12 Şubat 2014 Çarşamba

Vezirköprü’de İmgesel Zanaatlar

Semavercilik:
Vezirköprü ile özdeşleşmiş zanaat kollarından en önde geleni hiç şüphesiz semaverciliktir. İlçede bulunan tarihi Bedesten Çarşısı’nın diğer bir adı da Semaverciler Çarşısı’dır. Semaver üretimi yaklaşık yüz elli yıldır bu çarşıda yapılmaktadır. Üretimde kullanılan saç levhalar dışarıdan hazır alınmakta ve burada bulunan küçük atölyelerde işlenerek mamul haline getirilmektedir. Bakır, pirinç, kalveniz ve teneke sacından imal edilen semaverler yassı ve yuvarlak olmak üzere iki biçimde üretilmektedir.

Bir semaver ayak, ızgara, gövde, baca, musluk ve demliğin konulduğu temgeç bölümlerinden oluşur. Semaverde bulunan ek yerleri ise, ateşte kızdırılan ayva demirinin (bakırdan imal) yardımıyla eritilen lehim ile kaynatılır.

Yörede semaver çayının daha lezzetli ve sağlıklı olduğuna; mideyi bozmadığına inanılmaktadır. Ayrıca semaver çayı içmek Vezirköprü’de bir tutku halini almıştır

Süpürgecilik: 
İlçe merkezine 10 km mesafede bulunan İncesu Köyü halkının tamamı geçimini neredeyse süpürge üretimiyle sağlamaktadır. Köyde elli yıl önce süpürge yapımını öğrenen ve bu zanaatın bütün köye yayılmasını sağlayan iki kişiden biri, bugün hayatta olan Reşit Aydın’dır (70). Onun verdiği bilgiye göre; Nisan ayında süpürgelik elde etmek için tarlaya ekilen süpürge tohumu Ağustos ayında süpürge sapı (süpürgelik) olarak biçilir. Biçilen saplar tarlada kurutulur. Daha sonra sapların uç kısmında bulunan tohumlar makine ile ayıklanır. Esnemesi için su oluğunda bir saat kadar bekletilen saplar süpürge arabası adı verilen tezgâhlarda maharetli eller aracılığıyla süpürgeye dönüşmektedir. Bir usta günde yirmi süpürge üretebilmekte ve üretilen süpürgeler Vezirköprü, Samsun ve çevre illere toptan pazarlanmaktadır.
           
Bir süpürge dört kısımdan oluşur: Üst kısımda bulunan süpürge sapında yedi boğum mevcuttur ve bu boğumlar naylon iplerle yapılır. Daha altta göbek kısmı; bunun altında da tabla kısmı bulunmaktadır. Tabla kısmında çuvaldızla dikilen ve sayısı dört-sekiz arası değişen ve süpürgenin tellerinin dağılmasını önleyen şeritler vardır. En alt kısma ise saçak denilir. Saçak bölümünün erimesi, yani iyice azalması süpürgenin ömrünü tamamladığının da işaretidir. Elektrikli süpürgenin yaygınlaştığı günümüzde, talebin azalmasına karşın İncesu Köyü’nde el süpürgesi üretimi geçim kaynağı olarak görülmeye devam etmektedir.

Urgancılık-Kendircilik:
Vezirköprü’de urgancılık, yani kendirden ip ve urgan üretimi geçmiş yıllarda oldukça yaygın bir zanaattı. Bu işten geçimini sağlayan zanaatkar sayısı on yıl önce yirmi iken; bugün yalnızca ikidir. Bu kişilerden Hüseyin Aykurtlu (58), elli yıl önce öğrendiği bu zanaatın özellikle kırsalda hayvancılığın azalması, taşımacılığın motorlu araçlarla yapılması, kendir ipi yerine naylon ve keten iplerin tercih edilmesi, zincir ve çelik halat kullanımının artması nedeniyle günümüzde terk edildiğini ve genç neslin de bu işe artık ilgi göstermediğini ifade etmiştir.

Kendir bitkisinin ipe/urgana dönüşümü de diğer zanaat kollarında olduğu gibi ustalık, tecrübe, emek ve maharet istemektedir. Kendir bitkisi genellikle kurutulmuş, soyulmuş ve saçaklanmış olarak kendir üreticisinden hazır alınmaktadır. Saçaklanmış olan kendir, yumak halinde bir sırığa takılır. Sırığa takılı bu kendir yumağına kendir dürgüsü denilir. Dürgüden açılarak alınan kendir elde eğirilmektedir. Eğirme işlemi bir çıkrık aracılığıyla yapılır. Kendirin uç kısmı düğümlenerek çıkrıkta bulunan ve iy (iv) denilen kancaya takılır. Yardımcının çıkrığı çevirmesiyle ipin bağlı olduğu iy dönmeye başlar; bu arada ustanın uzaklaşarak eğirdiği kendir de bükülerek ip şeklini alır. Bu şekilde imal edilen dört ayrı ip daha sonra top adı verilen ve içinde dört kanalı bulunan bir aletle ve yine çıkrığın yardımıyla kalın ipe dönüştürülmektedir. Bu kalın iplerin kalın halata dönüştürülmesi ise ancak ustanın evinin önünde kullanabildiği elektrikli dinamo ile sağlanmaktadır. En son işlem ise halat haline gelen iplerin keçeden yapılan ve gebre adı verilen bezlerle masdarlanması yani silinip temizlenmesidir.

/Bekir ŞİŞMAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder