14 Şubat 2014 Cuma

Samsun Sevdalısı Olunca İş Kolay Aslında.. Galip Öztürk gibi..

Galip Öztürk, çeşitli sektörlerdeki yatırımları ve sağladığı istihdam ile Türkiye'nin önemli, Samsun'un gözde işadamlarından. Kendisi ile iki kez bir araya geldim. İlki Dünya Gazetesi’nde çalıştığım yıllarda İstanbul ofisinde, diğeri de yine Dünya Samsun bürosunda bunlar çok uzun sohbetler olmadı.  Ekonomi, yatırım, istihdam üzerine kurulu bu görüşmelerde tanık oldum Galip Öztürk'ün Samsun'a ve 
bölgeye bakışına.

O yıllarda benimle çalışan Recep Söylemez'e aynen şu tespiti yapmıştım; " Hem yatırıma hem de bölgesine sevdalı " Aradan geçen zaman bu tespitimde yanılmadığımı ortaya koydu. Üretime olan sevda başka sevdadır. O'nun hazzını yatırım yapan, insan çalıştıran, ekmek veren bilir. Onlar ellerinde varsa hemen yatırıma dönüştürür; yoksa bile bir yolunu bulup yatırım yapmanın yollarını arar.

Ben uzun yıllar yaptığım ekonomi muhabirliği süresince bu tip insanların ev araba, bahçe almak gibi tutkularına tanık oldum dersem yalan olur. Böylesini bir de Merzifon'da bilirim o da Selçuk Hazneci.

Onun da tüm dünyası yatırım ve istihdam üzerine kuruludur. Yıllar önce ikinci fabrikayı yaparken kendisine şaka yoluyla "Sıkıntım var diyordun demek ki parayı buldun " diye şaka yoluyla takılmıştım.

Hiç unutmam aldığım o kısacık yanıtı! "Varsa kefen param olsun."  Onun'da fabrikasının orta yerinde koca harflerle  " Biz Üretime Sevdalıyız" yazar.

Dedim ya bu insanlarda farklı bir anlayıştır üretime, yatırıma ve istihdama duydukları sevda. Adeta yaşam için gerekli olan hava ve su gibi.  Galip Öztürk'ün de bugün Türkiye'nin muhtelif bölgelerinde çeşitli  sektörlerde yatırımları var.  Bunların çoğunda bu bölgenin insanı öncelikli olarak istihdam edilir.

Giden boş dönmez. Kapıyı çalana ama az, ama çok. Çocuklarına ekmek  götürecek bir iş mutlaka verilir. Evinde tenceresi kaynatılır.

Ama artık amaç insanı gurbete düşürmeden sılasında sorununa çözüm olmak; tencerenin memlekette kaynamasını sağlamak.

İşte Galip Öztürk'ün şimdi yaptığı da bu.  Onun için 10 bin büyükbaş hayvanı kapsayan büyük bir proje için ‘haydi’ diyor.  Bir araya geldiği 43 muhtar ve 43 azadan bir tespit istiyor. Kim kaç hayvana bakarsa o kadar verilecek.  Bununla da sınırlı değil proje. Süt satın alınacak, hayvanın yemi verilecek. Süt işleme entegre tesis kurulup gençlere iş imkanı sunulacak.

Öztürk'ün  "Benim ilçem hala ekonomik özgürlüğünü kazanmamış çocuklarını gurbete göndererek geçimini sağlamaya çalışan insanlardan kurulu. Bölge insanının ekonomisini kalkındırmak için çalışıyorum" sözü de bunu kanıtlamıyor mu?

Dedik ya hem yatırıma hem de bölgesine sevdalı diye

/Salim SÜRMELİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder