmamış olan Orta
Karadeniz Bölgesi camii ve mescit mimarisine bir ölçüde ışık tutarak daha
detaylı araştırmalara konu olması ve birçok bölgeden hiç de geri kalmayan ahşap
mimarimizin hak ettiği ilgiyi görmesi gerektiği inancındayım. Genel olarak
baktığımızda Samsun ahşap camii ve mescitlerinin Çarşamba, Terme ve Kavak
ilçelerinde yoğunluk kazandığı izlenmektedir. Bunun yanında bir takım
kaynaklardan günümüze ulaşan bilgilerden bu güne ulaşmayan ahşap mimarinin
varlığını öğrenmekteyiz.
Bu bilgilerden edinilen sayının küçümsenecek miktarda
olmaması doğal afetler yanı sıra insan tahribatının da yoğunluğunu göstermektedir.
Varlıklarını çeşitli yollarla öğrendiğimiz ancak bu gün yerinde olmayan ahşap
mimarinin birkaç örneği Abdi-Zade Hüseyin Hüsameddin’in Amasya Tarihi adlı
eserinde; Lâdik kazası bölümünde bahsettiği, Bahşi mahallesinde Hızır Paşanın
yaptırdığı dokuz odalı ahşap medrese ile Simre nahiyesinin Şeyh Savcı ve Tatar
Kalesi köylerinde bizzat kendisinin gördüğü ahşap camilerdir. Yine aynı eserde
Vezirköprü’den bahsedilirken “Eskiden beri köprünün medreseleri, mektepleri, âlimleri
çoktu. Yapıların ekseriyeti ahşap olduğundan tekrar yıkılmağa yüz tutmuş, birçok
kere yenilenmiştir. Burada pek çok camii, mektep, tekke olduğu halde bunların
sahipleri ve yaptıranları hakkıyla bilinmediğinden yanılmasından sarf-ı nazar
edilmiştir” ibaresiyle günümüze kadar ulaşan önemli bir sorun dile getirilmiştir.
Yoğunluk olarak Terme, Çarşamba, Kavak ilçelerinde toplanan ahşap malzemeli
camilerin erken örneklerinin kimler tarafından yapıldığını anlayabilmek için
ilk İslâmi fetihlerden başlayarak Canik (Canit) bölgesinin hareketli tarihine
bir kez daha göz atmak gerekmektedir. Canik bölgesi Emevi Halifesi I.El Velid
döneminde,705 yılında fetih hareketlerine sahne olur.715 yılında Bizansın
Anadolu valisi Leon, Arapları yöreden uzaklaştırmayı başarsa da İstanbul’a
kendisini imparator ilan etmek için gitmesiyle 7l7 yılında bölge yine Arap hâkimiyetine
girer.718 de yöre yine el değiştirerek Bizanslılara, 733 yılında Araplara, 739
da Bizanslılara geçer.802–829 yıllarında Araplar bölgeye sık sık akınlar düzenler.
Abbasi Halifesi El-Mustain döneminde Malatya Emiri Ömer bin Abdullah bin
El-Aktâ 863 yılında bölgeyi ele geçirir. Bizans imparatoru III. Mikhail’in
başkumandanı Petronas Arapları geri çekilmek zorunda bırakırken Abbasi Halifesi
El-Mutezid döneminde Tarsus bölgesi komutanı Emir Ebu Cafer Ahmet İbn İnanç Et-Türki
büyük bir orduyla 893 yıllarında Samsun’dan Trabzon’a kadar olan Karadeniz
kıyılarını ele geçirdi. Ancak bölgede uzun süre kalamadılar.1071 yılında
Malazgirt Zaferini takiben Anadolu’ya gelen Türkmenlerin izledikleri dört
yoldan ikisi Karadeniz bölgesinden geçmekte olup, Çoruh vadisinden gelenler
Giresun civarına, Kelkit vadisinden ilerleyenler Kastamonu’ya kadar gel mişlerdir.
Samsun’da 1072 yılında Türkmenlerin eline geçti. Ancak Türkmenlerin Bizans
ordularını izlemeleri yüzünden nüfus ağırlığı Marmara bölgesine kaydı. Kısa bir
süre sonra bölgedeki Türk nüfusun azlığı nedeniyle yöre yeniden Bizans hâkimiyetine
girdi. Bu arada Türkler arasındaki saltanat kavgaları, Kutalmışoğlu Süleyman
Şahın 1075 de İznik merkez olmak üzere Anadolu Selçuklu Devletini kurması
üzerine Büyük Selçuklu Sultanı Melik Şahın Anadolu seferleri buradaki Türk
birliğini oldukça zayıf düşürmüş, 1086 yılında Danişmendliler Canik bölgesini
ele geçirmiş ancak Samsun’u alamayarak şehrin yakınına yeni bir kent (Müslüman
Samsun) kurmuşlardır. Daha sonra haçlı seferleri baş göstermiş, Selçuklu Sultanı
I.Mesud döneminde (1116–1155) Danişmendliler Anadolu’nun en güçlü devleti
haline gelmişlerdir.
1139–1140 yıllarında bazı Türkmen boyları bölgeye yerleştirilmiştir.
Bu Türkmenlerin yerleşme iz ve hatıralarını bu günkü köy, mevki, dağ, su
adlarında takip etmek mümkündür. Bu yerleşmelerin derece ve enginliğini anlamak
için yer adlarını Türkçe ulus, boy, oymak ve oba adları ile karşılaştırmak gerekmektedir.
Çin kaynaklarına göre en eski Türk ili (Türkistan) beş büyük hanlık şeklinde yönetilmekteydi.
Kuzeyde Karahan, doğuda Gökhan, güneyde Akhan, batıda Kızılhan, merkezde ise
Sarıhan (İlhan) komuta etmekteydi (1). Şu halde kara, gök, kızıl, ak, sarı
isimlerinin birer yön ve Türk ilinin ayrıldığı beş büyük hanlık adının
hatırasını Samsun bölgesi yer adlarında takip etmek mümkündür.
Kara-Karaca; Karaağaç, Karagöl,Karakoç (Aksu köyü
Mahallesi), Kara Mahmutlu (Çanakçı köyü mahalle si), Kara Mamur(Çelikalan köyü
mahallesi), Kara Ahmet dağı (Dereler köyü mahallesi), Kara Toklu (Kozlu köyü
mahallesi- Gökçe alan köyü mahallesi), Kara Tuzla (Karışlar köyü mahallesi),
Kara köy, Karaoğlan, Kara Hasan geçesi (Karaoğlan köyü mahallesi), Kara göl
(Sarı bıyık köyü mahallesi), Gecehan, Karamanlar (Uluçayır köyü mahallesi), Karakavur, Karapınar,
Karaperçin, Karaoyumca, Karaaba, Karaçukur, Kara Hüseyinli, Karacaören, Kara
Mustafalı, Karageçmiş, Karabük, Taş karacaören, Kara Halil, Karaaslan, Karantu,
KaraYusuflu, Eğnekaraca, Karaabdal, Karaman, Karayonca, Karakucak, Karadoruk, karanar,
Karanalan.
Ak-Akça; Akalan, Aksu, Akdoğan (Çanakçı köyü
mahallesi), Akgüney (Çimenli köyü mahallesi), Aktekke Akkuzlu, Akça tarla, Akbelen,
Aktaş, Akyar, Akören, Ağcakise.
Kızıl-Bula-Ala-Alaca; Kızılca koru, Kızılca ören, Kızıl
kese, Alayurt, Alaçam, Alaçam deresi, Alagömlek, Allı, Kızılot, Kızlan, Kızıloğlak,
Alagiriş (Bilmece köyü mahallesi).
Gök; Gökçe; Gökçepınar, Gökalan, Kurugökçe, Gökçeoymağı,
Gökçebuğaz, Gökçeağaç, Gökçesu, Gökçeçakmak, Gövcedere, Gökgöl, Gökçeli.
Sarı-Altın ve Toprak rengi-İlhan; Altınlı, Altınay, Sarıtaş, SarıMahmutlu (Hasköy), Sarı Yusuf, Sarıbıyık, Sarıl, Sarıışık,
Sarıgöl, Sarıköy, Sarıgazel, Sarıyurt, Sarıalan, sarıdibek, Sarıcalı, Kırbıyık,
Gümüşyaprak, Çakırgümüş.
Orta Asya’daki beş hanlıktaki her bir hanlığın
birer ongun’u (totem) bulunmaktaydı. Bu hanlıklar ayrıca Ongunlarının adları
ile de anılmaktaydı. İlk dönemlerdeki beş önemli ongun koyun, domuz, kuş ve
köpek olup merkezin ongunu ise öküz (ot) dür (1).
Bu ongunların hatıralarını yaşatan köy ve mevkî
adları şunlardır;
Koyun: Karakoç (Aksu köyü
mahallesi), Kızıloğlak, Karatoklu (Kozlu ve Gökalan köyü mahalleleri), Aşağı ve
Yukarı koçlu.
Domuz: Domuzağı.
Kuş: Akdoğan (Çanakçı köyü
mahallesi), Kuşculu, Sungurlupınar (Kuşyayla ve Pinice köyü mahallesi), Ahulu, Çakırlar,
Kuşyayla, Doğanca, Doğankaya, Kuşçular, Kuşhane,
kuşdoğanlı, Doğançayır, Güvercinlik, Karga, Kuşkonağı, Çakıralan.
Köpek-İt-Barak: Vezirköprü ilçesi, Ortaklar
nahiyesine bağlı köpek köyü olup (2) bu gün adı değiştirilmiştir.
Öküz-Ot: Otluk, Düvecik, Danacılar
(Kertme köyü mahallesi), Sarı inek, Danabaş, Boğaköy.
Türklerin 12 Hayvan takviminde kullandığı ve bir
ongun olduğu sanılan hayvan isimleriyle benzerlik gösteren yerleşim adlarımız
şunlardır: Arslandamı (Elmaçukuru köyü mahallesi), Demirarslan, Arslançayırı, Karaarslan,
Arslantaş, kaplancık, katırcılar, kıratbükü, Şahatlı (Karagöl köyü mahallesi), Tilkili,
Geyikkoşan, Kurd Ahmetli, Kürtlü, Sinekli (Başköy ve çimenli köyü mahallesi), Evrenuşağı.
Beş hanlığın beş unsuru ile ad alan oymak ve köy
adları da mevcuttur.
Demir AK’ların unsurudur. Bu unsurdan ad aldığı
sanılan yerleşme adları şunlardır: Demirci, Demircisu, Kaluk Demirci, Demirli, Demirarslan,
Demiryurt, Demircik.
Ateş KIZIL’ların unsurudur. Kületek, Güneşli.
Su KARA’ların unsurudur. Aksu, Dereler, Gökçepınar,
Anbarpınar (Düzardıç ve Gebitakke köyü mahallesi).
Ağaç GÖK’lerin unsurudur. Asarağaç, Meşelidüz, Meşeli
Türkmenler, Erikli, Döngeluşağı (Elma çukuru köyü mahallesi), Gürgendağ, Çamlıyazı,
Gökçeağaç Oymağı.
Toprak SARI’ların unsuru olup, Çamurlugöl, Sarıtaş,
Çarak, killik, Akçatarla köy adları da bununla bağlantılıdır.
Samsun yer adları incelendiğinde 24 OĞUZ boyundan
bir bölümünün yerleşmelerde ad olarak
hatıralarını yaşattıkları görülmektedir. Bir kısmı ise sonraki dönemlerde
gerçekleştirilen isim değiştirme faaliyetleri sonucunda unutulup gitmiştir. Çepni
(Alaçam), Bayındır (Kavak), Salur (Ladik), Eymir (Havza), İmircik (Vezirköprü),
Emirli (Kavak), İyidir (İğidir boyu-Bafra), Avdan (Yıva-Yuva-Ava boyundan olup
Vezirköprü), Aşağı Yavucuk, Yuvacık (Ladik), Kamlık (Kınık boyundan-Havza), Halka
Havlı (Alka Evli boyundan-Vezirköprü), Oğuzlu (terme), Yazılar (Yazır
boyundan-Çarşamba), Beypınar, Beylerce, Beyyenice,
Bey, Beyören köy adları günümüze kadar ulaşmışlardır. Bu boyların ongunları
olan Doğan, Kartal, Tavşan, Sungur, çalıkuşu gibi hayvanların adlarını taşıyan
yer adları da mevcuttur. 24 Oğuz boyu dışında diğer Türk Kavimlerine ait olduğu
bilinen Karluk, Balkar, Gaman (Kuman), Tatar, Alan gibi isimlere de rastlanmaktadır.
Anadolu’ya ilk gelindiğinde boy, oymak, oba başkanlarının yanı sıra bazı
tarikat şeyhleri, alimler ve ünlü komutanların adlarıyla anılan yer isimleri de
günümüze kadar ulaşabilmişlerdir.
Porsuk, Bolat, Yağıbasan, Eynegazi, Gazibeyli, Kılıçarslan,
Karaarslan, Demirarslan Artuklu(Artuk), Yörgüç, Germiyan, Karaman, Melikli, Muslubey,
Tatarmuslu, Melik, Sancar, Çulha koca, Köseköy, Sanduk(Ersanduk), Karaperçin), Karaaba,
Cinekoğlu, Oğuz, Uzgur, Doğanca, Çakırgümüş, Battal, Alibeyli, Musalı, Hacıİsmail,
İlyasköy, Erenköy, Alidedebölmesi,Hâbilli, ŞeyhHüseyinli, ElDavut, EmerliHâbil,
Kara, Hacıoğlu, İlyaslı, Osmanbeyli, Paşaşeyh, ŞeyhUlaş, Şeyhören, ŞeyhGüven, Osmancık,
Mahmutlu, Hamzalı, Acemoğlu, Şeyhli, ŞeyhResul, Bektaş, Aydın, Karamık, Çakı, Uzungazi,
Biçincik, Oruç, Mahmutbeyli, Mahmatlı, Sancaklı, Sakarlı, Sarpın, Muratlı, Kırgıl,
İmanalisi, HüseyinMescit, EsatÇiftliği, EmirYusuf, Kethüda, Yavaşbey, Ahmetbey,
Samukalan, Boruk, Kürtlü, Berguz, Nusratlı, Dağdıralı, Aladun, Karaabdal, Seyit
Ali, Epçeli, Pinice, Turgutlu, AğdırHasan, AğcaMahmut, Bekdiğin, Celil, Dündarlı,
EsenBey, Hilmiye, Kemaliye, Hecinli, İdrisli, Hacılı, Beybesli, Celâllı, Bekdemir,
Azaklı, Kıroğlu, kocaoğlu, Orhaniye, Şeyh bali, Şeyh Koyun, Şeyh Safî, Kara
Halil, Şerif Ali, Eduası, Elbeyi, Alan Şeyhi, Alan, Ahmet baba, Habibfakı, Bengü,
Mutaflı, Bahşi Oymağı, Evren Uşağı köyleri bunlardandır.
/Emine YILMAZ
Müze Araştırmacısı-SAMSUN
MAYIS 2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder