1 Mayıs 2013 Çarşamba

935’ten Bu Güne

Bafra’nın önemini, geçmiş zaman içerisindeki yerini birçok yazımızda ifade etmeye çalışmıştık. Osmanlı döneminde çok fazla bilgi ve belge olmamakla birlikte, özellikle Cumhuriyet sonrasında Bafra ile ilgili oldukça fazla oluşumun birbiri ardına hayata geçirildiğine şahit oluyoruz. 1935 yılına ait bir raporu paylaşmak istedim bugün sizlerle... Her açıdan çarpıcı ve hatta şaşırtıcı bu bilgiler, o yıllara ait önemli bir belge…

“Bafra Merkez Kazasının Genel Ahvali” adlı bu raporda şu bilgiler yer alıyor. Bafra kasabasının genel nüfusu 10 bindir. Tahsil çağındaki çocuk adedi 1200-1300 tahmin edilmektedir. Halk tütüncülükle iştigal eder. Kazada 1350 hane, 3 han, 2 otel, 52 tütün deposu, birçok bakkal, manifatura mağazası,16 fırın vardır. Çarşı ve sokakları muntazam değildir. Kasabada muntazam ve mükemmel elektrik tesisatı vardır. Suları kireçlidir. Sıtma salgın şekilde devam etmektedir. Kasaba düz bir arazi dahilinde olmadığı için akıntısı yoktur. Bu itibarla şehir kanalları teaffün (koku) yapmaktadır. Belediye bu teaffünün önüne geçmek için çalışmaktadır. Şehirde çok muntazam ve mükemmel binalar vardır. Hariçten manzarası çok iyi olan şehir modern bir Avrupa şehrini andırmaktadır. Yolları faaldir.

Yeni Belediye Başkanı yol ve temizlik işlerine çok ehemmiyet vermektedir. Kasabada bir yazlık, bir de kışlık sinema binası vardır. Faaliyette bulunmaktadır. Bu memlekette tütüncülükle iştigal edildiği için her yıl 3 ila 5 milyon lira para girmektedir. En fakir köylü her yıl 500-600 lira almaktadır. Bu itibarla köylü ve şehirli zengindir. Kasabada fakir yoktur. Yevmiye 30 ila 100 kuruşa kadar türün depolarında iş bulmaktadır. Kasabada İş Bankası’nın idare ettiği yarım milyon lira sermayeli bir kereste fabrikası da vardır ki fabrika da memlekete mühim miktarda para bırakmaktadır.

Bafra ile Vezirköprü arasında Kızılırmak üzerinde nakliyat yapılmaktadır. Bu nakliyat kürekle yapıldığı için boş olarak yukarı çıkan kayıklar Vezirköprü iskelesine ancak üç günde gidebilmektedirler. Şehirde ve köylerde sermaye mahdut bazı zevatın (kişi) elindedir. Köylü müsriftir.(tutumsuz) Düğün ve ev inşası için fazla miktarda para sarf etmektedirler. Bu itibarla köylü bir takım murabahacılara esir bir haldedir.

Halk uysal medeni, maşeri kavaidi (kurallara uyan) kavramıştır. Memlekette taassup (bağnazlık) yoktur. Mevcut okullar talebeye kafi gelmemektedir. Ortaokulu yoktur. Halk bundan çok müştekidir (şikayetçi).

Okul ve öğretmen sayısını çoğaltmak ve bir ortaokul açmak suretiyle Bafra’nın Maarif (eğitim) ihtiyacının temini zarureti mevcuttur. Aradan geçen 78 yılda Bafra adına nelerin değiştiğini ya da değişmeye direndiğini anlamamız açısından çarpıcı. “Akif’in “Tarih’i ‘tekerrür’ diye tarif ediyorlar; hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi sözünün ne kadar önemli olduğunu anlamak açısından da…

01.05.2013
/Birol BİRCAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder