23 Ekim 2017 Pazartesi

Canik İyi Yolda


Ligin ilk iki haftasını kayıpsız geçen iki takımın maçıydı. Son Lig ve Avrupa şampiyonu karşısında ilk iki periyot müthiş bir direnç ortaya koydu Canik.  Devrenin sonlarına doğru 5 sayılık farkı da yakaladı. Soyunma odasında ne içtiler bilmiyorum, üçüncü çeyrekte inanılmaz akıl almaz bir geri dönüşüm yaşandı. 7 dakika sayı atamadı, konuk ekip 15\0’lık bir seri yakaladı.

Toparlanma ve maça yeniden ortak olma çabası yetersiz kalınınca sahadan zorunlu olarak yenik ayrılındı. Maçın kısa özeti şu, gardın iyiyse sende iyisin. Canik’in iki gardı da gününde değildi. Bireysel yetenek de bir yere kadar. Takım oyunlarında her fert oyunu bütün olarak oynama düşüncesinde olmalı…

Canik bu konuda eksik kaldı. Yakın Doğu Üniversitesi bu ligin kadro derinliği yüksek en tecrübeli ekibi. Geçen sezonki başarıyı lig, kupa ve Avrupa’da tekrarlayabilirler… Yolları açık olsun…

Canik Belediyespor’un verdiği fotoğraftan çıkan sonuç şu; Geçtiğimiz sezonu asla ve kata yaşatmayacaklar… Samsun’un yine gururu olacaklar… Oynanacak Hatay ve Botaş maçları çizilecek hedef için çok ama çok önemli… Alınacak iki galibiyet sonrası çok farklı düşüncelere sahip olunabilinir…

/Resul AKÇAY
23.10.2017

15 Ekim 2017 Pazar

Fırsatı Ranta Çevirmek


Sezona büyük umutlarla giren ama geride kalan 7 hafta da beklentileri karşılamaktan uzak kalan iki takımın mücadelesiydi. İki Karadeniz ekibi gittikleri hoca değişikliğinden olacak umut var düşüncedeydi. Ligin en kötü savunmasına sahip olma özelliklerini birbirlerine göstermekten imtina etmediler. Özellikle ilk 45 de her iki kalede de forvetler bolca gol pozisyonu ürettiler.

İlkyarıda öne geçme sırasını iyi kullanamadı Samsunspor, ardı ardına üç net fırsat ranta çevrilemedi. “Sen atamıyorsan, ben atayım” dedi Rizespor, Samsunspor savunmasının ikramı, kalecinin şaşkın bakışları arasında Orhan ellerini kollarını sallaya salya geldi ve golü buldu. Ayite’nin kaçırdığı, ya da sahanın en iyisi Rize kalecisi Gökhan’ın kurtardığı penaltı soyunma odasına boynu bükük gönderdi Samsunspor’u.

İkinci yarıya golle başladı Samsunspor. İKaleye yeni geçen Cihan’ın, ikramını ve tabi ki büyük hatasını Ahmet Cebe teşekkür ederek affetmedi. Bu golle oyuna tutunan ve moral bulan Samsunspor, savunmada hatasız. Topa sahip olmanın değerini bildi. Rakibi kalesinden uzak tuttu.

Düşünür dururdum “Rizespor niye, nasıl düştü ?” diye. Meğer futbol fukarası Recep oynarmış. Çakma maestro, dün takımının adeta el freni idi. İlk penaltı da pozisyonu iyi süzen hakem, ikinci yarıdaki buz gibi penaltıyı es geçti verse belki de evine üç puanla dönerdi kırmızı beyaz siyahlılar.

/Resul AKÇAY
15.10.2017

11 Ekim 2017 Çarşamba

Bu İşte Bir Tuhaflık Var


Bir kulübün mahrem evraklarındandır, KARAR DEFTERİ… İçinde nelerin yazıldığı başkan, yönetim kurulu haricinde üçüncü şahısları pek ilgilendirmez… Öyle alınan her karar ifşa edilmez… Ama nedense son zamanlarda Samsunspor karar defteri sayfaları basın aracılığıyla havalarda uçuşuyor…

Geçen sezon sonunda futbolculara Bandırmaspor maçının önemine binaen 40 biner lira pirim vadeden yönetim, bunun sözde değil yazılı olarak ta zaptı rap altına alındığını göstermek amacıyla karar defterine not olarak düşürmüştü… Bizler bir gün bu kararı gazetelerde okuduk… Hem de fotoğrafıyla… Tuhafımıza gitmiş, “kulüp bunu nasıl ifşa eder?” eleştirisinde bulunmuştuk!…

Sonra öğrendik ki gerçek bizim düşündüğümüz gibi değilmiş… Yönetim parayı futbolculara vereceklerini ispatlamak için karar defterinin o sayfasını fotokopi olarak çoğaltmış ve ellerine tutuşturmuştu… Futbolcular çıkıp aslanlar gibi oynadılar ve maçı kaybetmeyip takımlarının ligde tutunmasını sağlamışlardı… Allah onlardan razı olsun…

Ya sonra? Sonrası paralarını alamadılar, hala da almamışlar mıdır? Bilmiyorum… Bildiğim tek şey var o da, futbolculardan birinin basına bu fotokopiyi gönderip, “söz verdiler, o sözü karar defterine geçirdiler, ancak primlerimizi alamadık” demeleridir… Bunu geçelim…

Son olay, sıcaklığını muhafaza ediyor… Yönetim paraya sıkışıyor, soluğu valilik makamında alıyor… Eski başkan ve kulübün tepesine  Demoklesin kılıcını diken Kazım Yılmaz valiliğe davet ediliyor… 1 milyon talep ediliyor… Borç olarak tabi ki, Yılmaz’da hibe verecek göz mü var? Yok elbet! Olsa, kulüpten alacağı parayı dövize çevirip, kazancına kazanç katmazdı… Konumuz bu değil…

Parayı vermeyi gönülden istemeden de kabul ediyor… Yönetime de bu borcun varlığını karar defterine işlenmesini talep ediyor…

Çünkü…

Para zamanında geri ödenmez ise Yılmaz TFF’ye gider, temlik vasıtasıyla çatır çatır tahsil eder… Karar defterinin o sayfası da, notere onaylattırılır… Birileri basına Yılmaz’ın kulübe verdiği para haberini sızdırır… Önce hibe denir, sonra da borç… Ve bir gün Atilla Çebeci araştırmacı gazetecilik çalışması yapar ve o noter onaylı kararı ortaya koyar…

Yılmaz bu habere tepki koyar, birilerinin kendisini itibarsızlaştırmaya çalıştığını, taraftarlarla karşı kaşıya getirildiğini açıklar… Sitemi, kızgınlığı yönetimedir… Haksız da değildir… Yönetim ise bu haberin kendileri tarafından yapılmadığını öne sürüyor…

Orta da geriye iki kişi kalıyor… Biri noter, diğeri de tarafların avukatları… Ben de işin içinden çıkamadım…

Ya siz?

/Resul AKÇAY
11.10.2017

1 Ekim 2017 Pazar

Duaların Kabulü


Maçın başından devreye kadar geçen sürede futbol olarak vasatın üstüne çıkamayan, pozisyon üretemeyen, kaleye şut bile çekemeyen iki takım söz birliği etmişçesine ikinci yarıya başladı.

Rakip kaleye inme isteği daha fazla olan Samsunspor Göksu ile golü buldu. Aynı Göksu üç dakika sonrasında maçı bitirecek şansı önünde buldu, ama beceremedi. Dönen top, gelişen Balıkesirspor atağında kazanılan köşe vuruşunda konuk ekip beraberlik golünü attı.

O dakika ya kadar uyumlu bir dörtlü görüntüsü veren savunma adam paylaşımını uzak mesafeli yapınca, antrenmanlarda bile yenmeyecek golü yarattı.

Benzer savunma hatası bu kez Balıkesirspor’dan geldi. Çıkarken kaptırılan topu Aiete uzak mesafeden kaleye gönderdi. Kalecinin de katkısıyla Samsunspor yeniden öne geçti.

On kişi kalan rakibine oyun üstünlüğünü kaptırmayan Samsunspor 94, 5 dakika sonra maçın kazananın oluverdi…

Teknik Direktör değişikliği futbolcular üzerinde pozitif bir etki yaratmış görünümünü uyandırdı… Özgüveni yüksek, oyuncu kimliklerini ortaya koyan, takımdaşlığın ve yardımlaşmanın alenen sergilendiği bir Samsunspor vardı… Artık çok pas yapılabiliyor, oyun dikine oynanabiliyor, her şeyden önce ilk yarı olmasa da kaleye şut çekme düşüncesi hasıl olabiliniyor…

Bu iyi bir fotoğraf ve ilerisi için ümit verici bir durum… Maç öncesi arayıp başarılar dilediğim Besim hoca,” duaya ihtiyacımız var” demişti…

Sanırım o dualar karşılık buldu.

/Resul AKÇAY
01.10.2017