23 Şubat 2014 Pazar

Ali Kayıkçı’dan Bir “Samsun Kitabı” Daha

Bir mekânın  “beyni”, oradaki ilim, irfân ve san’at adamlarıdır ve oranın kıymeti de bu şahsiyetlerle ölçülür. Sözünü etmek istediğim husus, Şâir ve Yazar Ali Kayıkçı’nın “ Samsunlu Şâirler ve Yazarlar Ansiklopedisi” adlı eseridir. Bu tür eserleri hazırlamanın hiç de kolay bir iş olmadığı bilinmelidir. Bu; hem tertip bakımından ve hem de mâliyet olarak çok külfetli bir faaliyettir. Aslında; bu faaliyeti, ilgili şehrin valilikleri, belediyeleri veya kültür temsilcilikleri üzerlerine almalıdırlar. Fakat, maalesef, Türkiye’mizde ilim ve kültüre bakış henüz istenen seviyede olamadığı için, bugün üniversitelerimizdeki birçok ilim adamının eserleriyle, şâir ve ediplerimizin eserleri kitap hâline getirilememektedir.

Dolayısıyla, “ yazar-okur irtibatı” yeterince sağlanamamaktadır ve ayrıca, ikide bir herkesin şikâyet ettiği: “Bizim çocuklarımız, gençlerimiz veya büyüklerimiz niçin kitap okumuyorlar/okuyamıyorlar?” sorusu, sâdece bir maarif mes’elesi olarak değil, aynı zamanda bir kültür ve mâlî mes’ele olarak da düşünülmeye değerdir. Bu cümleden olarak; makam sahibi olan salâhiyetliler ve mes’uller, niçin ve kimden şikâyetçidirler, bunu da anlamak mümkün değildir.

Meselâ, bu eser; birkaç yıl içersinde, genişletilerek beşinci baskısına ulaştırılmış ise, onun yazarının, peşinen takdîr ve tebrik edilmesi gerekmez mi? “ Taltif “ kelimesini kullanmıyorum.  Biraz “ takdîr ve tebrik”  ve  biraz da “ ilgi” sâdece! Hepsi bu kadar!.. Zîrâ; yazar, neredeyse, bütün zamanını bu eser üzerine teksif etmiş ve 736 sayfalık büyük boy bir eser vücûde getirerek, okur karşısına çıkmış/çıkarmıştır. Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Türk Ocağı Samsun Şube Başkanı Prof. Dr. K. Tuncer Çağlayan ve Samsun Yazarlar Derneği Başkanı Ahmet Seven, yazdıkları “ Takdîm” yazılarıyla eser hakkındaki görüş ve kanaatlerini ifade etmişlerdir.

Vali Hüseyin Aksoy,  “ Sözbaşı”nda şunları söylüyor; “Hayatları ve eserleriyle gazeteci, şair ve yazarlarımızın yer aldıkları böyle bir Ansiklopedi, kültürel bir miras olduğu kadar aynı zamanda da geleceğe teslim edilmiş Samsunluluk bilincidir. Samsun’da doğmuş, yaşayan, ebediyete intikal etmiş ve eli kalem tutmuş bütün gazeteci, şair ve yazarlarımızı Türk kültürüne, Türk edebiyatına ve Samsun’umuza hizmetlerinden dolayı anıyor, şükranlarımı sunuyorum.”

Samsun Türk Ocağı Başkanı ve OMÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. K. Tuncer Çağlayan ise, mes’eleyi ilmî cephesiyle ele alıyor: “ Yazar Kayıkçı; “ Dünden Bugüne Samsunlu Şâirler Ve Yazarlar Ansiklopedisi”ni her geçen gün biraz daha geliştirerek, her baskısında yeni ilâvelerle, bugün îtibâriyle beşinci baskıya ulaşmıştır. Demek ki, Samsun, okumakta, yazmakta ve her geçen gün yeni yeni değerler kazanmaktadır. Meselâ; bu eserin dördüncü baskısında, Samsunlu 275 şâir ve yazardan ve bindörtyüz 55 eserden söz edildiği hâlde, elinizdeki beşinci baskıda bu sayı 375 şâir ve yazar ile üçbinyüz 55 esere yükselmiştir. Bu rakamlar hiç de azımsanacak rakamlar değildir. Şüphesiz  ki, bu çalışma bir nevi “ tezkîre”dir ve temennimiz, her geçen gün yeni kalemlerle daha da gelişmesidir.”

Samsun Yazarlar Derneği Başkanı ve İlkadım Belediyesi Başkan Yardımcısı Ahmet Seven de, şunları söylüyor: “ Samsun Yazarlar Derneği Yönetim Kurulu Üyemiz Şâir Yazar Ali Kayıkçı’nın yeniden gözden geçirerek ve genişleterek yayın hayatına kazandırdığı Samsunlu Şâirler ve Yazarlar Ansiklopedisi’ni önemsiyorum. Zira “ 375 Şâir ve Yazar”ı kitabında bir araya getirmek suretiyle onların eserleri ve hayatlarını kitaplaştırarak toplumumuzla paylaşması kültür hayatımıza önemli bir katkıdır. Hele eserin, Derneğimiz Yayınları arasında yayınlanması, başta üyelerimiz olmak üzere hepimize ayrı bir heyecan ve gurur yaşatmıştır. “
    
Ben de, bu eserin dördüncü baskısı hakkında, Erciyes Dergisi’nin  Kasım 2011 târihli 407. sayısında yayınlanan makalemden kısa bir bölüm nakledeceğim: “Millî kültürün, asırlarca süzülerek ve yeni ilâvelerle  geldiği son hâlini, ancak edebiyâtta bulabiliriz. Bu bakımdan; şâirler, edibler ve ilim adamlarına büyük mes’uliyetler yüklenmiştir. Bunlar, yaşadıkları cemiyetlerin birer aynasıdırlar. Bu hususta, “ sosyoloji “ ve “ târih” bile edebiyâtın yaptığını yapamaz, onun önüne geçemez. Zîrâ; onlarda, his ve bediî cephe mevcut değildir. Târih boyunca, insan emeği ve mahâretiyle meydana getirilen üstün vasıflı eserler, kayda değerlilikleriyle geleceğe intikal ederler. Bunların her biri, “ millî kültürü” meydana getirir. İşte, buradaki “ kayıt” çok mühimdir. Şâir, edîb ve âlimlerin, hangi usûl, gayret ve hünerlerle, ortaya eser çıkardıklarını bilmek gerekir.”
    
Bu “ usûl, gayret ve hünerler”i, derleyip-toparlayıp bir araya getirerek bizlere  “ ikrâm  eden “  Yazar Ali Kayıkçı’yı bunun için tebrik etmek mecbûriyetimiz vardır. Tebrikler Azîz Kardeşim, tebrikler ve başarılar!...

/M.Halistin KUKUL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder