11 Şubat 2014 Salı

Bir Sempozyumun Ardından


Duyurusu yaklaşık bir yıl öncesinden yapılan ve şimdiye kadar Samsun’da yapılmış en kapsamlı bilimsel toplantı olan “Samsun Sempozyumu” 13-16 Ekim 2011 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Sempozyumun fikir babasının Samsun Valisi Sayın Hüseyin Aksoy olduğunu belirtmeliyim. Ancak Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Hüseyin Akan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz Beylerin de ciddi destekleri oldu. Ayrıca İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Ticaret Borsası Başkanı Sinan Çakır önemli katkılar sağladılar. İlçe Kaymakamlıklarının ve İlçe Belediyelerinin de kısmi katkıda bulunduklarını burada belirtmeliyim. Ayrıca bu sempozyumun bir de gizli kahramanları vardı ki, bunları da burada ifade etmek kadirşinaslık olsa gerek. Düzenleme kurulu başkanı Prof. Dr. Mahmut Aydın, benimle birlikte sempozyumun sekreterliğini yürüten Yrd. Doç. Dr. Hasan Atsız ve sempozyumun afiş, logo vb. tasarım işlerini yapan Yrd. Doç. Dr. Ali Seylan sempozyumun mutfağında çalışan akademisyenlerdi. Son altı ayda çok yoğun bir performans sergilendi ve yirmi bir farklı alanda yaklaşık üç yüz bildirinin sunulduğu Samsun Sempozyumu yüz akıyla gerçekleştirildi.

Sempozyuma şehir içinden ve şehir dışından çok sayıda değerli bilim insanı katıldı. Burada özellikle Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Bahaeddin Yediyıldız Bey’i ve açılıştaki o muhteşem konuşmalarını, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öcal Oğuz’u, Türk Tarih Kurumu Başkan vekili Prof. Dr. Mehmet Öz’ü, Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nebi Özdemir’i, KTÜ’den Prof. Dr. Ali Çelik’i, Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hakkı Acun’u, DİB Strateji Genel Müdürü Dr. Necdet Subaşı’yı, Sosyolog  Doç. Dr. Ferhat Kentel’i; sempozyumu haber alır almaz tereddütsüz davetimize icabet eden Samsun’un evlatları, İzzet Baysal Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu Müdürü ve aynı zamanda Yaşar Doğu’nun oğlu Prof. Dr. Gazanfer Doğu, Uludağ Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Parlak’ı, İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin kurucu dekanı Prof. Dr. Kemal Şenocak’ı, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinden Prof. Dr. Cengiz Sancak’ı; ayrıca yurt dışından sempozyuma katılan Berlin Freie Üniversitesi’nden Prof. Dr. Rainer Czichon’u, Birleşik Arap Emirlikleri Sharjah Üniversitesi’nden Prof. Dr. İsmail Hakkı Genç’i, Azerbaycan Bilimler Akademisi’nden Dr. Mehseti İsmayıl’ı anmadan geçemeyeceğim. Yine Samsun’da bulunan kamu kurumlarından ve odalardan kısmen de olsa temsilcilerin sempozyuma ilgi gösterdiklerini belirtmeliyim. Örneğin; İl Milli Eğitim Müdiresi Hülya Ertürk Koç, Sosyal Hizmetler İl Müdürü Adnan İpekdal, İl Özel İdaresi Ar-Ge Daire Başkanı Eyüp Elmas, Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı Okan Gümüş ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odasını temsilen İnş. Müh. İshak Taşçı bildiri sunan katılımcılar arasındaydı. 

Burada paylaşılacak olan bilgiler, sempozyumun başından sonuna kadar içerisinde bulunan bir bilim adamının sempozyuma dair yaptığı değerlendirmeler ve eleştiriler olarak kabul edilmelidir; yani bu yazı özde bir özeleştiridir:

1. Bu sempozyum sayesinde Samsun üzerine düşünmek ve bildirilerden çıkan ortak görüşler itibariyle harekete geçmek, Samsun için dikkate değer bir adım olacaktır. Bu sempozyum için şehrin üç önemli kurumunun birliktelik sergilemeleri de kayda değer bir durumdur.

2. Sempozyum kitabının yayımlanacak olması sempozyumun kalıcılığını sağlayacaktır; ayrıca basılacak bu bildiriler Samsun araştırmaları için bir kaynak kitap oluşturacaktır.

3. Sempozyum bildirilerinin basımı kadar önemli diğer bir husus da oluşturulacak ihtisas komisyonları/alt komisyonlar sayesinde çeşitli alanlarda (örneğin; eğitim, kültür ve turizm, kentsel dönüşüm, lojistik, çevre, sağlık, ekonomi, denizcilik, tarım, gıda ve hayvancılık, sosyoloji, halkbilimi vs.) dile getirilen sorunlarla ve çözüm önerileriyle ilgili raporların hazırlanması, Samsun Sempozyumu’na 2023 Samsun vizyonuna katkı sağlayacak bir işlevsellik kazandıracaktır.   

4. İl Özel İdaresi, Ticaret ve Sanayi Odası mensuplarınca yapılan konuşmalar işbirliği açısından önemlidir. Yine Sempozyum aracılığıyla üniversite personeli, il özel idaresi ile ticaret ve sanayi odası mensupları arasında oluşan fikir alış verişi, neler yapılabileceğine ilişkin önerilerin çoğalmasına önayak olacaktır. Uygulamaya dönük eylemler için sempozyum bir fırsat ortamı yaratmıştır.

5. Sempozyuma Samsun halkının da katılımını sağlamak, üniversite ile şehri buluşturmak ve kaynaştırmak amacıyla oturumlar Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Şehir merkezinde bulunan AKM ve Canik Kültür Merkezi olmak üzere üç farklı yerleşkede gerçekleştirilmiştir. Sempozyum bildirilerinin üç farklı merkezde sunulmuş olması ve bu merkezlerin birbirine çok uzak kalması, dinleyici açısından olumsuz bir durum meydana getirmiş ve katılımın düşünülenden daha az düzeyde kalmasına neden olmuştur. Özellikle üniversite öğrencileri için, farklı merkezlerdeki oturumlara gidebilmelerine imkân sağlamak amacıyla ücretsiz otobüs seferlerinin konulmamış olması dinleyici sayısını olumsuz etkileyen diğer bir faktördür.

6. Oturumların farklı yerleşkelerde yapılmış olmasının yanı sıra, konaklama yerlerinin de üç farklı yerde bulunması sempozyuma katılan misafirlerin tanışma, kaynaşma, fikir ve bilgi alış verişinde bulunma gibi sosyal imkânlarını kısıtlamıştır. Ancak akşam yemeklerinin farklı mekânlarda, tüm katılımcılarla beraber yenilmesi olumlu olmuş ve bu durum kısmen de olsa söz konusu olumsuzluğu gidermiştir.

7. Sempozyumda Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nden yüz elli kadar bilim adamı bildiri sunmasına rağmen hocalarımız, öğrencilerin katılımı için gerekli çabayı göstermemişlerdir. Göstermiş olsalardı en azından kendi sunumlarının olduğu salonların doluluk oranlarının daha fazla olduğu görülürdü.

8. Ayrıca eğitimle ilgili sorunların tartışıldığı oturumlara İl Milli Eğitim Müdürlüğü idareci ve öğretmenlerinin, tarım ve gıda ile ilgili oturumlara İl Tarım Müdürlüğü personelinin, ekonomi ile ilgili oturumlara esnaf kuruluşları ve bankacıların daha fazla sayıda ilgi göstermeleri beklenirdi. Kısaca oturumlara ilgili meslek kuruluşlarının katılımının da zayıf kaldığı gözlenmiştir.

9. Her bilim adamı bilir ki sempozyumlar konferans havasında geçmez ve salonlar tıklım tıklım dolmaz. Çünkü sempozyumlarda beş-on salonda birden aynı anda konuşmalar yapılmakta ve programlar icra edilmektedir. Yani sempozyum ayrı konferans ayrıdır. Siz bu sempozyumdaki altmış iki oturumdan her birinin aynı dikkat ve ilgiyle izlenmesini bekleyemezsiniz. Bazı salonlarda katılım fazla, bazılarında ise çok azdı. Buradan yola çıkarak birkaç tane boş kalan salondan fotoğraf çekmek suretiyle sempozyuma hiç ilgi olmadığını ve salonların tamamen boş kaldığını yazmak, Samsun’a hizmet anlayışıyla ve ilkeli olma iddiasıyla ne denli örtüşmektedir; bunu da siz aziz Samsunluların izanına bırakıyorum.

10. Sempozyuma dair diğer bir olumsuz durum ise, Samsun ile ilgili böyle büyük bir organizasyonda Samsun milletvekillerinden hiçbirinin bulunmamış olmasıdır ve bu durum ciddi bir eksikliktir. Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Suat Kılıç’ın sempozyuma sinevizyonla katılmış olması bile bence bu boşluğu dolduramamıştır

Dört gün süreyle üç farklı merkezde ve altmış iki oturum halinde gerçekleştirilen Samsun Sempozyumu’nun Samsun’da bir iz bırakacağı ve bundan sonra da çok konuşulacağı muhakkaktır. Bu sempozyum asıl işlevini bundan sonra görecek ve Samsunla ilgili projelerin baş belirleyicisi olacaktır veya olmak zorundadır. Böylece üniversiteler ve bilim adamları da gündemi belirlemek suretiyle gerçek işlevlerini yerine getirmiş olacaktır. Bu toplantıyla birlikte Samsun’a yeni ve büyük bir parantez açanlara Samsun müteşekkirdir vesselam.
/Bekir ŞİŞMAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder