Duyurusu yaklaşık bir yıl öncesinden yapılan ve
şimdiye kadar Samsun’da yapılmış en kapsamlı bilimsel toplantı olan “Samsun
Sempozyumu” 13-16 Ekim 2011 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Sempozyumun
fikir babasının Samsun Valisi Sayın Hüseyin Aksoy olduğunu belirtmeliyim. Ancak
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Hüseyin Akan ve Büyükşehir
Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz Beylerin de ciddi destekleri oldu. Ayrıca İl
Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Salih Zeki Murzioğlu, Ticaret Borsası Başkanı Sinan Çakır önemli katkılar
sağladılar. İlçe Kaymakamlıklarının ve İlçe Belediyelerinin de kısmi katkıda
bulunduklarını burada belirtmeliyim. Ayrıca bu sempozyumun bir de gizli
kahramanları vardı ki, bunları da burada ifade etmek kadirşinaslık olsa gerek.
Düzenleme kurulu başkanı Prof. Dr. Mahmut Aydın, benimle birlikte sempozyumun
sekreterliğini yürüten Yrd. Doç. Dr. Hasan Atsız ve sempozyumun afiş, logo vb.
tasarım işlerini yapan Yrd. Doç. Dr. Ali Seylan sempozyumun mutfağında çalışan
akademisyenlerdi. Son altı ayda çok yoğun bir performans sergilendi ve yirmi
bir farklı alanda yaklaşık üç yüz bildirinin sunulduğu Samsun Sempozyumu yüz
akıyla gerçekleştirildi.
Sempozyuma şehir içinden ve şehir dışından çok
sayıda değerli bilim insanı katıldı. Burada özellikle Atatürk Kültür Dil ve
Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Bahaeddin Yediyıldız Bey’i ve açılıştaki
o muhteşem konuşmalarını, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Öcal Oğuz’u, Türk Tarih Kurumu Başkan vekili Prof. Dr. Mehmet Öz’ü,
Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nebi Özdemir’i, KTÜ’den Prof. Dr. Ali
Çelik’i, Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hakkı Acun’u, DİB Strateji Genel
Müdürü Dr. Necdet Subaşı’yı, Sosyolog
Doç. Dr. Ferhat Kentel’i; sempozyumu haber alır almaz tereddütsüz
davetimize icabet eden Samsun’un evlatları, İzzet Baysal Üniversitesi Beden
Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu Müdürü ve aynı zamanda Yaşar Doğu’nun oğlu Prof.
Dr. Gazanfer Doğu, Uludağ Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr.
Bekir Parlak’ı, İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin kurucu dekanı Prof. Dr.
Kemal Şenocak’ı, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinden Prof. Dr. Cengiz
Sancak’ı; ayrıca yurt dışından sempozyuma katılan Berlin Freie
Üniversitesi’nden Prof. Dr. Rainer Czichon’u, Birleşik Arap Emirlikleri Sharjah
Üniversitesi’nden Prof. Dr. İsmail Hakkı Genç’i, Azerbaycan Bilimler
Akademisi’nden Dr. Mehseti İsmayıl’ı anmadan geçemeyeceğim. Yine Samsun’da
bulunan kamu kurumlarından ve odalardan kısmen de olsa temsilcilerin sempozyuma
ilgi gösterdiklerini belirtmeliyim. Örneğin; İl Milli Eğitim Müdiresi Hülya
Ertürk Koç, Sosyal Hizmetler İl Müdürü Adnan İpekdal, İl Özel İdaresi Ar-Ge
Daire Başkanı Eyüp Elmas, Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı
Okan Gümüş ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odasını temsilen İnş. Müh. İshak Taşçı
bildiri sunan katılımcılar arasındaydı.
Burada paylaşılacak olan bilgiler, sempozyumun
başından sonuna kadar içerisinde bulunan bir bilim adamının sempozyuma dair
yaptığı değerlendirmeler ve eleştiriler olarak kabul edilmelidir; yani bu yazı
özde bir özeleştiridir:
1. Bu sempozyum sayesinde Samsun üzerine düşünmek
ve bildirilerden çıkan ortak görüşler itibariyle harekete geçmek, Samsun için
dikkate değer bir adım olacaktır. Bu sempozyum için şehrin üç önemli kurumunun
birliktelik sergilemeleri de kayda değer bir durumdur.
2. Sempozyum kitabının yayımlanacak olması
sempozyumun kalıcılığını sağlayacaktır; ayrıca basılacak bu bildiriler Samsun
araştırmaları için bir kaynak kitap oluşturacaktır.
3. Sempozyum bildirilerinin basımı kadar önemli
diğer bir husus da oluşturulacak ihtisas komisyonları/alt komisyonlar sayesinde
çeşitli alanlarda (örneğin; eğitim, kültür ve turizm, kentsel dönüşüm,
lojistik, çevre, sağlık, ekonomi, denizcilik, tarım, gıda ve hayvancılık,
sosyoloji, halkbilimi vs.) dile getirilen sorunlarla ve çözüm önerileriyle
ilgili raporların hazırlanması, Samsun Sempozyumu’na 2023 Samsun vizyonuna
katkı sağlayacak bir işlevsellik kazandıracaktır.
4. İl Özel İdaresi, Ticaret ve Sanayi Odası
mensuplarınca yapılan konuşmalar işbirliği açısından önemlidir. Yine Sempozyum
aracılığıyla üniversite personeli, il özel idaresi ile ticaret ve sanayi odası
mensupları arasında oluşan fikir alış verişi, neler yapılabileceğine ilişkin
önerilerin çoğalmasına önayak olacaktır. Uygulamaya dönük eylemler için
sempozyum bir fırsat ortamı yaratmıştır.
5. Sempozyuma Samsun halkının da katılımını
sağlamak, üniversite ile şehri buluşturmak ve kaynaştırmak amacıyla oturumlar
Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Şehir merkezinde bulunan AKM ve Canik Kültür
Merkezi olmak üzere üç farklı yerleşkede gerçekleştirilmiştir. Sempozyum
bildirilerinin üç farklı merkezde sunulmuş olması ve bu merkezlerin birbirine
çok uzak kalması, dinleyici açısından olumsuz bir durum meydana getirmiş ve
katılımın düşünülenden daha az düzeyde kalmasına neden olmuştur. Özellikle
üniversite öğrencileri için, farklı merkezlerdeki oturumlara gidebilmelerine
imkân sağlamak amacıyla ücretsiz otobüs seferlerinin konulmamış olması
dinleyici sayısını olumsuz etkileyen diğer bir faktördür.
6. Oturumların farklı yerleşkelerde yapılmış
olmasının yanı sıra, konaklama yerlerinin de üç farklı yerde bulunması
sempozyuma katılan misafirlerin tanışma, kaynaşma, fikir ve bilgi alış
verişinde bulunma gibi sosyal imkânlarını kısıtlamıştır. Ancak akşam
yemeklerinin farklı mekânlarda, tüm katılımcılarla beraber yenilmesi olumlu
olmuş ve bu durum kısmen de olsa söz konusu olumsuzluğu gidermiştir.
7. Sempozyumda Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nden yüz
elli kadar bilim adamı bildiri sunmasına rağmen hocalarımız, öğrencilerin
katılımı için gerekli çabayı göstermemişlerdir. Göstermiş olsalardı en azından
kendi sunumlarının olduğu salonların doluluk oranlarının daha fazla olduğu
görülürdü.
8. Ayrıca eğitimle ilgili sorunların tartışıldığı
oturumlara İl Milli Eğitim Müdürlüğü idareci ve öğretmenlerinin, tarım ve gıda
ile ilgili oturumlara İl Tarım Müdürlüğü personelinin, ekonomi ile ilgili
oturumlara esnaf kuruluşları ve bankacıların daha fazla sayıda ilgi
göstermeleri beklenirdi. Kısaca oturumlara ilgili meslek kuruluşlarının
katılımının da zayıf kaldığı gözlenmiştir.
9. Her bilim adamı bilir ki sempozyumlar konferans
havasında geçmez ve salonlar tıklım tıklım dolmaz. Çünkü sempozyumlarda beş-on
salonda birden aynı anda konuşmalar yapılmakta ve programlar icra edilmektedir.
Yani sempozyum ayrı konferans ayrıdır. Siz bu sempozyumdaki altmış iki
oturumdan her birinin aynı dikkat ve ilgiyle izlenmesini bekleyemezsiniz. Bazı
salonlarda katılım fazla, bazılarında ise çok azdı. Buradan yola çıkarak birkaç
tane boş kalan salondan fotoğraf çekmek suretiyle sempozyuma hiç ilgi
olmadığını ve salonların tamamen boş kaldığını yazmak, Samsun’a hizmet
anlayışıyla ve ilkeli olma iddiasıyla ne denli örtüşmektedir; bunu da siz aziz
Samsunluların izanına bırakıyorum.
10. Sempozyuma dair diğer bir olumsuz durum ise,
Samsun ile ilgili böyle büyük bir organizasyonda Samsun milletvekillerinden
hiçbirinin bulunmamış olmasıdır ve bu durum ciddi bir eksikliktir. Gençlik ve
Spor Bakanı Sayın Suat Kılıç’ın sempozyuma sinevizyonla katılmış olması bile
bence bu boşluğu dolduramamıştır
Dört gün süreyle üç farklı merkezde ve altmış iki
oturum halinde gerçekleştirilen Samsun Sempozyumu’nun Samsun’da bir iz
bırakacağı ve bundan sonra da çok konuşulacağı muhakkaktır. Bu sempozyum asıl
işlevini bundan sonra görecek ve Samsunla ilgili projelerin baş belirleyicisi
olacaktır veya olmak zorundadır. Böylece üniversiteler ve bilim adamları da
gündemi belirlemek suretiyle gerçek işlevlerini yerine getirmiş olacaktır. Bu
toplantıyla birlikte Samsun’a yeni ve büyük bir parantez açanlara Samsun
müteşekkirdir vesselam.
/Bekir ŞİŞMAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder