11 Şubat 2014 Salı

Samsun’da Trafik Yoğunluğuna Yollar Yetmez Oldu.


Bir zamanlar şehir merkezine o dönemin belediye başkanı 100. Yıl Bulvarını açmaya başladığı zaman, herkes bu yolun Samsun’a fazla olacağını söylüyordu.

Günümüze geldiğimiz de artık onun üzerine sahil yolu ve çevre yolu açılırken ve üçüncü bir yol yapımı devreye sokuldu ve şu anda yüzde yetmişi bitmiş vaziyette ama hala yetersizlik devam ediyor.

Üniversite ve TÜRKİŞ ve diğer minibüs hatlarının zayıflatılması ve güzergâhının değişmesi ve birde raylı sistem olmasına rağmen yeterince cevap vermiyor. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde resmen bir curcuna yaşanıyor. Gerek Atakum tarafı ve gerekse Belediye evleri tarafı adeta kilitleniyor.

Bunu sebepleri ise;

Belediye otobüslerinin sayılarının azalması, şehir genişlemesine rağmen hat sayılarının ve güzergâhların ve bu genişlemeye göre güzergâh sayısının azalması ve hacimsel olarak küçülmesi ve ayrıca bilet fiyatlarının yüksek olması.

Büyükşehir belediyesinin tamamen taşımacılıktan çekilmesi. Zira bugün diğer Büyükşehir belediyelerini incelediğimiz de özel halk otobüslerinin yanı sıra belediyeler taşımacılığa siyah plakalı araçlarla yine devam edip, kritik hatlara takviye yaparak trafiği rahatlatmışlardır. Oysaki belediye araçları yetersiz kaldığı için insanlar kendi araçlarıyla bu ihtiyaçlarını gidermektedirler.

Üniversite güzergâhı sadece raylı sisteme yıkılırken, bu sistemi kullanamayan ya da kullanmayan halkımız kendi araçlarını tercih etmişlerdir. Bu da yoğunluğa sebep olmaktadır.

Birde raylı sistem den üniversite otobüslerine aktarma yaparken, otobüslerde tam doldurma yapılarak insanlar adeta üst üste taşınmaktadır. Bu da yaşlı ve hasta insanların zorlanmalarına sebep olmaktadır. Raylı sistemden 250 kişiyi indirip küçük araçlara doldurmak, raylı sistemin medeniyetine hiçte güzel görüntüler vermediği gibi özel araçlarıyla gitmeyi teşvik etmektedir.

Otoparkların yetersiz ve de pahalı olmaları. Zira asgari ücretin ortalama 700 TL olduğu bir şehirde otoparkların saatinin 4-5 TL olması çok yanlıştır. Eğer saati 1-1,5 TL olması halinde insanların araçlarını buralara park etmeleri aşikârdır. O zaman yol kenarlarına park sayısı azalacaktır. Bu da trafiği rahatlatır.

Mutlaka İstanbul mecidiye köydeki gibi Atatürk bulvarının üstüne 2. bir köprüyol bulvar yapılmalıdır. Zira Atakum’dan Tekkeköy’deki sanayi yerleşim yerine ya da tersi olmak üzere üniversiteye gidecek transit araçlar bu güzergâhı kullanarak şehir trafiğini oldukça rahatlatacaktır.

Kısa vadede ise METROBÜSLER devreye sokularak insanlar toplu taşımayla sanayideki dükkânına ya da evine taşınmalı, teşvik edilmelidir.

Sanayide her işyerinin kendi çalışanını taşıma yerine sanayideki işyerleri servislerini birleştirerek tek bir servis sistemine geçilmelidir. Zira 100. yıl bulvarında akşam ve sabah saatlerin de adeta bir servis konvoyu oluşmakta olup servisi olmayanlar ise kendi araçlarıyla bu konvoya katılmaktadırlar. Ayrıca Böylelikle işyerlerin deki araçlarını dükkânlarının önüne bırakarak bu servisi kullanacaklarından hem yakıt tasarrufu sağlayıp ve hem de trafiği rahatlatacaklardır.

Çevre yolunun belediye evleri kavşağına büyük yığıntı yaptığı bir gerçektir. Bu güzergâhın dereler köyündeki köprüden, Hacıismail Köyünün altından köprüyol ile Kirazlığa geçişi sağlanmalıdır.

Samsunumuzda trafiğin rahatlatması için özel araçları trafiğe sokan sebeplerin çok iyi irdelenerek bu sebeplere çare aranmalıdır. Yani toplu taşımacılık hem ucuz olmalı ve hem de toplu taşımacılığın ulaşamadığı mahalle kalmamalıdır.

Örneğin: Ben kendim önceden hep belediye otobüslerini kullanırdım. Ama 8 no lu KALEMKAYA hattını saat başı çalışan otobüsünü günde 3 defaya düşürülmesi ve de bu hattın son durağında oturan insanların adeta esir kampına alınmaları gibi ulaşım güçlüğü nedeniyle gündüz ve akşam evlere hapsedilmesi gibi bir durum ortaya çıkmıştır. Siz istediğiniz kadar sahilleri süsleyin bu mahalle halkı bu güzellikleri kuşbakışı seyrediyor. Sahile gezmeye gidemiyor. Öğrencisi servislere mahkûm. Zira ben ve arkadaşlarım okula giderken saat başı çalışan otobüslerle gelip giderdik.

Bu benim örneğim gibi birçok örnek var kentimizde. Çare idarecilerimizde.
/ Ahmet KÖKSAL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder