Samsun ekonomik olarak sürekli kan kaybetmekte.
Özellikle 1990 lı yıllardan bu yana bu kan kaybetmenin artmış olması
dikkatlerden kaçmamakta. 1990 lı yıllarda Samsun şehir olarak Türkiye ölçeğinde
ön sıralarda bulunmakta idi. O dönemlerde bize eş değer olarak Kayseri,
Gaziantep, Konya gibi iller gösteriliyordu.
Bugün maalesef tabloya baktığımızda 1990 lı
yılların lafını bile edemeyecek bir konumdayız. O yıllarda Samsun’a eş değer
illerle bugün mukayese edildiğimizde, aramızda dağlar kadar fark gözükmekte.
Bırakın mukayeseyi o illerin liginde bile değiliz. Samsunspor müsabakalarını
takip etme adına gittiğimiz illerin ekonomik yapılarına baktığımızda Samsun’un
çok geride kaldığını görmekteyiz. Mesela birkaç örnekleme yapacak olursak;
Kayseri’nin ihracat rakamları 4 milyar doların üzerinde. Gaziantep’in ise 5
milyar doların üzerinde. Samsun’un ise telaffuz bile etmekte utandığımız bir
rakam karşımıza çıkmakta. 400 milyon dolar bile değil.
Bir kentin kalkınmışlığı başta ekonomisi ile
ölçülür. Burada Samsun’un potansiyeli var mı? Evet var. Var ama bunu
irdeleyecek ve buna yön verecek unsurların Samsun’da bu işi yapamadığı
görülmekte. Bu işlerin nasıl olduğunu
bilmemek apayrı bir ayıp olsa gerek. Eğer böyle giderse, Samsun şehri bunun
acısını beş on sene sonra çeker.
Aslında Samsun’da her şey var. Var olmasına helvayı
yapacak usta yok. Bazı meslek gruplarındaki firmalar, bırakın Samsun’u
Balkanlar ve de Ortadoğu’da tek üretim yapan firmalar. Mesela Türkiye’deki
medikal sanayinin kalbi Samsun’dadır. Bu sektör ile ilgili bir organize sanayi
var mı? Elbette yok. Neden olmadığının cevabını bizlerin değil, yetkililerin
vermesi gerekir.
Samsun içerisinde bulundurduğu dinamikleri bir
türlü su üstüne çıkartamadı. Samsun’daki organize sanayi yıllardır boş durdu.
2005 li yıllarda anca anca bir şeyler yapılmaya başlandı. Bunun nedeni belirli
kişi veya kurumların rant kapısı olarak görmesi idi. Organize sanayilerindeki
yer tahsislerini hangi kurumların yaptığını bilmeyen yoktur. Bu kurum ve
kuruluşlar yıllardır Samsun’un önünü tıkamışlardır.
Aynı dönemlerde bize eş değer iller bu işleri
çoktan halletmişlerdi. Mesela Gaziantep merkezde altı adet organize sanayisi
var. Kayseri aynı. Organize sanayilerin yolları asfalt. Temizlikleri pırıl
pırıl. Samsun merkezde bir adet organize sanayimiz var. Bilindiği gibi Tekkeköy
ilçemiz sınırlarında. Bu sanayiye gidenler bilir çöplükten geçilmez. Yolları
berbat. Temizlik desen hiç yok. Burada üretim yapan firmaların sesleri çıkmaz.
Nedenini anlamak mümkün değil. Acaba birileri darılır mı diye düşünürler! Kendi
kuyunuzu kazdığınızın farkında değilsiniz. Bu yaptığınız Samsun’un ekonomisini
küçültmektir. Sanayimiz ne kadar iyi ve güzel olursa ürünlerinizi kolay ve
rahat pazar bularak satarsınız.
Ticaret odasının yıllardır izlemiş olduğu yanlış
politikalar neticesinde samsun sanayisi gelişememiştir. Küçük olsun benim olsun
mantığının geçerli olduğu bu şehirde sanayinin büyümesinden bahsetmek iyi olmaz
düşüncesindeyim. Eğer bizim büyük sanayimiz işlevliğini yerine getirmiş
olsaydı, diğer küçük sanayilerimizin durumu iyi olurdu. Küçük sanayilerimiz
işleri içler acısı. Gülsan sanayi, eski sanayi, örnek sanayi, ilkadım sanayi ve
19 Mayıs sanayilerinin durumları ortada! Hem fiziksel olarak hem de işlevleri açısından
halk deyimi ile sinek avlamaktalar. Sanayilerdeki birçok dükkânların kepenkleri
kapalı.
Bizde bir atasözü vardır; “Ainesi iştir kişinin,
lafa bakılmaz” Samsun’un durumu
meydanda. Veriler, değerler, göstergeler neyi gösteriyorsa biz doğru olarak
onları kabul etmek durumundayız. Varsa verisi, göstergeleri olan versin yazalım
Samsun halkı bilgilensin.
/Nedim AYDIN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder