14 Şubat 2014 Cuma

Yaşar Doğu’nun Vefatının 50. Yıldönümü

Yaşar Doğu’nun vefatının 50. yıldönümündeyiz. Konuşmalara bir bakar mısınız? Şöyle iyiydi böyle iyiydi. Dünya ve Olimpiyat şampiyonuydu. Ülkemizin yüzünü güldürdü. Güreşte ekoldü. Çok güzel sözler bunlar. Sonuna kadar katılıyorum. Yaşar Doğu bunları fazlasıyla hak ediyor. Vefatının 50 yılında bile ha canlı ve diri.

Ancak ben kaç defa yazdığımı unuttuğum bir konu var.  Hatırladınız mı? Yaşar Doğu’nun Emirli köyündeki evinden söz ediyorum. İçinizde görenleriniz vardır. Görmemiş olanlara da tavsiye etmem.
Yüreğiniz burkulur. Soralım mı birbirimize bu ev için bugüne kadar vaadlerden ne yaptık bu ev için diye.

Yaşar Doğu Dünya çapında marka bir insan. Samsunlu olması büyük bir şans. Peki, bu şansı ne kadar değerlendirebildik? Güreşte marka olmuş bir şehirde neler yapabildik? Güreş kulübü olmadığı için burada yetişen güreşçilerimizi başka kulüplerde güreşmesine sebep olduk. Şampiyonları biz yetiştirdik başka iller sahip çıktı. Kırkpınarlarda başpehlivanlık kazanan güreşçilerimize adam gibi sahip çıkmadık.

Bugün Kavakta yaşar Doğuyu anma etkinlikleri var. Lütfen Kavağa giderken veya dönerken Yaşar Doğunun evine de bir uğrayın. Bakalım memnun kalacak mısınız? Çünkü bugüne kadar bu evin halini görüp sevineni görmedim. Köylü mahcubuz diyor. Görenler üzgünüz diyor. Böyle mi oluyormuş bir şampiyona sahip çıkmak? Bizim taşıyamadığımız koca insanlar bizi hala omuzlarında taşıyor. Dünyanın dört bir yanında temsil ediyor. Türk gibi kuvvetli sözünün temsilciliğini yapıyorlar.

Güreş yalnız bir spor değildir. O ahlaktır. Edeptir. Azimdir.  Başarıdır. İşte bütün bunlar Yaşar Doğu’nun meziyetleri içindeydi. Zaten Yaşar Doğu’yu yaşatan güreşte aldığı başarılarla birlikte bu meziyetleri şahsında toplamasıydı. Ruhu şad olsun.

/Ahmet SEVEN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder