Ozan Obalı (
Mustafa BİLİR)
1958 yılında Artvin’in Şavşat ilçesinin Oba
Köyü’nde doğmuştur. Önceleri “Mustafa” mahlasını kullanırken, bu makalenin
yazarı tarafından kendisine “Ozan Obalı” mahlası verilmiştir.
Babasının öğretmen olması nedeniyle, ailece 1959
yılında Samsun’a gelmiş ve buraya yerleşmişlerdir. İlköğrenimini Dereköy
İlkokulu’nda, lise öğrenimini ise 19 Mayıs Lisesi’nde tamamlamıştır. 1979’da
TODAİE (Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü) Sevk ve İdare Yüksek Okulu
lisans bölümünü bitirdi. Samsun’da özel kuruluşlarda yöneticilik ve muhasebe
müdürlüğü yaptı. Halen Samsun Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Eğitim Daire
Başkanlığı’nda çalışmaktadır. Aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi Türk Halk
Müziği Korosu üyesidir.
Halk şiirine karşı ilgisi, sekiz-on yaşları
civarında okuduğu halk hikâyeleri ve halk şiirleri ile başladı. Doğduğu köyde
halk oyunları ve türkü geleneğinin yaygın olması, yayla şenliklerinde yapılan
etkinliklerde çeşitli âşıkların sanatlarını icra etmeleri şiire yönelmesinde
etkili olmuştur. Şiir yazmaya ilk olarak lise yıllarında başlamıştır. 1971’de
ilk olarak Âşık Efkârî’yi dinledi ve kendisinden oldukça etkilendi.
Türkülerle büyüyen âşık, geleneği bu alanla ilgili
kitaplardan öğrendi. Ayrıca şölenlerde âşıkları dinledi, kendileriyle görüştü
ve onlardan gelenek konusunda istifade etti. Âşık Sefil Selimî’nin
şiirlerinden, şiirlerindeki muhtevalardan, onlardaki anlam derinliği ve
estetikten oldukça etkilendi. İrticalen şiir söylemeye başlaması ise çok yakın
zamanlara rastlar. Bağlama çalmaya ilk olarak 1972 yılında başladı ve bunu da
kendi kendine öğrendi.
O’na göre,
günümüzde âşıkların ekonomik bakımdan desteklenmesi geleneğin yaşaması için son
derece önemlidir. Kendisi geleneğin yaşaması için türkülerin yaşatılmasına
çalışmış, ayrıca kendi yazdığı şiirleri besteleyerek türkü haline getirmiştir.
Tarsus, Bursa ve Kars’ta yapılan uluslararası âşıklar şölenine katıldı ve 2008
yılında yerel türkü dalında üçüncü olarak Âşık Efkârî ödülünü aldı.
Şiirlerinde Türkçenin önemi, vatan sevgisi, sosyal
eleştiriler, tasavvuf ve milli değerlerimiz gibi konuları işlemiştir. 2002
yılına kadar yazıp söylediği bütün şiirlerini aynı yıl yayımladığı “Gidelim
Artık” adlı şiir kitabında toplamıştır.
Şiiri:
TÜRKÇEMİ ÖZLEDİM
Asya bozkırından dörtnala gelip
Ruhuma can veren yeli özledim
Özgürlük denince dağları delip
Türküler söyleyen, dili özledim.
Kim sırt çevirirse bil ki dününe
Sonu uçurumdur, baksın yönüne
Türk’e has ne varsa katıp önüne
Coşup getirecek, seli özledim.
“Şafak vakti doğup, akşam ölmeyen…”
Millet kan ağlarken kendi gülmeyen
Esirlik, kölelik nedir bilmeyen
Bükülmez bileği, beli özledim.
Türk dili davamın düştüm peşine
Ata’nın sözünü herkes düşüne!
Bu boyunduruğun bende işi ne!
Uykumu bölecek, zili özledim.
Hey Koca Yunus’um, Dedem Korkut hey!
Selam sana Karamanlı Mehmet Bey!
İstemem, istemem başka hiçbir şey
Türkçe konuşulan ili özledim.
İyi seç Obalı, kim dost, kim hasım
Dilim paramparça diner mi yasım
Sen ey güzel Türkçe’m, kutsal mirasım
Seni avuçlayan, eli özledim.
/Bekir ŞİŞMAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder